Kazan'ın istenen dosyaların gelmemesiyle ilgili tepkisine ise Ülker, "Bekleyeceğiz. Biraz sabırlı olmak lazım." karşılığını verdi. Yargıtay 11. Ceza Dairesi, Yargıtay üyelerine ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarına ilişkin çıkan haberlerden dolayı 5 gazete hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazılarak, "Yargı görevini yapanları ve adil yargılamayı etkiledikleri" yönünde bir suçun oluşup oluşmadığının araştırılmasına karar verdi.
Duruşmaya Cihaner'in eşi Muhteber, babası İsmail Hakkı, annesi Zeynep Cihaner, kardeşleri, YARSAV Başkanı Emine Ülker Tarhan, YARSAV Yönetim Kurulu üyeleri, eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz, bazı hakim ve savcılar ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Avukatlar, basın mensupları ve izleyiciler salona girdikten sonra sanık İlhan Cihaner, duruşma salonuna alındı. Cihaner, izleyiciler tarafından alkışlandı. Bu duruma Başkan Ülker'in herhangi bir uyarıda bulunmaması ise dikkat çekti.
Kurmay Albay Dursun Çiçek'in yargılandığı dava dosyasının gönderildiğine ilişkin cevap yazısının geldiğini dile getiren Ülker, dava dosyasının henüz Daire'ye ulaşmadığını söyledi. Cihaner'in Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon terör örgütü üyesi olmak suçlamasıyla yargılandığı dava dosyasının, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden dosyayla birleştirme kararlarına yapılan itiraz sebebiyle Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildiğine ilişkin yazının Daire'ye ulaştığını ifade eden Ülker, kameriye yapımıyla ilgili tanıkların ifadelerinin geldiğini kaydetti.
"KAMERİYE YAPIMINDA BİZE PARA VERİLMEDİ"
Geçen duruşmada kameriye yapımıyla ilgili Cihaner, bunun burda tartışılmasının utanç verici olduğunu belirterek herhangi bir ödenek gelmediğini ve lojman sakinlerinin talebi ve onayı ile yapıldığını söylemişti. Kameriya yapılmasıyla ilgili halen ödemelerinin devam ettiğini dile getiren Cihaner, belediyeden izin alındığını ve imara aykırı bir tespitin bulunmadığını savunmuştu.
Kameriyeyi yapan Süleyman Tan, Erol Söğüt ve Yavuz Çakır, ifadelerinde yaptıkları işten herhangi bir para almadıklarını belirtti. Adliyeye katkı sağlamak amacıyla bu işi yaptıklarını dile getiren tanıklar, Cihaner'in ise para teklifinde bulunduğunu söyledi. Tanıklar, maliyetinde ortalama 35 bin TL olduğunu dile getirdi.
Bu ifadelere karşılık Cihaner, tanıkların ifadelerinin 'sanki ücretsizmiş' gibi algılandığını savundu. Böyle bir talep olduğunu ancak kabul etmediklerini ileri süren Cihaner, şu ana kadar acil olan ödemelerin yapıldığını, ancak tanıklara henüz sıra gelmediğini savundu.
Yargılanmasında olağanüstü yargılama usullerinin uygulandığını iddia eden Cihaner, dosyanın kasıtlı olarak Yargıtay'a gönderilmediğini ileri sürdü. Kendisini tutuklu olarak görmediğinin altını çizen Cihaner, her türlü bedeli ödemeye hazır olduğunu vurguladı.
Yaşananların yargıyı etki altına almak isteyen siyasi iradenin oyunu olduğunu ileri süren Cihaner, harıl harıl gizli tanık arandığını iddia etti. Tanıştığı birinin kendisine "Tanrıya olan, yargıya olan inancımı salonda bıraktım." dediğini aktaran Cihaner, kendisinin yargıya olan inancını bırakmadığını vurguladı. Cihaner, davaların Yargıtay'da birleştirme talebini yineledi.
"DOSYALARIN ASLI BEKLENMESİN"
Cihaner'in avukatı Turgut Kazan ise beklenen dosyaların asla gelmeyeceğini savundu. Talepte bulundukları birleştirme kararına sokaktan geçen birinin itiraz ettiğini iddia eden Kazan, dosyayının Diyarbakır'a kaçırıldığını ileri sürdü. Bazı gazetelerde Yargıtay üyelerine ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarının yayınlanarak Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin baskı altına alınmaya çalışıldığını savunan Kazan, bu gazeteler hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istedi.
Dosyaların birleştirilmesini talep eden Kazan, davaların birleştirilmesi için Erzurum'daki dava dosyasının aslının beklenmesine gerek olmadığını iddia ederek mevcut CD'ler ve belgeler üzerinden yapılacak değerlendirme ile karar verilmesi gerektiğini savundu. Dosyaların hem Diyarbakır'dan hem de Erzurum'dan özel kurye ile getirilmesini isteyen Kazan, dosyaların aslının beklenmesi halinde erken bir tarihe duruşma gününün verilmesini talep etti.