DOĞANCAN BİNGÖL - 2017 yılında 3 yaşındaki Alperen'in unutulduğu okul servisinde yaşamını yitirmesinin ardından üç bakanlık, servisler için bir düzenleme yapma kararı almıştı. Ulaştırma, İçişleri ve Milli Eğitim bakanlıkları okul servisleri yönetmeliğini hazırlamıştı. O yönetmeliğe göre, servislerde acı olayların yaşanmaması için her koltukta oturmaya duyarlı sensörlü sistem bulundurulacak, her çocuk için 3 nokta emniyet kemeri ve gerekli koruyucu tertibat sağlanacak, araçlara da kamera kayıt cihazı konulacak.
Yönetmelik 25 Ekim 2017'de yayınlandı ama bu değişiklikleri yapmaları için servisçilere 3 Eylül 2018'e kadar süre tanındı. Geçen yıl, artan maliyetler nedeniyle uygulanma tarihi 3 Eylül 2019'a ertelendi. Yönetmeliğin uygulanma tarihi bir kez daha ertelenerek 3 Eylül 2020'ye çekildi. Yani söz konusu değişiklikler için servisçilere 1 yıl daha süre tanındı.
İzmir Otobüsçüler ve Umum Servis Araçları İşletmecileri Esnaf Odası Başkanı Hasan Basri Bostancı, yıllardır ertelenen değişikliklerin yürürlüğe girmesinin mümkün olmayacağını savundu.
Hasan Basri Bostancı
Esnafa mal edilmek istendi
Bostancı, erteleme yapılıyormuş izlenimi verilerek gerçekte uygulanması mümkün olmayan kuralların dayatıldığını iddia ederek, "Sanki hiçbir güvenlik tedbiri yokmuş, erteleme yapılıyormuş gibi hava yaratılmak isteniyor. Bu çok yanlış bir yaklaşım. Bu çocuklar bize Atatürk'ün emaneti. Onlar bugünün küçükleri yarının büyükleri. En değerli varlıklarımız çocuklarımız. Onlar için her türlü can güvenliği ve tedbiri alıyoruz. Ancak Alperen ve diğer olayların servisçi esnafına mal edilmek istenmesi art niyetli bir durum. Uzaktan yakından servisçilerle alakası olmayan olayların uygulanması mümkün değil." dedi.
Karar aceleyle alındı
Bostancı, Türkiye Standartları Enstitüsü'nün (TSE) Araçların İmal, Tadil ve Montajı (AİTM) yönetmeliğine göre imal edilen araçların olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi: Bahsi geçen araçların hepsinde emniyet kemeri zorunluluğu var. Alperen olayında yapılan ihmalleri zincirini örtbas etmek için yapılan ve uygulanması mümkün olmayan çalışmalar bence tribüne oynamaktan başka bir şey değil. O çocuk emniyet kemerine bağlı olmasaydı kurtulacaktı. Böyle de bir iddia var. Bizim araçlarımızda Araçların İmal, Tadil ve Montajı yönetmeliğine göre 2 noktalı emniyet kemeri var. 10 bin fit yüksekliğe çıkan uçaklarda bile 2 noktalı emniyet kemeri var. Bizim araçlarımızda emniyet kemerine yönlelik bir sıkıntı yok. Bu kanun buna da sözde düzenleme getiriyor. Bu kanun tamamen gerçekdışı ve uygulanması mümkün olmayan sadece kamuoyunun ağzını kapatmak için ortaya konulan bir uygulama. Siz 3 noktalı emniyet kemerini zorunlu hale getiriyorsunuz ama o kemerler çocukların boğazına denk geliyor. Herhangi bir durumda boğazına bir darbe vursa bunun hesabını kim verecek? Bunu bakanlarımıza anlattık, izah ettik. TSE'deki mühendislerin yapmış olduğu çalışmalara kulak verin dedik. Aceleyle alınan bir karar olarak görüyorum. Bunu tekrar tekrar söyledim."
Hacivatın hatasını karagöz çekiyor
Kanunun uygun olmadığını çalışmayı yürüten bakanlıklara ilettiğini belirten Bostancı, "Uygulamanın mümkün olmayacağını gördükleri için ertelediler. Dünyada örneği olmayan bir çalışma sistemi. TSE'deki çok saygın kişilerin bu konularla ilgili yaptığı çalışmalar ve açıklamalar var. Kimseden görüş almadan 3-5 metrekarelik yere sensör koyalım çabasındalar. Biz sensörün kesinlikle karşısındayız. Çünkü 5 metrekarelik bi alanda buna neden gerek duyulduğunu anlamıyoruz. Bu yönetmeliğin tamamen değiştirilmesi gerekiyor. Bakanlıklar işin içine girdi ve bürokratlar olayı tamamiyle başka boyuta taşıdı. Hacivat hata yaptı karagöz ceremesini çekti." diye konuştu.