Hepimizin bir söyleyeceği var

Abone Ol

İyi insan mutluluk, kötü insan tecrübe, yanlış insan ders, mükemmel insan iz bırakır!

Devam edeyim:
‘Dost’ gözyaşı değildir, akıp gitmez!
Bir mevsim değildir, geçip gitmez!
Bir heves değildir, gelip geçmez!
‘Dost’ bir ömür gibidir, ölünce bile bitmez!
Şunu da söylemek istiyorum:
‘Ne zaman ki, bir kadını dişi değil, kişi olarak görürsek, işte o zaman uygar ve ahlaklı bir toplum oluruz…’
Şimdi size bir ‘insanlık dersini anlatayım, Çeşme’nin önceki belediye başkanlarından ‘Hacı’ Nuri Ertan’dan bir alıntı yapayım;

*

Beyin ve sinir cerrahisinde birçok ilklere imza atan ve 2014 yılında dünyanın en iyi beyin cerrahı ödülünü alan, aynı zamanda birkaç sene önce Türkiye'ye gelerek bizim meşhur sanatçılardan birinin de beyin ameliyatına giren Almanya'nın Hannover kentindeki İran asıllı ünlü Profesör Doktor Majid Samii şöyle der:
‘Bizim mahallede bir temizlik görevlisi var.
Her sabah arabama binip işe gitmek için evden çıktığımda, beni görür görmez yanıma gelir, güler bir yüzle sıcak ve içten bir selam verir.
Ben de arabadan iner, saygıyla elini sıkarım.
Günaydın der, hâl hatırımı sorar, sonra tekrar işine dönüp caddeyi süpürmeye, insanların kirlettiği yolu temizlemeye devam eder.

*

Oturduğum apartmanda bir de alt komşum, aynı zamanda meslektaşım olan bir cerrah doktor var.
Ara sıra asansörde karşılaşırız kendisiyle. Selam verdiğimde gözü yukarıda, sadece başını sallar, dışarıya atılmak için bir an önce asansörün kapısının açılmasını bekler. Şahsen eğer bir gün hayatta kalmam bu doktora bağlı olsa, kabrimin tozlarını o çöpçünün silip süpürmesi, yaşama dönmemi sağlayacak olan o doktorun tedavisinden daha lezzetli olur benim için...
İşte bu sebeple diyorum:
Bir ferdin yüksek eğitimli olmasıyla anlayışlı ve şuurlu insan olması arasında asla bir ilişki, bir alaka yoktur!
Aynen öyle..
Ali Türkali bunu şu cümle ile çok güzel ifade etmiş;
‘Birçok diplomalı cahil gördüm, bu kadar cahilik ancak eğitimle mümkün olur diye düşündüm!’
Herkes insan doğar ama herkes insan olamaz!’
Bu civciv yumurta meselesine benziyor…
Ya da kabuğunu beğenmemek gibi bir şey…
Bu konuda eminim ki birçok insanımızın değişik örnekleri ve söyleyecekleri vardır.