İzmir'in Selçuk ilçesine bağlı Gökçealan Mahallesi'nde, farklı tarihlerde 4 taş ve maden ocağına onay çıktı. Hazırlanan projeler için İzmir Valiliği'nce 'Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir' veya 'ÇED olumlu' kararları verildi. Projelerin iptali için idare mahkemelerinde davalar açıldı. Davalarda, ÇED kararları iptal edildi.

Yine Gökçealan'da jeotermal enerji santrali (JES) için de ÇED süreci başlatıldı. Mahalle sakinleri, JES'e karşı mücadeleye hazırlanırken, yeni bir kararla daha şaşkına döndü. Daha önce taş ocaklarına karşı defalarca ÇED iptal davalarını kazanan Gökçealan'da, bu kez kalker ocağı, kırma eleme tesisi ve hazır beton santrali için ÇED süreci başlatıldı. Yerleşim yerlerine 2,5 kilometre uzaklıktaki proje sahası, zeytinliklerin yanı sıra, Osmanlı üzümlerinin yetiştiği bağlara yakınlığıyla dikkat çekiyor. Proje dosyasında yılda 12 ay çalışılacağı belirtilen tesiste, maksimum seviyede malzeme elde edilecek şekilde patlatma yapılması halinde, yılda 600 bin ton maden elde edileceği belirtildi. Tesise onay çıkması halinde, patlatma işleminde gecikmeli elektrikli kapsül kullanılacağı kaydedilirken, ocakta açık işletme yöntemi uygulanacağı bilgisine de yer verildi.

'Artık aklımız almıyor'

Gökçealan Mahallesi'nde yetişen ve ihraç da edilen Osmanlı üzüm bağlarına yakın bir bölge kurulması planlanan tesis için ÇED sürecinin başlatılmasına tepki gösteren Avukat Cem Altıparmak, daha önce aynı bölgede benzer projeleri iptal ettirdiklerini belirtti. Altıparmak, "Buna rağmen sürekli yeni projelere izin veriliyor. Bölgede aynı zamanda dönümlerce zeytin ağacı bulunuyor. Gökçealan'da ÇED süreci devam eden jeotermal enerji santrali var. Bizim artık aklımız almıyor. Sürekli kaybettikleri davaları dikkate almadan buraya ÇED izni verilmesi veya ÇED süreci başlatılması idarenin, açıkça görevi kötüye kullanma suçu işlediğini gösteriyor. Biz, mahkeme kararlarına rağmen ÇED izni veren idareler hakkında, suç duyurusunda bulunacağız" dedi.

'Bu kadar aymazlık olmaz'

Bölgenin hassas bir alan olduğunu, Büyük Menderes Nehri'ne su taşıyan alt havzaların bulunduğunu söyleyen Cem Altıparmak, "Bu kadar aymazlık olmaz. Büyük Menderes Nehri'ni, buradaki havzalar besliyor. Bölgede kurulacak taş ocaklarının, yeraltı sularına doğrudan doğruya etkisi olacak. Büyük Menderes Nehri'nin kalitesini etkileyecek. Defalarca kaybettikleri davalar ve kesinleşmiş mahkeme kararları yokmuş gibi, ya Aydın'dan ya da İzmir'den bu bölge için sürekli ÇED izinleri veriliyor. Biz artık sadece dava açmakla yetinmeyeceğiz. Bu izinleri veren kamu idareleri hakkında da suç duyurusunda bulunacağız" diye konuştu.

Altıparmak, Gökçealan'a sınır olan Aydın'ın Kirazlı Mahallesi'nde 3, Yeniköy Mahallesi'nde de 4 taş ve maden ocağı ruhsatlarını iptal ettirdiklerini belirtti.

Editör: Haber Merkezi