İşini iyi yapan, kavga etmeyi sevmeyen, bütün mesaisini kent için yapılacak hizmetler için harcayan, bilgili, birikimli biriyseniz, CHP içindeki bazı “Puslu havayı sevenler”in hedefi haline gelmeniz kaçınılmaz.

Çünkü onlar, kriz ortamı yaratıp bu durumdan kendilerine pay çıkarmayı  pek iyi becerirler.

Kimler uğramadı ki bunların gazabına.

Partinin direği, 5 dönem il başkanlığı yapmış, il başkanı olarak girdiği son yerel seçimde 29 ilçeyi kazanmış Kemal Karataş’ı bile ayak oyunlarıyla alt ettiler.

2009 yılındaki yerel seçimlerde Konak Belediye Başkan Adayı olarak açıklanan Karataş, yasal olarak partisinden istifa etmesi gerekirken, bu puslu havayı sevenlerin oyununa gelip, adaylık açıklamasından sonra il başkanı olarak iki evraka imza atıyor.

Ve hemen o “puslu havayı sevenler”, İlçe Seçim Kurulu’na kendi adaylarını şikayet edip, adaylığının düşmesini sağlıyorlar.

Sadece Karataş mı?

Oktay Gökdemir hoca da bunların gazabına uğrayanlardan.

Partinin hafızası merhum Gökdemir hocayı bile bu partiden attırmayı başardılar.

Türkiye’nin en önemli ortopedistlerinden Dr. Levent Köstem’i de atmak istediler ama o bu fırsatı onlara vermedi, kendisi ayrıldı partiden.

Neden mi hatırlattım bu örnekleri.

Bu puslu havayı sevenler hala çalışıyorlar da ondan.

Bilgili, birikimli, kimseye biat etmeyen kişi onlara göre değil.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, seçimi kazanıp koltuğa oturdu. Bunlar hemen devreye girdi: Başkanı nasıl yıpratırız.

Genel Sekreterlik konusunda Genel Başkan Özgür Özel’le ters düştüğünü yaydılar ortalığa.

Genel Başkan Özel, “Ben şu ismi istiyorum” diye dayatıyormuş, Başkan Tugay da “Hayır o olmaz benim dediğim olacak..” diyormuş.

Bunları okuyan da sanır ki iki taraf tartışırken bunu yayanlar da yanlarındaymış.

Ama bu kez tutmadı.

Başkan Tugay kendine has, barışçıl, sevecen üslubu ile genel sekreterin kim olacağı konusunda Genel Başkanı ile hiçbir zaman ters düşmediğini, kendisine bu konuda hiç bir baskı yapılmadığını açık açık söyledi.

Yazılıp çizilenleri, yani bu puslu havayı sevenlerin servis ettikleri haberler hakkın da sözü şu oldu:

“Şaşkınlıkla izliyorum. Gerçek olmayan şeyler yazılıp çiziliyor. Buluttan nem kapar gibi ipuçları peşinde koşanlar var… Anıtkabir’deki fotoğrafa geciktiğim için giremedim, bu nu bile krize çevirdiler.”

Benim, “Puslu havayı sevenler” dediğime, Başkan “Buluttan nem kapanlar” diyor.

İsimleri, lakapları ne olursa olsun, İzmir CHP örgütü,  “Puslu havayı sevenleri de, buluttan nem kapanları da partiden temizlenmeli.

Yoksa, İzmir için “kale” demek hayal olabilir.