İzmir'in pamuk ekim alanlarında 3'te 1 oranında bir azalma olduğunu belirten Başkan Çiftçi, 'Ege'de pamuk ekim alanları çok lokalize kaldı. Pamuk ekim alanları, 2000 yılında 654 bin dekardan 2015'te 220 bin dekara gerilemiş durumda. Üretim de 204 bin tondan 127 bin tona geriledi. Bu bölgeye mısırın yerleşmesi, ürün fiyatlarındaki dengesizlikler ve çiftçilerin diğer ürünlerden de kazanamamasının yolunu açtı. Çünkü pamuk aynı zamanda bir denge bitkisidir. Pamuk buralardan gidince, ne yazık ki çiftçi diğer ürünlerden de kazanamadı' dedi.
Tükiye'de de durum aynı
Türkiye'de de durumun aynı seyirde olduğunu sözlerine ekleyen Başkan Çiftçi, '2001 yılında 6 milyon 846 bin 650 dekar alanda üretim yapılırken, bu 2015 yılında TÜİK verilerine göre 4 milyon 340 bin 134 dekar alana düşmüş durumda. Yani neredeyse yarı yarıyadır rakamlar. Üretim de verimlilikteki artış nedeniyle yerinde saymış gözüküyor. 2001'de 2 milyon 357 bin tonluk bir üretim varken, 2015'te 2 milyon tona düşmüş durumda' diye konuştu.
Pamukta üretimi ithalat engelliyor
Türkiye'de pamukçuluğun gerilemesindeki ana nedeni, başta tekstil sektörü olmak üzere hammaddesi pamuk olan sektörlerin, pamuğu ucuza elde etmek için ithalata yönelmesi olarak gören Çiftçi, bu ve bunun dışında kalan nedenler hakkında 'Diğer nedenler üretim maliyetlerinin yüksek olması ve çiftçinin kazanamamasıdır. Başka bir açıklaması yok bu işin. Zamanında Türkiye'de pamuk için, biz yurt dışından uygun fiyata alıyoruz denerek ithalat kapıları açılmıştır. Ve ne yazık ki tekstil sektörü bunu talep ediyordu. Bunu da söylemek gerekiyor. Tekstil sektörü ucuz hammadde ister. Ancak bunun yolu ithalat yapmak değildir. Kendi üreticini destekleyerek, hem üreticinin kazanmasını sağlamak hem de sanayiciye de uygun fiyattan pamuk tedarikini sağlamaktır. Bu geldiğimiz noktanın nedeni bunun yapılmamış olmasıdır.' dedi.
Pamuğa özel önem verilmeli
Pamuğun çok stratejik bir ürün olduğunu dile getiren Çiftçi, 'Sadece tekstil için değil. Aynı zamanda katma değeri en fazla olan tarımsal ürünlerin başında geliyor. Biz tekstil sektöründe güçlüyüz, bunun ana hammaddesi ama bunun dışında bitkisel yağ açığının kapatılmasında, ilaç sanayiinde, kozmetikte vb. yüzlerce alanda kullanılan bir ürün pamuk. Hatta silah sanayiine kadar giden bir kullanım alanı var. Dünyada söz sahibi olduğumuz ürünler vardır. Pamuk da bunlardan bir tanesi. İncirde, üzümde, fındıkta, kayısıda olduğu gibi. Bunlar bizim, stratejik ürünlerimiz. Pamuk da en stratejik ürünlerimizin başında geliyor. Bu nedenle özel önem verilmesi gerekiyor. Ne yazık ki sektör önceden bu desteklemeler konusunda bizim gibi düşünmüyordu. Çiftçiye verilen desteği boşa verilmiş bir para olarak görüyorlardı sadece. Ama şu anda, geçmişte sadece ithalatı savunan sanayiciler, şu anda bizim dediğimiz noktaya gelmiş durumdalar. Onlar da pamuğun içeriden desteklenmesi ve temininin gerektiğini söylüyor. Pamuk üreticisinin desteklenmesi gerektiğini ifade ediyorlar' ifadelerini kullandı.
Editör: Haber Merkezi
