Orta Vadeli Program'a göre, yurtiçi tasarrufları artırmak için lüks veya ithalat yoğunluğu yüksek tüketim malları tespit edilerek caydırıcı vergilendirme yapılacak. Maliye Bakanlığı yetkilileri, Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) yasasının II ve IV sayılı listesinde yer alan ürünleri incelemeye başladıklarını belirterek, bunlar içinde lüks tüketime giren ürünlerle ilgili tedbir alınabileceğini söyledi.
Bunun içine havyarın da kürkün de otomobilin de girebileceğine dikkat çeken yetkililer, tek yapılmayacak olanın üretim ve girdi maliyetleri ile ilgili bir artış olacağını vurguladı. Otomobillerde geçen yılın başında tüketimi engellemek amacıyla yüksek oranlı ÖTV artışlarına gidilmişti. ÖTV, akaryakıt, otomobil, parfüm, içki ve sigara gibi ürünler üretildiğinde ya da ithal edildiğinde alınan bir vergi türü. Bu verginin hangi mallardan alınacağına ilişkin dört liste var. I sayılı listede benzin, II sayılı listede otomobiller, III sayılı listede içki ve sigaralar, IV sayılı listede de havyar, güzellik malzemeleri, kürkler, cep telefonu, klima, çamaşır makinası, televizyon, elektrik süpürgesi, kıymetli taşlar gibi ürünler yer alıyor. OVP'de yer alan 'ithalat yoğunluğu yüksek tüketim malları' grubundan II ve IV sayılı listedeki malların anlaşılması gerektiği belirtildi.

Faiz dibe gidiyor

Küresel faizlerin 'durgunluk' endişesiyle düşük seyretmesi ve yurt içinde enflasyon beklentilerinin 'düşen petrol fiyatlarıyla gerilemesi', Türk tahvil piyasasına ilgiyi artırdı. Çift haneye yakın seyreden 10 yıllık tahvil faizleri yüzde 9.17'ye gerileyerek, son bir ayın en düşük seviyesini gördü. Merkez Bankası'nın ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti yüzde 8.49'dan yüzde 8,26'ya, bankalararası gecelik fonlama faizi de yüzde 11.12 seviyesinden yüzde 10.56'ya düştü. Global tahvil piyasalarında güvenli liman talebinin arttığını kaydeden analistler; ABD 10 yıllık tahvil getirisinin yüzde 2.20 seviyelerine gerilediğini, benzer şekilde Japonya ve Almanya 10 yıllık tahvil getirilerinin de sırasıyla yüzde 0.5 ve yüzde 0.8 seviyelerinde işlem gördüğünü belirtiyor.

İşsizlik iki haneye dayandı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde resmi işsiz sayısı 2014 yılı Temmuz döneminde 2 milyon 867 bin kişi oldu. Aynı dönemde işsizlik oranı erkeklerde yüzde 8.8 kadınlarda ise yüzde 12.0 düzeyini buldu. Gelişmiş ekonomilerde temel işsizlik göstergesi olarak kabul edilen tarım dışı işsizlik oranı da yüzde 12.0 olarak belirlenirken, 15-24 yaş grubunu içeren genç işsizlik oranı yüzde 18.2 iken,15-64 yaş grubunda bu oran yüzde 10.0 olarak gerçekleşti.

Kadınlarda istihdam düşük

TÜİK verilerine göre Temmuz döneminde 15 ve daha yukarı yaştaki istihdam edilenlerin sayısı, 26 milyon 410 bin kişi, istihdam oranı ise yüzde 46.3 oldu. İstihdam oranı erkeklerde yüzde 65.9 düzeyini bulurken, kadınlarda ise yüzde 27.2 ile yüzde 30 düzeyinin altında kalmaya devam etti.

Sanayinin payı

Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 5 milyon 914 bin kişi, tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı ise 20 milyon 496 bin kişi olarak gerçekleşti. İstihdam edilenlerin yüzde 22.4 gibi çok büyük bölümü, toplam gayri safi yurt içi hasıladaki payı yüzde 10'larda olan tarım sektöründe çalışanlardan oluştu. Buna karşılık, sanayi sektörünün istihdamdaki payı yüzde 19.9 ile yüzde 20'nin altında kalırken, inşaatın payı yüzde 7.3 ve hizmetler sektörünün payı da yüzde 50.5 oldu.
İşgücü nüfusu 2014 yılı Temmuz döneminde 29 milyon 276 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise yüzde 51.3 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 72.3 kadınlarda ise yüzde 30.8 oldu.

Kayıt dışı çalışanlar

Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışanların oranı Temmuz döneminde yüzde 36.4 olarak gerçekleşti. Bu oran tarımda yüzde 84.0 iken, tarım dışı sektörlerde yüzde 22.7 oldu. Mevsim etkilerinden arındırılmış istihdam sayısı bir önceki döneme göre 72 bin kişi azalarak 25 milyon 791 bin kişi olarak gerçekleşti. İstihdam oranı ise 0.2 puanlık azalış ile yüzde 45.2 oldu.
Mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlerin sayısında 2014 yılı Temmuz döneminde, bir önceki döneme göre 135 bin kişilik artış gerçekleşti. İşsizlik oranı ise 0.4 puanlık artış ile yüzde 10.4 oldu.
Mevsim etkilerinden arındırılmış işgücüne katılma oranı bir önceki döneme göre değişim göstermeyerek yüzde 50.5 olarak gerçekleşti. Ekonomik faaliyete göre istihdam edilenlerde en fazla artış 89 bin kişi ile hizmet sektöründe gerçekleşti.

Cari açık beklentinin altında...

Cari işlemler açığı, yılın ilk sekiz aylık döneminde, geçen yılın aynı dönemine göre 16 milyar 199 milyon dolar düşüşle 29 milyar 586 milyon dolar oldu. Düşüşe ithalattaki gerileme neden oldu. Merkez Bankası verilerine göre, bu gerilemede en büyük etkiyi, altın ithalatının 8 milyar 916 milyon dolardan 357 milyon dolara gerilemesi yaptı. Bu dönemde, dış ticaret açığı 40 milyar 819 milyon dolar, net hizmet gelirleri 16 milyar 529 milyon dolar ve gelir dengesi açığı 5 milyar 816 milyon dolar olarak gerçekleşti. Aynı dönemler itibarıyla turizm gelirleri de 19 milyar 18 milyon dolara, turizm giderleri de 3 milyar 438 milyon dolara ulaştı. Yatırım geliri dengesinden kaynaklanan net çıkışlar, bir önceki yılın aynı dönemine göre 906 milyon dolar azalarak 5 milyar 568 milyon dolar olarak gerçekleşti.

 

DİP EKSPRES

Ayakbastı faturası!


Galatasaray'da 25 Ekim'de göreve seçilecek olan yeni yönetimi deyim yerinde ise ateşten bir gömlek bekliyor. 4. yıldız rekabetinin olduğu sezonda göreve gelecek olan yeni yönetim, kısa zamanda önemli gündem maddelerine çözüm bulmak zorunda. İşte kısaca, 25 Ekim'de göreve gelecek olan Galatasaray Başkanı ve kurmaylarının kısa vadede çözmesi gereken dosyalar. Mali tabloları tutmadığı için UEFA'dan 200 bin Euro ceza alan G.Saray'da yeni yönetim, benzer bir sıkıntı olmaması için yeni kaynak yaratmak zorunda. Göreve gelecek olan yönetim, futbolcuların geçmiş dönem alacaklarının toplam 22 milyon Euro'yu ve kısa vadede çok yüklü ödemeler yapacak. G.Saray'ın eski kaptanı Sabri'nin durumunu iki başkan adayı da inceleyecek.