Charlottesville...
ABD'de ırkçı olaylar(*) sonucunda bir kişinin yaşamını yitirişinin ardından gündeme gelen Virginia Eyaleti'ne bağlı bir kent.
Donald Trump....
Onun adı artık "sözde başkan".
ABD'de  tüm tepkiler ana yönelmiş durumda...
Barack Obama...
ABD eski başkanı...
Sosyal medya paylaşımında; "Hiç kimse, başka bir insanın ten rengi, geçmişi ya da dini yüzünden ondan nefret ederek doğmaz. İnsanların nefreti öğrenmesi gerekir. Ve eğer, onlara nefret öğretiliyorsa, sevgi de öğretilebilir. Çünkü sevgi insan kalbine aksine kıyasla çok daha doğal gelir" diyerek tepki vermiş.
LeBron James...
NBA Cleveland Cavaliers Basketbolcusu.
"Nefret Amerika'da hep var oldu. Evet, bunu biliyoruz. Ama Donald Trump nefreti yeniden moda kıldı. Mevkiler bizi hiç ilgilendirmiyor...." diyen LeBron; "Daha iyi birer insan ve toplum olabilmemiz için ihtiyacımız olan tek şey sevgi. Ancak bu sayede birlik olabilir ve yeni şeyler keşfedebiliriz. Birleşik Devletler'in sözde başkanı ya da konu her neyse bundan bahsetmiyorum. Burada konu biziz. Aynaya bakanlar bizleriz. Çocuklar da ebeveynlerinin izinden gider. Aynaya bakıp şöyle demeliyiz: Değişim için acaba ne yapabiliriz?" sözleriyle Ohio Eyaleti'nden gençlere seslenmiş.
Chicago'da bulunan Trump Tower'ın önünde toplanan kalabalık Trump'ın ırkçı saldırılara olan tutumunu 'sözde başkan' sloganlarıyla protesto etmişler...
Bizim gibi kurumsallıktan çok, kişiselliğin önde olduğu toplumlar, doğru fikir/davranışları yanlış kişilerden bekleme alışkanlığı ile yanlışlar zincirinde fikirlerini içine gömerken, bizleri böyle bir konjonktüre iten ülkelerin kurumsal zeminlerinin de kişilerle test edildiği bir süreçten geçiyoruz.  
Bizde en aydın kabul ettiğimiz kurumlarda beyinler fikir alanının dışına çekilir/itilirken, ayakları ve kolları ile toplumda yer edinmiş olanın, beyni ile önderlik edebildiği zemini var ABD'nin...
Trump, bundan böyle "sözde başkan"!...
ABD tarihinde bir ilk bu...
LeBron'un "...mevkiler bizi hiç ilgilendirmiyor" deyişi, mevkilerle kuşatılan 21. yüzyıl insanının çıkışı için işaret fişeği.
"Burada konu biziz.... değişim için acaba ne yapabiliriz?"
Hepimiz düşünmeliyiz.
Tarihimiz yeniden tahrif edilip yazılıp elimize verilirken, bilgileri(!) ile kürsüler edinip susanlar, fikir üretemez, dile getiremez hale gelenler...
Mevki karşısında tir tir titreyip, mevkiye tutunup mevki edinenler...
İtibar mevki ile olmuyor diyor ve beyni ile de açık ara öne geçiyor, ayakları ve bileklerinin gücü ile tanınan adam... Başa getirilenin dağıttıklarını toplamaktan, birlik beraberlikten söz ediyor. İtiraz hakkını kullanıyor.
Yeni dünya düzeni denilen düzensizliği yaratanların, eski dünya dediklerinde biriken değerler ile açık ara farkının tasviri var bu fotoğrafta.
20. yüzyıl liderleri, birliktelik zeminlerini güçlendiren kurumsal geleneklerin oluşturulmasında öncülük ediyorlardı.
Şimdiki konjonktür, birliktelik zeminlerini dinamitleyen "sözde başkan"ları dayatıyor.  
Toplumun bir kısmının hangi mevkie taşıdığı değil, toplumun genelinin gözünde yerinin ne olduğu ile ölçülüyor değeri baştakilerin.
Ve tarih tüm kişileri en doğru yere yerleştiriyor.
Nefret söylemi ve kendi yurttaşlarını suçlayan ifadelerle ulaşabildiği yer "sözde başkan" olmak!...
Kendi ülkesinde "sözde" diye dışlanan, dünyaya nasıl lider olacak?
Dünya'nın başı, başa getirilenlerle dertte...
Bir basketçi mi çare bulacak demek yerine, o basketçi gibi çare arayan olmaktır çıkış yolu!...
Unutmadan; Obama'nın twitter tarihinin en fazla beğeni alan yukarıdaki mesajı, Nelson Mandela'dan alıntı!... Obama'nın çıkış yolu için işaret ettiği lider Mandela!... Bugünün lider boşluğu, 20. Yüzyılın liderleri ile doldurulmaya çalışılıyor.
Yüzyıllar ve liderliğin dönüşümünün ibretlik fotoğrafını çekmiş Amerika!...
Bize düşen üzerinde düşünüp dersler çıkarmak!...
Atatürk adını her yerden silmeye çalışanlar için buradan çıkarılacak çok ders var...
Kazısalar da silinemiyor tarihin sahiplendiği liderler, fışkırıp çıkıyor bir yerlerden, umut oluyor insanlığa, insanlığı unutturan olay ve kişiler karşısında!...
Lider olunmuyor; doğuluyor...
...

(*) Charlottesville'de  gündüz  vakti yapılan neo-Nazi eylemlerini  bastırmak isteyen  polisleri  taşıyan bir helikopter düşmüş  ve iki polis hayatını kaybetmiş; aynı akşam neo-Nazileri protesto eden kitlenin üstüne araç sürülmesi sonucunda bir sivil yaşamını yitirmişti. Olaylar sonrasında şiddet olaylarına karışan bütün tarafları kınadığını ifade eden Trump, "Neo-Nazileri kınadım, birçok farklı grubu kınadım ama bu kişilerin hepsi neo-nazi ya da beyazların üstünlüğünü savunan kişiler değildi" diyerek her iki tarafı da suçlayan bir açıklama yapmıştı.