CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, 9. Yargı Paketi'nden çıkarılan kadının soyadı maddesinin düzenlenerek tekrar TBMM gündemine getirileceği iddiasına ilişkin “Her fırsatta kadın kazanımlarına yönelik yasa tasarısı saldırısı, psikolojik şiddet boyutuna ulaşmıştır. Kadının evlendikten sonra kendi soyadını kullanması için AYM'nin iptal kararı yeterlidir. Bu karara rağmen kadınlara yapılan soyadı dayatması derhâl son bulmalıdır. Kadınların hayatlarına kayyım atayamazsınız” açıklamasını yaptı.
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı ve Osmaniye Milletvekili Asu Kaya, evlenen kadının bekârlık soyadını ancak eşinin soyadıyla birlikte kullanabilmesini öngören, ardından siyasi partilerin uzlaşısıyla 9. Yargı Paketi'nden çıkarılan, şimdi de farklı bir şekilde düzenlenerek tekrar Meclise getirileceği konuşulan maddeye ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM), evlenen kadının bekârlık soyadını ancak eşinin soyadıyla birlikte kullanabilmesine imkân tanıyan Medeni Kanun hükmünü geçen yıl 'eşitlik' ilkesine aykırı bularak iptal etiğini hatırlatan Kaya, “Anayasa ülkenin kimliğidir. Eşitlik ilkesi ise tam bir eşitliği kapsar, içerik itibarıyla anlamını daraltmak hukuksuzluktur. Hükümetin kadınları hedef alan kazanımları yok etmek adına adım adım yüksek mahkeme kararları ve Meclis'i karşı karşıya getirme çabası itibarsızlaştırma amacıdır. Kadının soyad olarak erkeğe aitliğini aile olarak kabul etmek mümkün değildir. Aile birliğinin soyadla olmayacağı gibi, eşitliğin sağlanmasının önüne de psikolojik olarak şart koşulmuş bir engeldir. Meclis'in ülkenin acil sorunlarına yasal çözümler üretme görevine karşın soyadı düzenlemesini tekrar tekrar görüşmesi halk iradesinin boşa kullanılmasıdır, vakit kaybıdır. Her fırsatta kadın kazanımlarına yönelik yasa tasarısı saldırısı, psikolojik şiddet boyutuna ulaşmıştır” dedi.
“AYM'nin iptal kararı yeterlidir”
Kadının evlendikten sonra kendi soyadını kullanması için AYM'nin iptal kararı yeterli olduğunu ve kadınlara soyadı dayatmasının son bulması gerektiğini vurgulayan Kaya, şunları kaydetti:
“Kadının aile soyadını veya evlilikle almak istediği soyadı kendi iradesine bırakılmalı, hükümet düzenlemeyi buna göre yapmalıdır. Şiddetin, cins kırımın, istismarın gün geçtikçe arttığı bu günlerde Meclis önleme yollarını aramalı, kimlik bilgileriyle uğraşmayı bırakmalıdır. Meclis çalışmaları eşitliğin, hakların düzenlenmesi için mesai harcamalıdır. Kadının evlendikten sonra kendi soyadını kullanması için AYM'nin iptal kararı yeterlidir. Bu karara rağmen kadınlara yapılan soyadı dayatması derhal son bulmalıdır. Biz haklarımızdan, kazanımlarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Daha önce de ifade ettik, yine ediyoruz: Kadınların hayatlarına kayyum atayamazsınız. Biz kadınlar kendi ülkemizde, kendi seçimlerimizi kendimiz yaptığımız, eşitçe ve hakça bir düzen içerisinde var olacağız. Kadın ve erkeğin hayatın her alanında eşit olduğu Türkiye'yi hep birlikte inşa edeceğiz.”