Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Dünya Kadınlar Günü'nü anlamlı bir etkinlikle kutladı. "Dünya Kadınlar Gününde Kadın Sağlığını Konuşuyoruz" başlıklı program, sağlık ve toplum konularında farkındalık yaratmayı amaçladı. Etkinlik, Tıp Fakültesi'nin Muhiddin Erel Amfisi'nde gerçekleştirildi. Etkinliğin moderatörlüğünü, EÜ Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ayşe Nur Oktay Alfatlı ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ege Tavmergen Göker üstlendi. Etkinliğe, EÜ Tıp Fakültesi Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Burcu Barutçuoğlu ve Doç. Dr. Güneş Ak ile akademisyenler, sağlık çalışanları ve öğrenciler katıldı.
Kadınlarda kalp damar hastalıkları: Riskler ve farkındalık
Etkinlikte, kardiyoloji alanındaki önemli bir konuya değinildi. Kardiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Meral Kayıkçıoğlu, kadınlarda kalp hastalıklarının en büyük ölüm nedeni olduğunu belirtti. Prof. Dr. Kayıkçıoğlu, kadınlarda kalp hastalıklarının göz ardı edilen bir risk faktörü olduğunu vurguladı: "Her iki kadından biri kalp hastalıklarından ölüyor. Kadınlarda kalp krizi riski doğurganlık yaşında düşük sanılsa da, östrojenin koruyucu etkisi riski artırabilir." Ayrıca, kadınların bu konuda farkındalık seviyesinin düşük olduğuna dikkat çekti. Kalp hastalıklarının önlenmesi için haftada 150 dakika yürüyüş ve düzenli sağlık kontrollerinin önemi vurgulandı.
Kadın kanserleri: Erken taramanın önemi
Kadın sağlığını ilgilendiren bir başka önemli konu ise kanserdi. Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Senem Alanyalı, kadınlarda en sık görülen kanser türünün meme kanseri olduğunu açıkladı. Akciğer, tiroid, kolorektal ve serviks kanserlerinin de sıklıkla görüldüğünü belirten Prof. Dr. Alanyalı, bu kanserlerin tarama programları ile erken teşhis edilebileceğine dikkat çekti. Meme kanseri taramalarının 40 yaşında başlanması gerektiğini vurgulayan Alanyalı, ayrıca serviks ve kolorektal kanserler için düzenli tarama programlarının önemine değindi.
Kadınların sağlık çalışanları arasındaki yeri ve istihdam sorunları
Etkinlikte, sağlık sektöründe kadınların iş gücüne katılımı da masaya yatırıldı. Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Özen Önen Sertöz, kadınların istihdam oranlarının erkeklere göre daha düşük olmasının sebeplerini tartıştı. Prof. Dr. Sertöz, kadınların iş hayatında karşılaştığı engelleri ve "cam tavan" algısını ele aldı. Özellikle sağlık sektöründe kadın çalışan oranı yüksek olsa da cinsiyet ayrımcılığı ve toplumun cinsiyet rolleri gibi faktörlerin kadınların kariyerlerini sınırladığını ifade etti. Kadınların iş gücüne katılımını artırmak için devletin iş yerlerinde kreş imkanları sağlaması ve eşit doğum izni politikaları oluşturması gerektiğini belirtti.
Otoimmün hastalıklar ve kadınlar: Genetik ve çevresel faktörler
İç Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Figen Yargucu Zihni, kadınların otoimmün hastalıklara erkeklere oranla daha yatkın olduğunu söyledi. Zihni, bunun genetik ve çevresel etkenlerden kaynaklandığını belirtti. Otoimmün hastalıkların X kromozomu ile ilişkili olduğu ve kadınların cinsiyet hormonlarının bu hastalıkları tetikleyebileceği ifade edildi. Ayrıca, kadınların bağırsak mikrobiyotasındaki farklılıkların da bu hastalıklara yatkınlık artırıcı faktörler arasında olduğu vurgulandı.
Toplumsal farkındalık ve kadın kalp sağlığı araştırmaları
Etkinlikte, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi 3. sınıf öğrencileri Ayşegül Emre ve Zeynep Hacıkerimli tarafından yürütülen "Kadın Kalp Sağlığı ve Toplumsal Farkındalık" çalışmasının sonuçları da katılımcılarla paylaşıldı. Bu çalışma, kadınların kalp sağlığına dair toplumsal farkındalık seviyesinin artırılmasına yönelik önemli bulgular sundu.
Etkinlik sonunda teşekkür belgesi takdim edildi
Etkinliğin sonunda, moderatörlere ve konuşmacılara teşekkür belgeleri takdim edildi. Etkinlik, katılımcılara kadın sağlığına dair önemli bilgiler sunarken, toplumsal farkındalık yaratmaya yönelik önemli bir adım oldu.
