Tarihi dokusuyla büyüleyen, doğasıyla huzur veren bir yer arayanlar için Ege’nin kalbinde gizli bir cennet var: Clandras Köprüsü. Uşak’ın Karahallı ilçesi sınırlarında yer alan bu 2500 yıllık tarihi yapı, hem tarih hem doğa severlere eşsiz bir deneyim sunuyor. Frigya uygarlığından günümüze kalan köprü, her mevsim farklı güzelliklere sahne oluyor.

Frigya’dan Bugüne: 2500 Yıllık Miras

Clandras Köprüsü, M.Ö. 6. yüzyılda Frigyalılar tarafından su kanalı olarak inşa edildi. Tek kemerli yapısıyla dikkat çeken köprü, dönemin taş işçiliği ve mühendisliğinin önemli örneklerinden biri olarak kabul ediliyor. Zamanla bir ulaşım aracı olarak kullanılmaya başlanan köprü, bugün hem tarih meraklılarını hem de doğa gezginlerini ağırlıyor.

Doğayla İç İçe Bir Kaçış Noktası

Köprünün hemen yanı başında yer alan küçük şelale ve Banaz Çayı’nın serin suları, bölgeye kartpostal tadında bir manzara sunuyor. Özellikle ilkbahar ve yaz aylarında yemyeşil doğa ile iç içe zaman geçirmek isteyenler için ideal bir rota. Gürültüden uzak, huzurlu bir atmosfer arayanlar için Clandras Köprüsü adeta bir kaçış noktası.

Nasıl Gidilir?

Clandras Köprüsü, Uşak’ın Karahallı ilçesine bağlı Alfaklar Köyü yakınlarında yer alıyor.

İzmir’in çilek kokulu köyü Emiralem: 600 yıllık tarihiyle turistleri kendine çekiyor İzmir’in çilek kokulu köyü Emiralem: 600 yıllık tarihiyle turistleri kendine çekiyor
  • Uşak’tan yaklaşık 45 kilometre,

  • Afyon’dan ise 70 kilometre uzaklıkta.

Özel araçla seyahat edenler için yollar oldukça düzgün. Uşak’tan Karahallı ilçesine minibüs seferleri bulunuyor, ancak köprüye ulaşmak için kısa bir yürüyüş gerekebilir.

Gitmeden Önce Bunlara Dikkat

Bölge doğal yapısını koruduğu için çevresinde tesis ya da kafe bulunmuyor. Ziyaretçilerin yanlarında su, atıştırmalık ve oturmak için mat ya da portatif sandalye getirmeleri öneriliyor. Fotoğraf severler için gün batımı manzarası unutulmaz kareler sunuyor.

Çevre temizliği konusunda hassas olmak ve çöpleri geri götürmek büyük önem taşıyor.