Gaziemir'de yer alan fabrika sahasındaki gömülü radyoaktif atıkların,  ayrıştırılmasına ve bertaraf işlemlerine Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) onayı alınarak devam edilmesine hükmeden mahkeme kararına rağmen gündüzleri kazma ve kırma  işlemlerine izinsiz olarak gizlice devam ediliyor. Çalışmalar sonucunda alanın temiz gösterilmek istendiğini belirten Avukat Arif Ali Cangı, alanın kentsel dönüşümden faydalandırılmak istendiğini belirtti. Cangı, konuyla ilgili bugün suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. En son İzmir Valiliği'nin, uzmanların  uyarılarına rağmen radyoaktif temizlik için, 27.05.2014 tarihli ÇED Gerekli değildir kararı vermesi üzerine, fabrikanın çevresinde oturan mahalle sakinleri ve sivil toplum kuruluşları kararın yürütmesinin durdurulması ve iptali için dava açmıştı.
Dava sonucunda, Gaziemir'de ortaya çıkan radyoaktif atıkların nükleer santral atığı olması, çevresel etki değerlendirmesi yapılmadan başlanacak çalışmanın çevre sağlığı ve canlı yaşamı için tehlike yaratması, ÇED'siz işlemin sağlıklı çevrede yaşama hakkını yok saydığı ve ulusal mevzuata ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğu gerekçeleriyle Mahkeme, "ÇED gerekli değildir" kararının iptaline hükmetmişti. Karar danıştayca da onaylandı. Yani bir çalışma için ÇED'in alınması gerekmekte bunun dışında yapılan tüm girişim ve çalışmalar hukuksuz olacak.

Mahkemeye taşıyoruz

Alınan karara rağmen Gaziemir Aslan Avcı Fabrikası alanının nükleer atık sahası üzerinde araçlar çalışmakta ve toprağı kazıp kamyonlarla sahanın başka bir yerine taşınmakta. Alanda kazı yapılarak çıkartılan  taş ve toprak kırma işlemine tabi tutularak,  radyoaktivite oranının kırma ve eleme yöntemleriyle toprakla harmanlanarak tespit edilme oranı düşürülmeye  çalışılıyor. Gaziemir nükleer atık sahası alanıyla ilgili EGEÇEP avukatlarından Arif Ali Cangı da  buna dikkat çekerek alanın kentsel dönüşüme açılmak istendiğini belirtti. Cangı şunları söyledi: Bilindiği gibi daha önce mahkeme kararına aykırı biçimde çalışma yapıldığı için savcılığa ve İzmir Valiliği'ne başvuru yapmıştık. Şu ana kadar Savcılık'tan bir karar gelmedi. Bu görüntüleri ve  Danıştay kararını hafta başında savcılığa yeniden göndereceğiz. Gaziemir nükleer atıkları nükleer macerada olan ülkemiz için turnusol işlevi görüyor. Henüz santral yokken nereden geldiği belli olmayan atıklarla baş edemiyoruz, bir de santral kurulursa ne yapacağız?

Kentsel dönüşüm hazırlığı

Çevre Bakanlığı sorumluluk TAEK'de diyor, TAEK ise ÇED sürecini işletmek Çevre bakanlığında diyor. Denetimsiz bir şekilde çalışma yapılıyor. Alan bir şekilde temizlenmiş gibi yapılıp kentsel dönüşüm kapsamında yapılaşmaya açılmak isteniyor.
İzmir Valiliği, Çevre İl Müdürlüğü, İl Sağlık Md. TAEK ve İzmir Büyükşehir Belediyesi görevlerini yapmıyor. İzmirlilerin sağlığı yok sayılıyor' dedi. Mahalleden konuştuğumuz vatandaşlar bu durumdan rahatsızlıklarını belirtti. Gözlerden uzak olarak yapılmak istenen çalışmalar için kumdan setler oluşturulmasına rağmen kazı dolayısıyla toz, toprak devamlı evlerin üstünde ve içerilerine girmeye devam ediyor. Mahalleli ise çalışmalardan etkilenmemek için devamlı kapı pencere kapalı oturduklarını ifade ediyorlar.

Gidecek yerimiz yok

Mahalle sakinlerinin bize söyledikleri ise şöyle:
Nazmiye Akdağ: Bizim görmemiz için set oluşturmuşlar. Görmüyoruz ama kokusu, tozu hep geliyor. Burada yaşamaya çalışıyoruz. Mecburuz... Gidecek yerimiz yok. Yavaş yavaş ölüyoruz. Emine Yaşar: Ben 5 yıldır buradayım. Beş senedir burayla, buranın sorunlarıyla uğraşıyoruz. Daha da uğraşacağız gibi... Biz kokusuna tozuna alıştık ama siz muhtemelen bunları hissediyorsunuzdur. Bir misafirim geldiğinde hele o gün yağmur yağıyorsa kaçıyor. Öyle bir duman ve koku çıkıyor ki... Yağmur olmadığında ise yine kokuyla birlikte bu sefer tozu geliyor. Devamlı kapı, pencere kapatıyoruz. Hanife Çubuk: Bir aydır burada devamlı bir şeyler kazıyorlar. Özelikle sabah ve akşamüzeri devamlı koku duyuyoruz. Tozu toprağı da cabası. Bu yüzden biz artık kapı pencere açmayı unuttuk.
Editör: Haber Merkezi