Okumayı öğrenmeden çizgi romana merak saldım

Esin Gençel- Haftalık Mizah Dergisi Penguen'in kurucularından karikatürist Erdil Yaşaroğlu, Ege Üniversitesi Karikatür ve Mizah Topluluğu'nun konuğu olarak Ege Üniversitesi MÖTBE, Prof. Dr. Yusuf Vardar Kültür Merkezi'nde bir söyleşi gerçekleştirdi. Karikatüre nasıl başladığını anlatarak konuşmasına başlayan Yaşaroğlu, söyleşide karikatür ve mizah yapmanın inceliklerinden de bahsetti. Çizmeye ilk olarak 3,5 yaşında anasınıfında başladığını belirten Yaşaroğlu, "Çizmek çok hoşuma gitti. Okumayı öğrenmeden çizgi romana merak salmıştım. Okumayı öğrenince de okumaya başladım. Çizgi roman okurken konuşma balonu çok ilgimi çekti. Çizdiğim her şeyde konuşma balonu koyuyordum ve kediyi, kuşu, binaları her şeyi konuşturuyordum. Ben çiziyordum ancak kuzenim Varol'dan karikatürü öğrendim. Daha sonra çizdiğim karikatürler ile pek çok yarışmaya katıldım. 12-18 yaş arasında yaklaşık 30 tane ödül aldım. Bu yarışmalar yetişkinlerin katıldığı yarışmalardı. Bu ödüller bana büyük motivasyon oluyordu. Ailem çok büyük destek oldu. Profesyonel anlamda ilk olarak 16 yaşında girdiğim Güneş Gazetesi'nin mizah köşesini yaparak başladım. Daha sonra beğenerek okuduğum Limon Haftalık Mizah Dergisi'nde amatörler keşesinde çizdiklerim yayınlı. Ardından Leman ve son olarak ve hala Penguen de çiziyorum" dedi.

Her şeyi anlatmamak gerek

Mizah ve karikatürün bir yere kadar mantığının olduğunu belirten Yaşaroğlu, "Arkadaşımla karikatür yapmanın, esprinin nasıl kurgulanacağı dair 100'e yakın mantığını bulduk. Her çizenin farklı bir düşünce metodu olduğunu ifade etti. Karikatürün sahne arkasını anlatan Yaşaroğlu, "Karikatür yapmak için herkesin baktığı gibi bakmamak gerekiyor. Daha farklı bir bakış açısına ihtiyaç var. Bu meslekte belli bir süre sonra zaten her şeye farklı gözle bakmaya başlıyorsunuz. Karikatürcü sorgular. Sorgulama başlayınca da reddetme vardır. Bunları karikatüre yansıtırız. Karikatür şaşırtmalıdır. Okuyucunun beklediğini vermek esripiyi sündürür. Her şeyi anlatmamak gerekir. Biraz da okuyucuya bırakmalı. Bilimsel olarak insan kendine gülermiş. Bu nedenle her şeyi anlatınca gıcık bir durum oluyor. Espriler güncel olmalı. Kimsenin bilmediği şeyleri anlatmak espri olmaz. Bu meslek popüler bir meslek. Belli bir kültürde, ortak paydada buluşmak gerekiyor. Ayrıca espri yapmak için düşünmek ve çalışmak gerekir. Bazen bir espri hemen oluşurken bazen 5 saat çalışmak zorunda kalabilirsiniz. Yeni başlayanlara ilk söylediğimiz asla olmaz deme, dünyanın en saçma şeyi bile olsa söyle çünkü senin söylediğin bir şey başkasına fikir olabilir" diye konuştu.