Konuyla ilgili ilginç saptamalarda bulunan kişisel gelişim uzmanı Canten Kaya ve psikolojik danışman Fatih Kalkınç, gençlerin bu tür tuzaklara karşı daha dikkatli olmasını tavsiye etti.

Velilere önemli görevler düştüğünü belirten Kalkınç, "Biz çocuklarımızı anne baba olarak hep baskı altında büyütüyoruz. İlkokuldan liseye kadar, 'Yemeğini ye, ödevini yap, dersine çalış, üstüne kalın bir şeyler giy' diyerek hep yönlendiriyoruz. Bu bir türlü büyütemediğimiz çocuklar, üniversiteye gidince birdenbire büyüyor. Başlarında kendilerini yönlendiren birileri olmayınca özgürlüklerini buluyor, bu özgürlüğü ise yanlış anlıyorlar. Başkalarının özgürlüğüne zarar vermeyle karıştırıyorlar. Halbuki insanın özgürlüğü diğerlerinin özgürlüğünün başladığı yerde biter. Bu konuda eğitim çalışmaları yapılmalıdır." dedi.

Hayatın içinde herkesin yüzde 100 haklı olamayacağını, bu açıdan karşı tarafa empatiyle yaklaşılması gerektiğini söyleyen Kaya ise, "Bu tür çocukların durumu, belirli bir eğitim sürecinden geçtiğini gösteriyor. Belli bir döküman, belli bir tarzdaki insanlarla oturup kalkma söz konusu. Bu öğrencilerin birçoğu, hayata siyah beyaz bakıyor. Hayatın ara tonları, farklı tonları olduğunu da maalesef zaman içinde öğreniyorlar. Şu anda dar bir grubun içinde, dar bir bakış açısıyla hayata bakıyorlar. Bu gençlerin hayata bakış açılarını genişletecek şeyler yapılmalı, suçlama ve rencide etme yöntemiyle değil, empati yöntemiyle bağlantı kurulmalıdır." şeklinde konuştu. Kimlik gelişimin son derece önemli olduğunu belirten Canten Kaya, gençlerin uzun yıllar aile içinde kimliklerini açığa vuramadığını, üniversite döneminde ise yaşadıkları çevreden uzaklaşmanın da etkisiyle özgürlüklerini ilan ettiklerini aktardı. Bu durumun olumlu olduğu kadar olumsuz yönleri de bulunduğunu ifade eden Kaya, özellikle marjinal kesimlerin bunu çok iyi kullandıklarını anlattı. Belli bir topluluk içindeki gençlerin susturularak değiştirilemeyeceğini belirten Kaya, "Çünkü bu çocuklarda önyargı var. Mesela aynı üniversite gençliğine konuşmaya biz gidiyoruz, ayakta alkışlıyorlar ama bir bakan gidince protesto ediyorlar. Siyasi görüşlerine göre kafalarında belirli bir algı var. Bana baktığı gibi diğerine bakmıyor. Ona karşı saldırırsa ve rencide ederse güzel bir iş yaptığını sanıyor. Bu sebeple önyargıları kırmak, öyle sanıldığı gibi kolay olmuyor." dedi.