“Paramın nerdeyse hepsini Budapeşte’de film çekiminde olan kız arkadaşımı görmek için çıktığım çılgın yolculuk için harcadım. Bunu o zaman 18’imde, ya da her hangi bir yaşta, görmeyi bilmek isterdim. Olacaklar bir mil öteden, neon ışıklarla görmem gerekirdi.” açıklamasını yapan Brad, “Beni Los Angeles’te aradı ve telefonda ağlıyordu. Oralarda yalnız olması büyük bir dramdı. Bu dönemde bütün 800 Dolar olan bütün paramın 600 Dolarını Macaristan’a gidebilmek için bir bilete harcadım.
Gelir gelmez çalıştığı film setine gittim ve o gece yemek için dışarı çıktık. Yemekte bana filmin yönetmenine aşık olduğunu söyledi.
Ben şok olmuştum ve hemen buradan çıkmam lazım diye düşündüm. Çantamı topladım ve bir taksiyle istasyona gittim. O zamanlar Macaristan komünist bir ülkeydi. Bütün geceyi Budapeşte’de bir bankın üstünde İngilizce bilmeyen bir adamla konuşarak geçirdim.” dedi.
Editör: Haber Merkezi
