Nazlı Terzioğlu İzmir Ekonomi Üniversitesi moda tasarımı bölümünden mezun oldu. 1 yıl kurumsal bir firmada çalıştıktan sonra kendi atölyesini açmaya karar verdi. Alsancak'ta, koleksiyonlarını, kendine güveni olan, şehri yaşamayı seven, sofistike kadına sunuyor. Tasarımlarında pek çok materyale de yer veren, seramik, deri iplarla yalın tasarımlarına farklı bir soluk kazandıran Terzioğlu, 'Detayları görebilen, o detayları taşımaktan zevk alan kadınlar için tasarlıyorum' diyor

- Terzioğlu soyadı ilgiç, ailede terziler mi vardı?

Ailemizde hiç terzi yok bildiğim kadarı ile. Belki birkaç kuşak öncesinde varsa ondan dolayı verilmiş bir soyadı olabilir. Sormuştum zamanında aileme, fakat pek konuya hakim olan da yok açıkcası.

- İlk ne dikmiştiniz? Bebeklerinize elbise mi?

Açıkcası benim çok bebeğimin olduğu söylenemez. Çocukken hep erkek arkadaşlarım oldu. En sevdiğim oyuncaklarım arabalar, tabaktan yaptığımız direksiyonlar filandı. Biraz aklım ermeye başladığı zamanlarda anneme, arkadaşlarıma koleyeler yapıp hediye ederdim. Çizime her zaman ilgim vardı ama.

- Kendi atölyenizi açmaya nasıl karar verdiniz?

Mezun olduktan sonra kurumsal bir firmada tasarımcı olarak çalıştım. Firma düzenine ayak uydurmam zaten imkansızdı, fakat iş işleyişi için güzel bir tecrübe edindim. Ayrıldıktan hemen sonra kendi atölyemi kurma kararı aldım. Açıkcası o konuda analitik zekama güveniyordum her zaman. İşi kurgulamak, disipline olmak ,organizasyonu sağlayabileceğimi biliyordum. Tabii en önemlisi işimi büyütebilme hedefi idi.

- Nasıl kadınlarla çalışmayı seversiniz?

Benim koleksiyonlarımda her zaman bir yalınlık vardır. Zerafet ön plandadır. Kendine güveni olan, şehri yaşamayı seven, sofistike kadının markasıyız biz. Detayları görebilen,o detayları taşımaktan zevk alan kadınlar da diyebiliriz.

- Son koleksiyonunuzu incelediğimde; seramikler, deriler, deri ipler, bir çok farklı materyal. Bunlar nasıl bir araya geldi?

Konseptim: 'Dialectic Nature', Diyalektik Doğa. Başlangıçta tartışma sanatı ya da çelişkili yollardan muhataplarını ikna etme sanatı anlamına gelmektedir. Diyalektik doğa ise; doğada her şey eskiden beslenerek ve bunun birliği ile 'yeniyi' ve bu eskinin 'zıttını' yaratır. Kendi karşıtını yaratmayan hiçbir olgu ya da madde söz konusu değildir. Bu fikir ve akımdan yola çıkarak doğal ham maddeleri işleterek koleksiyonla entegre hale getirdik. Seramik ve deri de buradan geliyor.

- İzmir Fashion Week defilesine nasıl hazırlandınız?

Açıkçası çok koşturmalı bir dönem oldu. Zaten atölyede vakit geçirmeyi, çalışmayı çok seviyorum. Bir hedefe kilitlendiğim zaman gece gündüz demeden çalışabiliyorum. Çok detaycıyım gerçekten. En küçük ayrıntıyı kafama takıp günlerce neden nasıl diye düşünebiliyorum. Çözene kadar da peşini bırakamıyorum. Ben düşük tempoda hayatımı sürdüremiyorum. Her zaman yüksek tempolu, aklımın sürekli çalıştığı, fiziksel olarak yorulduğum günlerden daha çok zevk alıyorum.

- İşte bu diyebiliyor musunuz koleksiyon için?

Ben hiçbir zaman yaptığım işlerden tatmin olamayacağım galiba. Her zaman daha iyilerini hedefliyorum. Gerçekten çok işçilikli, zengin bir koleksiyon hazırladık, fakat şimdiden diğer koleksiyona kilitlenmiş durumdayım.

- Sizce Türkiye'de moda ne durumda? Sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türk kadınının tasarımcıyla tanışması aslında çok da uzun yıllara dayanmıyor. 10 senelik bir geçmişimiz var baktığınız zaman. Bu süreç içinde yavaş yavaş tasarımcların ön plana çıkması sektörün biraz daha gelişmesi ile birlikte Türk kadınıda seçimlerini değiştirmeye başladı. Tabii bunun en önemli etkilerinden biri de bence genç moda tasarımcıların gerçekten kendine özgü bir çizgisi olması yönündeki çabaları oldu. Bunun çok ciddi bir etki olduğunu düşünüyorum. Bunun yanı sıra dünyada moda sadece tasarımcılardan ibaret bir gerçek değil. Kollektif çalışılması gereken bir sektör. Ülkemizde bloggerların, sosyal medya uzmanlarının, PR firmalarının da destekleriyle birlikte tasarımcılar sektörde daha sağlam adımlarla ilerliyor.

- Son olarak Nazlı Terzioğlu bundan sonra nasıl devam edecek? Planlarınızdan bahseder misiniz?

Markamız çalışmalarına devam edecek.Bir sonraki defilenin hazırlıklarına başlayacağız en kısa sürede.Bir yandan yeni projelerimiz var hayata geçmeyi bekleyen.Haziran ayında bir yurtdışı fuarımız var katılacağımız.Yoğun tempo devam edecek yani özetleyecek olursak.