Güneş ışınlarının azalması ve D vitamini düzeyinin düşmesiyle birlikte, hem fiziksel hem de psikolojik sorunlar ortaya çıkabiliyor. Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Hakan Terekeci, kış yorgunluğundan etkilenmemek için önemli tavsiyelerde bulundu. Mutluluk hormonu olarak bilinen seratoninin, oksijen ve güneş ışığıyla birleştiğinde, kişinin kendini daha mutlu ve enerjik hissetmesini sağladığını belirten Doç. Dr. Hakan Terekeci, "Ancak kış aylarında güneşli günlerin azalması, artan hava kirliliği, oksijen seviyemizin azalmasıyla birlikte, serotonin salgısı da azalıyor; yorgunluk artıyor.  Bu durum bağışıklığın da zayıflamasına ve daha kolay hastalanmaya neden oluyor" diye konuştu.

"TAZE MEYVE VE SEBZE TÜKETİN"

Seratoninin, mide bağırsak ve sindirim sisteminin doğru çalışabilmesi için önemli olduğunu söyleyen Doç. Dr. Hakan Terekeci, en büyük desteğin doğru beslenme olduğunu hatırlatarak, sözlerine şöyle devam etti:

"Kış aylarında özellikle taze sebze ve meyvelerin tüketimi çok önemlidir. Çünkü seratonin, triptofan denilen bir madde tarafından sentezleniyor. Vücutta yapılamayan bu maddenin en önemli kaynağı, et, süt ve süt ürünleri ile kış sebzeleri ve meyveleridir. Özellikle, brokoli, lahana, ıspanak, patates gibi sebzeler de triptofan açısından zengindir. Bununla birlikte, bakliyatları ve özellikle kaju, ceviz, fındık, antep fıstığı, badem gibi besinleri yeterli miktarda tüketerek vücudumuzda seratonin salgısını artırmak mümkün."

SABAHLARI ZOR UYANMAK SEROTONİN EKSİKLİĞİNİN BELİRTİSİ

Serotonin seviyesi düşük kişilerde, depresyon daha fazla ortaya çıkabildiğini ifade eden Doç. Dr. Hakan Terekeci, "Günümüzde kullanılan birçok antidepresan ilaç vücutta seratonin yıkımını engellemek veya geciktirmek için kullanılıyor. Ancak seratonin eksikliğinde yerine koyma şansımız bulunmuyor. Bu nedenle seratonin salgısını attıracak gıdaları yoğun olarak tüketerek, güneşli günlerde açık havada yürüyüşler yaparak eksilen seratonini tamamlamak mümkün olabiliyor. Sabahları yorgun uyanmak, gün içerisinde enerji sorunu yaşamak, serotonin eksikliğinin belirtisi olabilir. Bir kişinin vücudunda serotonin eksikliğini ancak laboratuvar testleriyle anlaşılabilir. Dolayısıyla bu şikayetleri yaşayanların mutlaka doktor kontrolünden geçmeli. Eksik olan vitaminleri tespit ederek yerine koymak, doğru beslenmeye ve spora yöneltmek hastayı oldukça rahatlatacaktır" ifadelerini kullandı.

BİTKİSEL DESTEKLER HEKİM KONTROLÜ OLMADAN KULLANILMAMALI

Doç. Dr. Hakan Terekeci, soğuk kış günlerinde hem bağışıklığı güçlendirmek, hem de yorgunluğu gidermek için kullanılabilecek bitkisel alternatifleri şöyle sıraladı:

"Yeşil çay içeriğindeki kafein nedeniyle zihinsel algılamayı artırır. Kış yorgunluğunun hafifletilmesinde GingoBloba stresi azaltan, canlılık ve enerji veren özelliği nedeniyle tercih edilebilir. Özellikle akşam yemeğinden sonra bir bardak papatya çayı içmek günün gerginliği almasının yanında, hem sindirimi kolaylaştırır hem de yorgunluğunun giderilmesini destekler. Soğuk su balıklarında bulunan Omega 3’ün ve zeytinyağında bulunan Omega 9’un depresyon önleyici, dinçlik veren, sakinleştirici etkisinden yararlanılabilin. Ginseng de uyarıcı ve canlandırıcı etkisi ve vücuttaki regülatör yani dengeleyici özelliği nedeniyle, kan şekeri ve tansiyonu dengelemekte kullanılabilir.”

Yaşanan şikayetleri gidermek için  kullanılan bitkisel desteklerden mutlaka hekim kontrolünde yararlanılması gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Hakan Terekeci, “Çünkü asıl neden, B12, folik asit eksikliği ya da kansızlık olabileceği gibi altta yatan farklı bir hastalığın da yansıması olabilir. Genel bir muayene ile birlikte testlerin değerlendirilmesi çok daha doğru olacaktır. Kişinin test sonuçları normalse, fiziksel bir problemi yoksa ve herhangi bir ilaç ile etkileşim göstermeyecekse bazı destek tedavileri kullanılabilir" dedi.