Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, Türkiye Yüzyılı'nda Çalışma Hayatı Buluşmaları kapsamında İzmir iş dünyası ile bir araya geldi. İzmir Ticaret Odası(İZTO) ev sahipliğinde Ege Bölgesi Sanayi Odası(EBSO) ve İzmir Ticaret Borsası(İTB) iş birliğiyle oda binasında gerçekleşen buluşmada İzmirli patronların talep ve beklentilerini dinleyen Bakan Işıkhan, sorunları çözen bir yönetim anlayışıyla çalışmalarını sürdürdüklerini kaydetti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, "Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bu güne kadar sözünü verip de yapamadığımız hiçbir üretim hamlesi olmadı. Bizler yola çıkarken bu yüzyılı, emeğin, çalışmanın yüzyılı yapacağız demiştik. 21 yıldır odluğu gibi bugün de aynı hassasiyette çalışma hayatında olduğu gibi her alanda vatandaşıyla halkıya iç içe olan ve kronikleşmiş ne kadar sorun varsa tek tek çözen bir yönetim anlayışıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İşçimizi, emekçimizi, işverenlerimizi, yatırımcılarımızı, üreticimizi mağdur etmemek için elimizi taşın altına nasıl koymaktan çekinmediysek bundan sonra da aynı anlayışla devam edeceğiz. Son günlerde çalışma hayatıyla ilgili bizim dışımızda çokça yorum ve haberler var. Çalışma hayatı dinamik bir yapıya sahip, her zaman üzerinde konuşulacak daha iyi yaparız diye tartışılacak bir alandır. Bilmenizi isterim ki biz istişare kültürüne önem veren hükümet ve bakanlığız. Geçtiğimiz ay Cumhurbaşkanımız İş kanunu yeniden ele alınması açıklaması oldu. Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu, Adalet Bakanlığı ve bakanlığımızla çalışmalarımızı başladık. Özellikle belirtmek isterim ki biz daima işçimizin ve işverenlerimizin kazanılmış haklarını korumayı öncelik veriyoruz. Türkiye Yüzyılına yakışan bir iş kanunu ve çalışma hayatı konusunda elimizden geleni yapacağız. Bizden açıklama gelmediği sürece kamuoyunda yer alan haberleri dikkate alınmaması gerektiğini belirtmek istiyorum. Yapılacak çalışmaları işçi-işveren sendikalar, iş dünyamızın temsilcilerimiz ve tüm paydaşların görüşleri ile belirlenecek. Bakanlık olarak hepinizin yanınızdayız, destekçiniziz" dedi.
ÖZGENER, PATRONLARIN BEKLENTİLERİNİ SAYDI
İZTO Başkanı Mahmut Özgener ise asgari ücrette yaşanan artışlara dikkat çekerek asgari ücret düzenlemelerinin, hedeflenen enflasyon oranlarına göre yapılmasını istedi. SGK primlerine ilişkin iş dünyasının taleplerini de dile getiren Özgener, SGK primlerinde işçi ve işveren paylarında indirim sağlanması, düzenli ödeme yapan mükelleflere SGK priminde uygulanan mevcut indirimlerin yükseltilmesi, teşviklerdeki bürokratik süreçlerin azaltılması, iş gücünün üretken yatırımlara yönlendirilmesi için dönüştürücü politikaların hayata geçirilmesini ve gelir vergisi dilimlerinin günün koşullarına göre yeniden düzenlenmesi gerektiğini kaydetti.
İŞ DÜNYASI TEDİRGİN
SGK ve vergi borcu olan işverenler borçlarını taksitlendirmek istediklerinde, borç miktarı 50 bin Türk Lirası üzerinde ise istenen teminatın güncellenmesi gerektiğini de dile getiren Özgener, haftalık çalışma saatlerinin 45 saatten 40 saate indirileceği konusundaki değerlendirmeler nedeniyle tedirginlik yaşandığına da dikkat çekti. Özgener, "Ülkemiz, diğer ülkelerle eşit şartlarda yarışabilmek için üretimini ve ihracatını artırmak durumunda. Böyle bir ortamda, çalışma saatlerinin indirilmesi üretimimizi olumsuz etkileyecektir. Çalışma saatlerinin azaltılmasının, özellikle 3 vardiya halinde çalışan işletmelerin 4 vardiyaya çıkmasının, işletmelerimize ek yük getireceğine inanıyoruz. Bu sebeplerden dolayı, mesai saatlerine yönelik düzenlemelerin iş dünyamız ile istişare edilmeden hayata geçirilmemesi gerektiğine inanıyoruz. Bir diğer önerimiz ise, İş Kanunumuzda yer alan esneklik hükümlerinin işletmelerimizin ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde yeniden güncellenmesi. Esnek çalışma biçimlerinin istihdama katkısını azaltan mevzuat katılıklarının ortadan kaldırılmasının önem taşıdığı inancındayız" ifadelerini kullandı.
YORGANCILAR: KOBİ'LER MALİYETLERİN ALTINDA EZİLİYOR
"Üretim yoksa, kalkınmak hayaldir” diyerek konuşmasına başlayan EBSO Başkanı Ender Yorgancılar da "Ancak, enflasyondan kutuplaşmaya kadar birçok etken üretimin sürdürülebilirliğini oldukça zorlamaktadır. Küresel enflasyon ortamında arz-talep dengelerindeki değişim sürecinin çıktısı, talep daralması ve yavaşlama olmuştur. En büyük ihracat partnerlerimizde PMI verileri de bu yavaşlamayı teyit etmektedir. İşte bu noktada, işçilik maliyetleri hiç olmadığı kadar sanayicinin üzerinde bir yük oluşturmaktadır. Böyle bir süreçte; yüzde 99’u KOBİ olan bir yapıda, ihracatımızın yüzde 32’sini gerçekleştiren KOBİ’lerimiz bu maliyetlerin altında adeta ezilmektedir. Özellikle de emek yoğun sektörlerde, işçilik maliyetlerinden dolayı yurtdışında üretimin tercih edilmesi hususu iyi değerlendirilmelidir. Pazara girmek, yeni müşteri edinmek çok zor iken, devamını sağlamak daha da güçleşmiştir. Rekabet edebilmek için maliyetleri kontrol etmek gerçeği ile karşı karşıyayız. Diğer yandan, cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında ülkemizi hedeflerine ulaştıracak bilgi bazlı sanayi yolunda, ara elemana ulaşamamak, nitelikli eleman bulamamak, beyin göçü en önemli risklerimiz arasındadır" ifadelerini kullandı.
KESTELLİ'DEN İSTİHDAM VURGUSU
Tarım sektöründeki kayıtdışılığa dikkat çeken İTB Başkanı Işınsu Kestelli de istihdama ilişkin değerlendirmelerde bulunarak tarımsal işgücü piyasalarının izlenebilmesine, iyileştirilmesine imkân sağlayacak kurumsal bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu vurguladı. Tarım sektöründeki işçi bulamama sorununa da değinen Kestelli, "Bölge ve alt sektör ayırımı yapmadan sahayı dolaştığımızda hemen herkes aynı şikâyeti dile getiriyor. 3 milyon işsiz, 3,6 milyon çalışabilecek olan ama işgücüne dahil olmayan toplam 6,6 milyon vatandaşımız varken tarımda işçi bulunamamasının nedenlerini iyi analiz etmeliyiz. Bunun için de hem ilgili kamu kurumlarımızın hem de biz sektör temsilcilerinin tarım işçiliğini nitelikli bir meslek şekline dönüştürecek çalışmalar yapmasına ihtiyaç var" dedi.
