Geçen hafta içerisinde önce Renault fabrikasında başlayan daha sonra da Tofaş işletmesine sıçrayan işçi hareketleri, kısa adı TAYSAD olan Taşıt Araçları Yan sanayiciler Derneği'nce, tüm paydaşlarda ciddi endişe yarattığı iddia edildi.
TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet Dudaroğlu, Bursa'daki iş bırakma girişimleri hakkında yaptığı açıklamada, 'Bursa'da yerleşik iki büyük ana sanayi firmasında görülen üretimi durdurma girişimlerinin daha farklı şekillerde tedarik sanayi şirketlerinde devreye alınmaya çalışıldığını üzüntü ile takip etmekteyiz' dedi.
Türk Otomotiv Sanayi, son 40 sene içerisinde iş barışını sürekli koruyan, çalışma şartlarını iyileştiren, çalışanların ücret seviyelerini Türkiye ortalaması üzerinde artıran önemli bir sektör.

İhracat şampiyonu idiler

Geçmiş yıllarda gösterilen kalite ve teslimat performansı sayesinde, hem ana sanayi şirketleri hem de tedarik sanayicileri, Türkiye'ye çok önemli projeler getirdiler, ihracat şampiyonu oldular.
Günümüzde tüm otomotiv sanayi firmaları cirolarının çok önemli bir kısmını ihracat vasıtası ile sağlanıyor.
Bazı firmalarda bu oran yüzde 75-80 ihracat ağırlıklı oluyor. Bu nedenle Türk otomotiv firmaları dünyanın dört bir tarafındaki müşterilerine haftalık, hatta günlük mal teslimatları yapıyorlar.
Ancak işçilerin 'hak arama' eylemleri,Tüm Türk Otomotiv Tedarik Sanayi Şirketlerinin olası gecikme cezaları karşısında çok tedirgin olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü imzalamış oldukları sözleşmeler, herhangi bir gecikme karşısında çok ciddi cezaları öngörüyor.

Sermaye cezaya yetmiyor!

TAYSAD Başkanı Dr. Mehmet Dudaroğlu'nun iddiasına göre, bazı orta ölçekli tedarik sanayi şirketlerinin sermayeleri cezaları ödemeye yeterli olmayacaktır ki bu da bazı şirketlerin faaliyetlerini durdurmalarına neden olabilir.
Mehmet Dudaroğlu, 'Farklı beklentilerle yola çıkan çalışanlarımızın üretim ve sevkiyatı durdurmaları, yabancı müşterilerimiz tarafından Türk Otomotiv Sektörünün güvenilirliğinin zedelenmesi olarak algılanmaktadır, üretimlerinin aksaması halinde dünyanın dört bir tarafındaki müşterilerimiz nezdinde ülkemiz sanayiinin güvenilirliğine önemli ölçüde zarar görecektir' diyor.
Bu aradaz rakip ülkeler ve firmaların, yıllardır ellerinden iş alan Türk otomotiv sanayi şirketlerinin bu gün işçi direnişleri sebebi ile üretim ve sevkiyat yapamamalarına seviniyorlar.

Söylenti, tehdit gibi!

İşçilerin hak arama eylemlerine karşı olanlar, 'Fabrikalar bir hafta sonra kapatmayacaklardır ama yeni yatırımlar yapmayacaklar, tesislerini büyütmeyecekler ve bir süre izledikten sonra da iş barışını bozan bu gibi girişimlerin devam etmesi durumunda, küçülmeye gideceklerdir' diyorlar.
İşçiler, imzalanmış bir sözleşmeyi yeniden görüşmeye açarak ücret iyileştirmesi talebinde bulunuyorlar, hayat pahalılığını öne sürüyor. Uzlaşma sağlanması için şu ana kadar yapılan girişimler sonuçsuz kaldı.
Üyesi olan 340 tedarik sanayi şirketinde 140 binin üzerinde çalışana istihdam sağlayan ve Türk Otomotiv Tedarik Sanayi'ni temsil eden TAYSAD yönetimi, 'Hepimizin geleceğini olumsuz etkileyecek bu girişimler konusunda kamuoyunu bilgilendirmeyi ve uyarmayı bir görev bilmektedir.' açıklamasını yaptı.

Kendilerini düşünüyorlar

Kanun çerçevesince hak arayışlarını saygı ile karşıladığımız çalışanların, işverenleri ile bir an önce anlaşma sağlayarak işyerlerine dönmeleri, üretim faaliyetlerine başlamaları ve çalışma barışına katkıda bulunmaları, sektör açısından en önemli önceliklerinden.
7 Haziran'daki seçim nedeniyle siyasiler kendi dertlerine düştüklerinden işçilerin hak arama eylemleri ile fabrikaların yöneticilerini bir araya getirmeyi şu ana kadar denemediler.

Babayiğitlere ihtiyaç var

Öte yandan Kemalpaşa Sanayici ve İşadamları Derneği (KESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Aytekin Öztaş, yerli otomobil üretimi için aranan babayiğitlerin demir çelik sektörünün gelişmesi için de bulunması gerektiğini söyledi.
Kemalpaşalı sanayicilerin birbirleriyle tanışmaları ve farklı sektör gruplarını bir araya getirmek amacıyla düzenlenen KESİAD Sektör Günleri'nin ikincisi Kemalpaşa Ramada Oteli'nde gerçekleştirildi. Sanayinin üç ana ayağı olan makine metal ve otomotiv sektörü temsilcilerine seslenen KESİAD Başkanı Aytekin Öztaş, bölge sanayisinin gelişimine ve iş birlikteliklerini arttırmaya yönelik çalışmaların sürdüğünü söyledi.
Kemalpaşa'nın dünyaca üne sahip sanayi bölgeleri bulunduğunu ifade eden Öztaş, kendi alanında marka olmuş firmalar da dahil 900'e yakın şirket bulunduğunu, 7 milyar dolar işlem hacmiyle 25 bin kişiye istihdam sağlandığını söyledi.

Elde edilen rakamlar memnun etmiyor

Makine sektörünün Türkiye ekonomisinin ve ihracatının son yıllarda yükselen yıldızı olduğunu belirten Öztaş, '2014 yılında 158 milyar dolar olarak gerçekleşen toplam Türkiye ihracatından makine sektörü yaklaşık yüzde 10 pay aldı. Makine ve makine aksamları Türkiye'nin ihracatında kara taşıtlarından sonra ikinci sıradaki sektör oldu. Ekonomiye oldukça katkısı olan Türk makine sektöründe 2001 yılında yüzde 27 olan ihracatın ithalata karşılama oranı 2014 yılının Ocak- Kasım döneminde yüzde 52'ye çıkmış gibi görünse de yeterli olmadığını söylemeliyiz" dedi.

İthalatın önü kesilmeli

Türkiye'deki demir çelik sanayisinin 1990'lı yıllardan itibaren hızla yükselişe geçtiğini vurgulayan Öztaş, yüksek üretim kapasitesine ulaşarak dünyada 7. Sıraya yükseldiğini belirterek "Sektör katma değeri düşük, uzun mamul üretimi, dünyadaki durgunluk ve daralmayla birlikte yükselişini sürdüremeyerek arz fazlası sebebiyle sıkıntılı bir sürece girdi.
Çin ve diğer ülkelerin dış pazarlarda daha aktif olmasıyla uluslararası konumdan ayrışarak üretim kapasiteleri düşmeye başladı. Dünya sıralamalarındaki yerimiz geriledi.
Sektörün acilen katma değeri yüksek özel alaşımlı vasıflı demir çelik ürünlerine ve özel yapısal çelik üretimine yönelmesi gerekir. En önemlisi ithalatın önü kesilmeli. Yerli otomobil üretimi için aranan babayiğitlerden birkaç tane demir çelik sektörü için bulunmalı' diye konuştu.
Yapılan açılış konuşmalarının ardından 'İmalat Sanayiinde Verimli Üretim Süreçleri Tasarımı ve İnovasyon Yaklaşımları', 'Uluslararası Tedarik Zincirinde Üretici Sorumlulukları ve Beklentiler' ve 'Dünya Metal, Emtia Fiyatları Kur Riski Yönetimi' başlıklarında üç panelle devam edildi.

***

DİP EKSPRES

Fikir Önderleri 'Yeni Nesil Yönetim Kurulları'nı Tartışacak


Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) ve dünyanın önde gelen üst düzey yönetici araştırma ve değerlendirme firması Odgers Berndtson'un, Türkiye'de yönetim kurullarının stratejik performansını geliştirmek ve daha iyi kurumsal yönetim uygulamalarını yaygınlaştırmak üzere 2014'te başlattıkları ortak akıl platformunun üçüncü buluşması 27-28 Mayıs tarihlerinde The St. Regis istanbul Oteli'nde gerçekleştiriliyor.
Londra'da da 8 yıldır Odgers Berndtson ve Financial Times işbirliği ile yürütülen programın İstanbul'daki buluşmasında 27 Mayıs Pazartesi akşamı Türkiye'deki iş dünyasının fikir önderlerinin tartışmalarının yer alacağı bir panel de düzenleniyor. Panelin konuşmacıları,TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran-Symes, Erdemir Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Pandır, Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Mehmet Göçmen, Fiba Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murat Özyeğin ve Odgers Berndtson Türkiye Yönetici Ortağı Ayşe Öztuna Bozoklar olacak.