İstanbul Büyükçekmece’de bulunan özel bir bakım merkezinde, 7 yaşındaki otizmli Bahar B.'ye yönelik şiddet anlarının görüntüleri sosyal medyada yayılarak tepki topladı. Olayın ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından soruşturma başlatılırken, Bahar B.'nin ailesi de hukuki süreç başlattı. Çocuğun annesi ve kuzeni, yaşanan olayın şokunu ve kızlarına yapılan bu muamelenin hesabının sorulmasını talep etti.
Bakımevinde yaşanan dehşet
15 Eylül Pazar günü yaşanan olayda iddiaya göre, bakım personeli B.Y. ve sağlık personeli G.B.T., Bahar B.'nin kendisine zarar vermemesi için ellerini ve ayaklarını bağladı. Bu anları cep telefonu ile kaydeden bir diğer çalışan F.B. ise görüntüleri sosyal medyada paylaşınca olay büyük yankı uyandırdı. Görüntülerin ortaya çıkmasıyla birlikte Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, bakımevi hakkında inceleme başlattı.
“Bakımevi değil, korku evi!”
Yaşanan olayın ardından Bahar B.’nin annesi Nurcan Bayram, kızının yaklaşık bir yıldır bu bakım merkezinde olduğunu belirterek, “Görüntüleri gördüğümde şok oldum. Beklemiyordum, resmen korku evi! Sadece Bahar değil, diğer çocuklar için de bu korku evinden kurtulmalarını istiyorum. Kızımın otizmli, epilepsi hastası ve işitme engelli olduğu için bakacak durumum yoktu ve mecburen vermiştim. Keşke başka bir seçeneğim olsaydı” diyerek yaşadığı çaresizliği dile getirdi.
Aile daha önce şikayette bulunmuş
Bahar B. ile yakından ilgilenen kuzeni Dilan Bayram ise kurum hakkında daha önce defalarca şikayette bulunduklarını söyledi. "Bahar'ı ilk verdiğimiz bir ay boyunca görmemize izin verilmedi, adaptasyon süreci olduğu söylendi. Sonrasında gördüğümüzde sürekli farklı tepkiler veriyordu, şüphelerimizi kurumla paylaştık ama sonuç alamadık. En sonunda başka mercilere şikayetlerde bulunduk” dedi. Dilan Bayram, olayı sosyal medyada gördükten sonra hemen kuruma gittiklerini ve Bahar'ı oradan çıkardıklarını ifade etti.
Kurumdan çelişkili açıklamalar
Olayın basına yansımasının ardından, bakım merkezinin avukatı Beytullah Duymaz, yapılan 19 saniyelik videoda kriz atağında olan Bahar B.'ye sadece sabitleme yapıldığını ve sert bir müdahale olmadığını belirtti. Ancak Dilan Bayram, "İki gün öncesinde sosyal medyada gördüğüm görüntüler üzerine kuruma gittim. Yetkililer bize çalışanların yaptığı eylemlerin yanlış olduğunu, kabul edilemeyeceğini söylediler. Fakat basın açıklamalarında tamamen tersini iddia ediyorlar. Bu durum kabul edilemez ve konunun sonuna kadar takipçisi olacağız" dedi.
Bakımevi daha önce de şikayet edilmiş
Söz konusu bakımevi, geçtiğimiz yıl Ocak ayında 17 yaşındaki engelli Hüseyin Timuçin’in ölümüne dair tartışmalarla gündeme gelmişti. Timuçin’in ailesi, çocuğun açlıktan hayatını kaybettiğini iddia etmişti. Ancak bakımevinin avukatı, ölüm sebebinin açlıkla ilgili olmadığını, hastaneye defalarca götürüldüğünü ve ailenin de bu süreçten haberdar olduğunu savunmuştu. Hüseyin Timuçin’in dosyasını takip eden Avukat Rengin Geçen, kurumun bakımevinden çok bir işkence yuvası olduğunu öne sürerek, Bahar B. ve diğer çocuklar için de hukuki süreci sonuna kadar takip edeceklerini ifade etti.
Çocuklarını alan aileler şikayetçi oldu
Olayın sosyal medyada yayılmasının ardından birçok ailenin kendisine ulaştığını belirten Avukat Geçen, “Aileler çocuklarının vücutlarında darp izleri olduğunu söylediler ve gece yarısı çocuklarını bakımevinden almak zorunda kaldılar. Şu an birçok aile de şikayetçi oldu ve hukuki süreç devam ediyor. Biz de Bahar için darp raporu aldık ve şikayetlerimizi sunduk” şeklinde konuştu.
“Sahte yorumlarla gerçekleri gizliyorlar”
Avukat Rengin Geçen, bakım merkezi çalışanlarının internet sitelerinde sahte hesaplarla kurumu öven yorumlar yaptığını ve bu sahte hesapların açılan şikayet dosyalarına karşı bir savunma aracı olarak kullanıldığını iddia etti. “Kurum çalışanlarının bir kısmı iyi yorumlar yaparak kamuoyunu yanıltmaya çalışmış. Ancak biz tüm delilleri topladık ve adaletin yerini bulması için mücadele edeceğiz” dedi.