Geçenlerde Hırvatistan'ın Dubrovnik şehir müzesinde, Osmanlı Padişahı II. Bayezid'in Avrupa'nın tüm devlet yönetimlerine göndermiş olduğu bir mektup gördüm. Bu mektupta, "karındaşım Cem, eğer ülkenize gelirse, derhal onu yakalayıp, bana gönderesiniz" yazılı idi. 
Herkesin bildiği gibi, Fatih Sultan Mehmet öldüğünde, iki şehzadesi arasında çatışma çıkmış ve çeşitli savaşlar sonunda Bayezid galip gelerek tahta oturmuştur. Bunda saray ileri gelenlerinin Cem'in Konya Sancağı'ndan hareket ederek İstanbul'a daha önce varmasını engellemek için, ona gönderilen habercinin yola çıktığı sırada önünün kesilerek öldürülmesi sonucunda, Bayezid'in Amasya Sancağı'ndan İstanbul'a Cem'den önce  varması sağlanmıştı. Bu taraf tutmada, Cem'in "ben padişah olursam, aynen babamın yaptıklarına devam edeceğim" demesi; Buna karşılık Bayezid'in, "Artık savaşlara bir son vermek ve Devletin kök salmasını sağlamak gerekir" görüşü rol oynamıştır. Çünkü, gerek saray erkanı, gerekse halk, sürekli savaş ortamında bulunmaktan şikayetçi idi. Bilinen aşamalardan geçtikten sonra Cem Avrupa'da tutsak iken, ağabeyine bir şiir gönderir, şikayet eder ve hesap sorar:
        
Sen bisteri gülde yatasun şevk ile handan
Ben kül döşenem külhanı mihnette sebep ne?
Buna Bayezid aynı vezin ve kafiyeli bir yanıt verir:
Çün Ruzi ezel, kısmet olunmuş bize devlet
Takdire rıza göstermeyesin böyle sebep ne?
Bunun üzerine Cem de şöyle yazar:
Bu saltanatı Dünya ola adle mukarrin
Haccül Haremeyn, anı talep kılsa acep ne?
Bu beyitte, Cem hacca gidip hacı olduğundan söz etmektedir. Buna Bayezid'in cevabı şöyledir:
Haccül Haremeynim deyuben dava kılarsın
Ya saltanatı dünyeviye bunca talep ne?
Daha sonra, Avrupalılar Cem'i oradan oraya dolaştırırlar, sonunda Papa'nın karşısına çıkar. Papa kendisine,     "Ben bir haçlı ordusu kurayım, sen de başına geç, git Bayezid'le savaş, onu yen, Osmanlı'nın başına geç" diye bir öneri sunar. Cem bunu reddedince, Papa Latince olarak küfür eder. Oysa Cem Latince bilmektedir. Aynı dille Papa'ya " Biraz ayıp olmuyor mu?" deyince Papa kızarıp bozarır. Bayezid, Cem'i serbest bırakmasınlar diye her yıl yüklü bir para göndermektedir, ama bir yandan da kuşkuludur. Sonunda, işi kökten çözmek için, bir rivayete göre,  daha yüksek miktarda para göndererek Cem'i zehirletir. Böylece bu  hazin hikaye son bulur.