CHP’li Gökçen, öğretmen atamalarında ‘Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı kapsamında gerçekleştirilen yazılı sınav veya sözlü mülakatlarda 'Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kaç çocuğu vardır?' ve 'Hz. Muhammed’in çocuklarının isimleri nelerdir?' sorularının sorulduğu iddiaları doğru mudur? Eğer iddialar doğru ise bu soruların yanıtlarının mesleğin gerektirdiği niteliklerle ilgisi nedir?’ soru önergesine Adalet Bakanı Tunç tarafından sosyal medya X üzerinden yanıtlandı.
‘Siyasi etikle bağdaşmaz’
CHP’li Gökçen’in soru önergesi hakkında açıklama yapan Tunç, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kaç çocuğu vardır? Hz. Muhammed’in çocuklarının isimleri nelerdir?" sorularının sorulduğu iddiaları tamamen gerçek dışı ve büyük bir yalandır. Mülakatlarda bu yönde sorular kesinlikle sorulmamıştır. Bu iftirayı dillendirmek, siyaset malzemesi yapmak hiç kimseye yakışmaz. Yalan ve algılar üzerinden gündem oluşturmak ve dezenformasyondan medet ummak ahlaki değildir, siyasi etikle de bağdaşmaz” dedi.
Vekil Gökçe Gökçen, Bakan Tunç’a yanıt vererek “Adalet Bakanlığı görevde yükselme sınavlarıyla ilgili yüzlerce şikâyet alıyorum, yaptığınız mülakatların sonuçları açıklandığı günden beri telefonlarım kilitlendi, millet adına sizi denetlemek benim görevim olduğu için soruyorum. Size bugüne kadar, Mecliste yüzünüze de dahil olmak üzere Bakanlığınızı ve yargıyı ilgilendiren iddialarla ilgili onlarca soru sordum. İlk kez bir soruma ve soru önergeme cevap vermeye tenezzül ettiniz, o da Twitter üzerinden” dedi.
CHP’li Gökçen, sözlerine şöyle devam etti:
“Fakat tıpkı sözlü mülakatlar gibi sizin de yanıtınız delilsiz ve hayli eksik olmuş.
-Bazı adaylara 1,5 dakikalık mülakatlar yapıldığı doğru mudur?
-Yazılıdan yüksek puan almasına hatta kendi şehrinde birinci olmalarına rağmen mülakatlarda başarısız sayılanların şikayetlerini inceliyor musunuz?
-Mesleki yeterliliği olan tek başvuru olan yerlerde görevle ilgisiz bir mesleki eğitimi olan kişilerin mülakatla yerleştirildiği doğru mudur?
Bakan yardımcınızın telefon mesajlaşmalarına dair iddiaları ise yalnızca ben değil tüm Türkiye konuşuyor.
Ve son olarak: Seçim öncesinde öğretmen atamalarında mülakatı kaldırma vaadinizi hükümetiniz ne zaman hatırlayacak? Yoksa yine ‘mülakat gibi mülakat’ diyerek yola devam mı edeceksiniz? Mülakatın doğru bir uygulama olduğunu düşünüyorsanız neden kaldırma vaadinde bulundunuz?”
