POLİTİKA

CHP'li Yılmaz'dan ÖSO uyarısı: Yarın başınıza iş açacak

Abone Ol



"BU TARİHİ BİR KONUŞMADIR, ÖSO'YA DİKKAT EDİN"

Hükümete "ÖSO'ya  nasıl güvenirsiniz?" diye soran Öztürk Yılmaz şöyle devam etti: "'Şimdi, Amerika'yla hareket ettiniz; efendim, ÖSO'cuları Amerikalılar da desteklemiş. İşte bak, gidip Amerika'da da gizli gizli görüşüyor bunlar. Bunlar Katar'la görüşüyorlar, Suudi Arabistan'la görüşüyorlar, onunla görüşüyorlar, bununla görüşüyorlar; yahu bunlara nasıl güvenirsiniz siz, nasıl olur böyle bir şey? Biz bunlara ne kadar güvenebiliriz? Bunları biz Türk askerinin önünde nasıl gösterebiliriz? Türk askerini onların bir yedek unsuru gibi nasıl takdim edebiliriz? Biz hakikaten neredeyiz, hangi noktada duruyoruz? Şimdi, bakınız, bunlar bütün o gruplar tarafından ve ülkeler tarafından desteklendiler.  Hiçbir şeyimiz yok. Başka ülkeler bir şeyler yapıyor, biz peşinden gidiyoruz. Nereye kadar gideceğiz? Bu nasıl bir ulusal güvenliktir? Bu orduyu ÖSO'cularla eş değere, aynı kefeye koyan anlayış yarın burada "Kandırıldık." demeyecek midir? Bu, tarihî bir konuşmadır: ÖSO'ya dikkat edin diyoruz, yarın başınıza iş açacaksınız. Efendim, biz bunu dediğimiz için diyorlar ki: "Yahu, bizi Avrupa'ya şikâyet ediyor. Bak, dikkati bizim üzerimize çekiyor." diyorlar. Siz onu yanınıza aldığınız için biz bunu söylüyoruz; yoksa biz size bunu söylediğimiz için siz onu yanınıza almıyorsunuz. Tersten oluyor. Ve yarın bu gruplar maalesef bölgeyi kana bulayacaklar. Ben radikal cihatçı gruplar konusunda tarafım, şahıs olarak da tarafım. Ben bunların ne pislikler içerisinde olduklarını biliyorum. Kimin eli kimin cebinde? Kim parayı veriyorsa onun peşine gidiyorlar, kim azıcık onlara şey yapsa istihbarat örgütleri… Hepsi onların elinde, istihbarat örgütlerinin elinde bunlar. Cephede sizinle görüntü verirler, arka tarafta Amerika'nın, Rusya'nın elinde bunlar, İran'ın elinde, başka örgütlerin elinde bunlar. Bunları bir ordunun parçası hâline getirmek yanlıştır, Türk ordusunu yıpratmak yanlıştır. Zaten yıpranmış; istihbaratımız yıpranmış, bürokrasimiz yıpranmış, her şeyimiz yıpranmış. Yetmiyormuş gibi, sanki ihtiyacımız varmış gibi… Türk ordusunun burada ihtiyacı yok kimseye. Bu operasyonu kendi imkân ve kabiliyetiyle yapacak güçtedir. Sanki zayıfmışız, ihtiyacımız varmış bizim, aman, onlar olmasaymış bir şey yapamazmışız gibi bir takdime kalkışmak yanlıştır ve bu yanlışı maalesef tekrar ediyoruz."