İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, İzmir Adliyesi önünde “Adalet Nöbeti” başlığıyla basın açıklamasında bulundu. Basın açıklamasına katılan emek ve Demokrasi Güçleri üyeleri taşıdıkları “Hukuk skandalı değil, darbe girişimi” ve “iktidar elini yargıdan çek” yazılı dövizlerle Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin TİP Hatay Milletvekili ve Gezi davası hükümlüsü Can Atalay hakkında ihlal kararı veren AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmasına dikkat çekti.

Basın açıklamasında bulunan İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz, amaçlarının demokrasi, adalet ve özgürlük arayışı olduğunu belirterek “İzmir Emek ve Demokrasi Geçleri olarak bir eylem planı hazırladık Bu planın 3 ayağı var. İlk ayağı bugün. İkincisi Perşembe günü. Son ayağı ise cumartesi günü. Konak Eski Sümerbank önünde buluşup Cumhuriyet Meydanı’na kadar yürüyeceğiz. Biz bu çağrımızı sadece Emek ve Demokrasi Güçleri içinde yer alan STK’lara değil, tüm siyasi partilere ve vatandaşlarımıza açık yapacağız. Bu demokrasi, hak, adalet ve özgürlük yürüyüşü olacak. Bu, itibarsızlaştırılmaya çalışılan hukuk için mücadele, kadına şiddete, çevreye talana karşı bir yürüyüş olacak. Biz, her açıklamamızda adaleti aradığımız hukukun üstünlüğünü, yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını savunduğumuzu ifade ettik. Biz bunun mücadelesini her platformda vermeye çalışıyoruz. Dün, İzmir Barosu önünde yapılmak istenen bir açıklamaya emniyet güçleri tarafından müdahale edildi ve şiddet uygulandı. Biz bunu daha önce de yaşadık. Bundan sonra yaşanmaması hukuk yollarına elbet müracaat edeceğiz” dedi.

"YARGI KENDİ İÇERİSİNDEKİ SORUNU HALLETMELİ"

İsim vermeden Yargıtay 3. Dairesi’nin TİP Hatay Milletvekili Can Atalay kararını hatırlatan ve yargı içerisindeki çıkmazın siyasal iktidarın yeni düzenlemelerine yol açacağı konusunda uyarıda bulunan Yılmaz, “‘Adalet arıyoruz’ diyoruz ama adaleti dağıtmakla yükümlü mahkemeler kendi aralarında dahi bunu sağlayamıyorlar. Yargıtay 3. Ceza Dairesi Anayasa’nın emredici hükmüne rağmen bir milletvekilini tahliye etmedi. İtiraz üzerine de 4. Ceza Dairesi bu konuda karar verilmesine yer olmadığına hükmetti. Yani 3. Ceza Dairesi’nin kararını tartışmasız reddetti. Bunu anlamı şudur… Yargı kendi içerisindeki sorunu halletmelidir. Eğer dışarıdan siyasal iktidar tarafından bu sorunun çözülmesi gibi bir düşünce hayata geçirilirse o zaman siyasal iktidarın anlayışı doğrultusunda yapılacak bir düzenlemeyle karşı karşıya kalacağız. Bugün Anayasa Mahkemesi’nin kararını tanımayan bir yargı anlayışıyla karşı karışayız. Mahkemeler ve hakimler kararlarını ve sözlerini verdikleri sözlerle ifade ederler. Bu sözlerle ne kadar bağımsız ve tarafsız olduklarını gösteriler. Ancak bugün verilen kararlarda taraflılık ve bağımlılık haykırılıyor. ‘Biz AİHM kararlarını tanımayız’ diyorlar” diye konuştu.

Çocukların Başkanı Türkmen Futbol Sahası Talebine Yanıt Verdi Çocukların Başkanı Türkmen Futbol Sahası Talebine Yanıt Verdi


"HER YURTTAŞ ANAYASA ÖNÜNDE EŞİT HAKLARA SAHİPTİR"


Adalet Nöbetleri ve yürüyüş için tüm halka açık çağrıda bulunan Yılmaz, “Bizim mücadelemiz hukukun üstünlüğünden, kadın ve çocukların haklarından, doğadan, ötekileştirilen LGBTİ haklarınızdan yana. Bu ülkede yaşayan her yurttaş dini, mezhebi, siyasi görüşü ne olursa olsun anayasa önünde eşit haklara sahiptir. Biz, bunun mücadelesini veriyoruz. Bu mücadele geçmişte olduğu gibi bugün ve bundan sonra devam edecek. Biz bütün yoldaşlarımızı, hak, hukuk ve adalet diyen herkesi Cumartesi günü yapılacak olan adalet yürüyüşümüze davet ediyoruz" ifadelerini kullandı.

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından başlatılan Adalet Nöbeti kapsamında 23 Kasım Perşembe günü de yapılacak oturma eyleminin ardından 25 Kasım Cumartesi günü Konak Eski Sümerbank önünden Cumhuriyet Meydanı’na geniş katılımlı yürüyüş gerçekleştirecek.

Kaynak: FATİH ÖZKILINÇ