Olay İzmir Bayraklı'nın Soğukkuyu mahallesinde 14 Mayıs 2019 tarihinde meydana gelmişti. Alınan bilgiye göre 21 yaşındaki Dokuz Eylül Üniversitesi Kimya Bölümü Öğrencisi Mahmut Can Kalkan, siyanür ile hazırladığı şerbeti 39 yaşındaki annesi Fatma Kalkan'a 46 yaşındaki babası Mehmet Kalkan'a içirdi.

Kalkan çifti şerbeti içtikten sonra fenalaşırken, Can Kalkan, 16 yaşındaki kardeşi Emir Can'a da şerbeti içirmek istedi. Ancak Emir Can anne ve babasının fenalaştığını görünce ağabeyine karşı çıktı.

İki kardeşin mücadelesinde bardak devrilirken içindeki sıvı Mahmut Can, Emir Can ve küçük kardeşleri Mehmet Taha'yı etkiledi. Hastaneye kaldırılan anne ve baba hayatını kaybederken, kardeşler ise hastanede tedaviye alındı.

Tedavisi sonrası gözaltına alınan Mahmet Can ifadesinde şunları söylemişti: "Üniversiteye başladığım dönemlerde kız arkadaşımdan ayrılmıştım. Ardından, üniversitenin laboratuvarında, yatay çizgi şeklinde kırmızı gözleri olan ve siyah pelerin takan, süper kahraman gibi birisiyle tanıştım. Ancak bu kişiyi yalnızca ben görebiliyordum, o da yalnız olduğumda. Bana, kalabalık içinde olmayı sevmediğini ve sadece kendisi varken laboratuvara geldiğini söylüyordu. Son olarak, bana siyanürlü bir şerbet hazırlamamı ve aileme içirmemi söyledi."

Olaydan sonra tutuklanan Kalkan, bir gün cezaevinde kalmış daha sonra da Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'ne sevk edilmişti. 50 gün boyunca burada kalan Kalkan'a  psikotik bozukluk teşhisi konulmuştu.

İKİ RAPOR ÇELİŞTİ

Hakkında 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 20 yıla kadar hapis cezası istenen Kalkan'ı yargılayan İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne, Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'nden gönderilen raporda; Kalkan'ın, akıl hastalığı nedeniyle işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını tam olarak algılayamayacağı bildirildi. Mahkeme heyeti, raporun ayrıntı içermemesi nedeniyle İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan rapor istedi.

İstanbul Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesi ise mahkemeye gönderdiği raporunda, Kalkan'da davranış bozukluğu ile akıl hastalığı ve akıl zayıflığına rastlanılmadığını bildirdi.  Raporda, "Ceza sorumluluğu tamdır' denildi.

AKIL SAĞLIĞI YERİNDE ÇIKTI

2 rapor arasındaki çelişki üzerine mahkeme, Adli Tıp Kurumu 1'inci İhtisas Dairesi'nden rapor istedi. Daire, İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdiği raporda, tutuklu sanık Kalkan'ın cezai ehliyetinin tam olduğunu bildirdi. Kalkan'ın cezai sorumluluğunu azaltacak derece akıl hastalığı veya zeka geriliği olmadığı vurgulanan raporda, "Adli dosya tetkikinde sanığın mezkur suçu işlediği sırada fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını idrak etme ve bu fiil ile ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğini ortadan kaldıracak veya azaltacak boyutta bir akli arızanın içinde olduğuna delalet edecek herhangi bir tıbbi bulgu ve belgeye de rastlanmadığı, bu duruma göre Kalkan'ın 14 Mayıs 2019 tarihinde işlediği suça karşı cezai sorumluluğun tam olduğu oy birliğiyle mütalaa olunur" ifadelerine yer verildi.