49’u muvazzaf asker, 79’u tutuklu 357 sanığın yargılandığı İzmir 12'nci Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanını 6'ıncı gününde, TRT spikerleri Murat Cancanbay ve Oktay Durna tarafından iddianamenin okunmasına devam edildi. İddianamede örgüt yöneticileri arasında gösterilen Onur Süer’in koordinatörlüğünde örgüt adına faaliyette bulunan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı askeri personelinin örgüte kazandırdığı belgeler ve faaliyetlerine dair bilgilerin yer aldığı bölümler okundu. Örgüt lideri Bilgin Özkaynak'ta ele geçirilen ve şifresi kırılarak elde edilen 'Pandora' veri tabanında yapılan incelemelere göre, Deniz Harp Okulu öğrencileri hakkında önemli bir çalışmanın bulunduğu bildirildi.

GİZLİLİK DERECELİ

Gizlilik dereceli 'TC Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Harp Karargahı ve Muhabere Elektronik Tesisler Komutanlığı Elmadağ/Ankara' başlıklı barış, olağanüstü durum ve savaş zamanlarında her türlü baskın, sabotaj ve bunlara bağlı olarak tahrip, bombalama, sızma, silahlı taciz, yangın vb. konulara ilişkin hazırlanmış 'SABKOR Planı 2008' konulu Tuğamiral Erhan Akporay adıyla hazırlanmış bir belgenin bulunduğu, bu belgenin önemli bilgi içerdiği ve “İsrail dahil tüm devletler için olabilir. PKK'ya aktarmak maksadıyla kullanılabilinir” ibaresiyle kaydedildiği belirtildi.

ZAYIF FIRKATEYENLER

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndan (DZKK) 13 personelin örgüt yöneticisi Engin Karatekin'e bağlı olarak faaliyette bulunduğu, şüpheli Yarbay Nejat İnanır'ın Harp Filo Karargahından getirdiği öne sürülen belgede şu açıklamaya yer aldı:

“G sınıfı fırkateynlerin sensörlerinin halihazırdaki kuvvetli ve zayıf yönlerinin belirtilmesi ve kazanılması gereken imkan ve kabiliyetlerin ortaya konması açısından önem arz etmektedir ve Yunanistan'a kuvvet mukayesesinde önemli bilgiler sunmuş olacaktır. Ayrıca Yunanistan'ın Türk Deniz Kuvvetlerine karşı ileride sahip olması gereken silah sistemleri hakkında kıymetli bilgiler içermektedir. Ayrıca bu belge ile ASELSAN tarafından üretilen sensörlerin etkinliğine ilişkin değerlendirmeleri içeren kıymetli bilgiler bulunmaktadır. Bu bilgiler Yunanistan'ın Türk Deniz Kuvvetlerine karşı alması gereken tedbirler konusunda önemli bilgiler sunduğu gibi, ileride sahip olması gereken kuvvet yapısı hakkında da doğru kararlar almasına yardımcı olacaktır.”

'Akdeniz Faaliyetleri Direktifi' isimli dosyada, Akdeniz'deki askeri faaliyetleri düzenleme, rehberlik etme amaçlı doküman hazırlandığını gösteren bilgilerin bulunduğu, 'GMKS projesi' adlı dosyada Türkiye Cumhuriyeti'nin milli menfaatleri, milli hedefleri ve milli güvenlik siyaseti hakkında bilgilerin bulunduğu tespit edildi.

DENİZALTILAR TESPİT EDİLSİN

Deniz Kuvvetleri Komutanlığının envanterinde bulunan denizaltıların mevcut imkan kabiliyet ve zafiyetleri, deniz araçlarının modernizasyonu, tadilatı ve silahları bilgilerine ilişkin hazırlanmış tabloların arşivlendiği veri tabanında, Çanakkale Boğazı'ndan geçebilecek dalmış durumdaki denizaltıları tespit etmek üzere algılayıcıları boğaz altına kurulmuş olan pasif bir akustik tespit sistemlerinin aktiflik durumlarını anlatan belgelerin yer aldığı belirtildi.

'Pandora'da ayrıca gizlilik dereceli 'Ay sınıfı denizaltıların modernizasyonuna ait bilgileri içeren gizli içerikli belgeler', 'GENESİS Ay sınıfı denizaltı savaş yönetim modernizasyonu ön çalışma raporu', 'Türk deniz kuvvetleri’nde mevcut sonar sistemleri', 'Türkiye’yi çevreleyen denizlerin akustik, oşinografik ve meteorolojik özellikleri', 'Bora Deniz Kuvvetleri D/K uçakları ve özellikleri', 'Bora Denizaltı muhtemel bekleme, şnorkel ve karakol sahaları', 'Karakol sahaları ve emniyet şeritleri', 'Bazı dünya donanmaları envanterinde bulunan korvet tipleri ve özellikleri', 'Ege ve Doğu Akdeniz harekat alanı için taarruz ve manevra planları' başlıklarıyla dosyaların bulunduğu ifade edildi.

YUNAN SAVAŞ GEMİLERİNE SABOTAJ

Gizlilik dereceli 'Lahika' belgesinde, Yunanistan liman ziyareti yapan Türk savaş gemilerinin dostane bir tavır sergilemediğinin, imkan elde edildiği takdirde Yunan savaş gemilerine sabotaj türü eylemler yapmak üzere bilgi topladığının kanıtı olarak uluslararası ortamda delil olarak kullanılabileceği belirtilerek Yunanistan'a satılabileceği, ayrıca bu belgeyle 'komşuları ile sıfır sorun' politikası güttüğünü savunan AK Parti hükümetinin uluslararası ortamda zor durumda bırakılması ve baskı altına alınması maksadıyla kullanılabileceği ifadeleri yer aldı.

AMİRALLERE TERFİ

Örgüt yöneticisi Safiye Köten'e bağlı toplam 4 Deniz Kuvvetleri Komutanlığı personelinin bulunduğu, Köten'den ele geçirilen belgelerde 'Komutana tavsiyeler' başlıklı dosyada amiral terfileriyle ilgili tavsiye edilen kişilerin isim listesinin bulunduğu belirtildi.

'Ağustos 2011 Yüksek Askeri Şura Amiral Terfilerine Yönelik Komutana Önerilerim' isimli belgede, tavsiye edilen isimler arasında Koramiral Veysel Kösele, Amiral Kemalettin Gür, Albay Aydın Şirin, Albay Olcay Uyar, Albay Ömer Faruk Erdoğan, Albay Kadir Yıldız, Albay Nuri Üstüner, Albay Mete Varolgüneş'in sıralandığı bildirildi.

KÖSELENİN BELGESİ GİZLİ

'Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak', 'yasaklanan bilgileri temin etmek' suçlamasıyla 2 ile 6 yıl arasında hapis istenen Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Koramiral Veysel Kösele iddianamede, 'Örgüte bilgi/ belge sağlayan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Personeli Diğer Şüpheliler' bölümünün 2'nci sırasında yer aldı. 'Pandora' veri tabanında Kösele ile ilgili 'Güney Görev Görev Harekat Direktifi, EGE ve Doğu Akdeniz'de harekat yapacak Aksaz'da konuşlu Güney Görev Grup Komutanlığı'nın icra edeceği harekat faaliyetlerine ilişkin esasları belirlemektir. Bu belge özellikle Yunanistan ve GKRY için çok değer taşır. Veysel Kösele'nin arşivinden önemli belgeler. Veysel Kösele'den DZKK gizli belgeler' ifadeleri tespit edildi.

Kösele'nin iddiaya göre örgüte kazandırdığı belgeler arasında ise, gizlilik dereceli 'DKT 404-5 gizli', 'Edinilen tecrübeler', 'Kıbrıs son gelişmeler gizli', 'Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Güney Görev Grup Komutanlığı Harekat Direktifi', 'Başemir', 'Genel Esaslar', başlıklı belgeler ile Ege ve Doğu Akdeniz'de harekat yapacak Aksaz'da konuşlu Güney Görev Grup Komutanlığı'nın icra edeceği harekat faaliyetlerine ilişkin bilgiler içeren bir belgenin bulunduğu belirtildi.

Kösele'nin ayrıca, yine gizlilik dereceli 'Türkiye'nin karasuları ve karasuları yan hudutları', 'Denizde muhtemel terörist eylemlere karşı alınacak tedbirler ve uygulama esasları', 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti deniz seyir güvenliği karşı yasadışı eylemlerin önlenmesine dair sözleşme' konulu belgeleri temin ettiği ifade edildi. Veysel Kösele'nin örgüte kazandırdığı belirtilen bilgi ve belgelerin niteliği için Genelkurmay Başkanlığına yazılan yazıya, 2 adet bilgi/belgenin TCK 334/1 maddesi uyarınca 'gizli kalması gereken bilgileri temin' kapsamında olduğu, 1 adet bilgi/belgenin de açıklanması yetkili makamların iznine tabi olmakla birlikte içeriğinde gizli bilgi bulunmadığı cevabının geldiği kaydedildi. İddianamede, örgütün koordinatörleri Safiye Köten ve Onur Süer'in Veysel Kösele hakkında yaptıkları telefon görüşmesinde Süer'in “Şey o Veysel Kösele terfi etti” dediği, Köten'in “Evet daha bugün konuştum İnci teyzeyle” dediği belirtildi.

NATO GÖZDE

Örgütün veri tabanında, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı askeri personeli tarafından sağlanan ve yabancı dilde 'NATO' başlıklı ve logolu çok sayıda belge olduğu, aralarında Libya başlığıyla da belgelerin bulunduğu, bunların niteliği için Genelkurmay Başkanlığına yazılan yazıya verilen cevapta, bilgi/belgenin izinsiz birlik dışına çıkarılmasına müsaade edilmeyen doküman kategorisinde olduğunun belirtildiği bildirildi.

HEDEF YABANCILARLA EVLİ SUBAYLAR

Örgütün, Gölcük bölgesinde görev yapan subay ve astsubaylar hakkında kişilerin zaaflarını, sicillerindeki negatif durumları, adli durumlarını içeren fişleme bilgilerinden oluşan belgeler düzenlediği belirtildi. 'Maria'nın kızları' isimli şifreli dosyada, özellikle Rusya, Ukrayna, Yunanistan ve Romanya'dan yabancılarla evli askeri personelin kullanılmasının, örgütün faaliyet etkinliğini arttırdığı, bu kapsamda kullanılması planlanan yeni evliliklerin sıralandığı belirtildi.

Operasyon sürecinde hakkında işlem yapılan ancak operasyon başladığında İzmir'de tatbikatta olması nedeniyle gözaltına alınamayan askeri personelin bir kısmının, geçtiğimiz yıl kendilerinin teslim olmasından önce yaptıkları son telefon konuşmaları da iddianameden okundu. Bu konuşmalarda bir suç unsurunun derhal yerinin değiştirilmesi konusunda “Anneannen için kutu yaptırmıştım ya hani. Artık onu değiştirmenin zamanı geldi tamam mı. Çok hızlı değiştirin. Çok ciddi” diye şifreli konuşmaların geçtiği, ancak suç unsurunun tespit edilemediği belirtildi.