Menemenn Belediye Başkanı Serdar Aksoy'un hakkında, geçtiğimiz günlerde 'zimmet ve irtikap' suçlamaları ile soruşturma başlatılmış, Aksoy da tutuklanmıştı. İçişleri Bakanlığı'nın Aksoy'un hakkında görevden uzaklaşma kararı vermesinin ardından, başkanvekili seçimi için kura yapılma kararı alındı. Ancak CHP, bu kararı önerge ile gündeminden çıkardı.
Dün Meclis Birinci Başkan Vekili Mehmet Karabiniş başkanlığında gerçekleştirilirken, toplantıda CHP'li üyeler kura çekiminin gündemden çıkarılması ile ilgili bir önerge sundu. Önerge, CHP ve İYİ Parti'li üyelerce kabul edildi ve kura yapılamadı.
YAPILMASI GEREKEN MAHKEME KARARINI BEKLEMEK
Konuyla ilgili açıklama yapan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, mahkeme nihai kararını vermeden kuranın tekrar edilmesinin doğru olmadığını söyledi Meclisin iradesinin üzerinde hiçbir şeyin olmadığını belirten Yücel, Meclis iradesinin vesayet altına alınamayacağını söyledi. Yücel sözlerine şöyle devam etti: "Bu konuda idare hukuku hocalarından, profesörlerden alınan görüşler var. Mahkeme yürütmeyi durdurma kararı verdi. Yürütmeyi durdurma kararı uygulandı. Bundan sonra yapılması gereken mahkemenin nihai kararını beklemek. Mahkeme kararını verdiğinde mahkeme kararı doğrultusunda gerekli işlem yapılacaktır"
HUKUKSUZLUĞA ŞAHİT OLDUK
Konuyla ilgili açıklama yapan AKP İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli ise, "Maalesef açık bir hukuksuzluğa şahit olduk. 5393 sayılı yasanın 21’nci ve ‘nci maddesine aykırı olarak gündemde olan bir konu, gündemden çıkarıldı. Tamamen hukuksuz bir işlem. Anayasa'nın 138’nci maddesi ihlal edilmiştir. İdare makamları, yargı kararını uygulamakla mükelleftir. Bugün burada yargının kararı uygulanmamıştır. Yargı kararını uygulamamak için kanuna aykırı bir işlem yapılmıştır. Bu süreci sabote etmekle Menemen halkına zarar veriyorsunuz" ifadelerini kullandı.
KANUNU UYGULAMAYIZ DİYORLAR
MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin ise konuyla ilgili şunları söyledi: "Menemen halkının oy verip seçtiği başkan 22 arkadaşıyla birlikte cezaevindedir. Olma gerekçesi, Menemen’in helal oy ve paralarının soyulması, talan edilmesidir. Şimdi de 'mahkemenin verdiği karar uygulanmayacak' diyorlar. Uygulatmıyorlar. Bunun üstüne bir daha kanunsuzluk. Diyorlar ki; 'Kanunu uygulamayız. Bizim oylarımız fazla, kendi oylarımızla reddederiz, gündeme almayız. Valiliğin yazısına uymayız.' diyorlar. Kanunun emredici ve emredici hükümlere herkes uymak zorunda. Bundan hiç kimse kaçamayacak. Menemen halkı müsterih olsun kanun er ya da geç uygulanacak"
