Hollanda’da 30 yıl yaşayan, 23 yıldır tiyatro yazıp oynayan Nilgün Yerli Gürel, dört ay önce İzmir’de AK Parti’den siyasete atıldı. Gürel, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde ‘birbirimizi farklılığımızla sevelim’ sloganıyla verdiği yemek davetinde dekolteli, türbanlı, kadınları yan yana oturttu. Geçmişte kadın döven bir sanatçı olan İbrahim Tatlıses’i davet ederek, kendini kadınlara anlatmasına imkan tanıdı.

Hollanda’da oynadığı tiyatro oyunları ve yazdığı kitaplarla hep önyargıyla mücadele eden Gürel, partisinde önyargının mağduru oldu. Partisine yönelik önyargıları değiştirmek için Güzelbahçe İlçe Başkan Yardımcısı Filiz Çetiner’in “35 sarışın kadın” projesine İl Başkanı’nın isteğiyle giren Gürel, projenin adı yüzünden hedef haline geldi.

Sarışın adı tepki çekti

Belirli bir sosyal çevreden 35 kadını Başbakan Erdoğan ile yüzyüze görüştürüp akıllarındaki soru işaretlerini gidermeyi hedefleyen proje basına erken yansıyıp, adı yüzünden tartışma konusu olunca, parti yönetimi “arkasında değiliz” diyerek, çekildi. Projedeki “sarışın” adının neden bu kadar tepki gördüğünü anlayamadığını belirten Gürel sözlerini şöyle sürdürdü:

“Projenin ana teması ve gayesi unutuldu. Asıl amaç önyargıyı yıkmaktı. Ancak gördüm ki atomu bile parçalamak önyargıları yıkmaktan daha kolaymış. Önyargıyı yıkmak için bir şey yapmaya kalktım, sonra büyük bir çukurun içine düştüm. Bu nasıl bir düşünce anlamadım. Kimse içeriğe bakmadı, derine inmedi. Tartışma birden alevlendi. Ateş nereden çıktı, odunu kim attı, kim yağ döktü hala anlamış değilim.”

Sürecin gelişimi

Gürel heyecanla başlayıp hayal kırıklığıyla sonuçlanan süreci şöyle anlattı: “Başkan Akay, telefonla konuştuğu Çetiner’e ‘güzel bir proje. Size Nilgün Gürel destek verecek’ dedi ve projeyi geliştirmem için beni görevlendirdi. Çetiner projenin adını da dikkat çekmek için ‘35 sarışın kadın’ koydu. Çevremdeki 100 kadına elektronik posta göndererek projeyi anlattım, 22 kadından onay aldık. Proje basına yansıyınca kıyamet koptu ve her şey bitti.”

İstifa etmem

Projenin iptaline üzüldüğünü ancak partiden istifayı düşünmediğini vurgulayan Gürel, “Ben bu ülkede yaşamadım ama bu ülkeyi içimde yaşattım. Partime inanıyorum ve bu ülkede en çok eğitim ve sanata yatırım yapılmasını istiyorum. Çünkü görmeyen, anlamayan, anlamak istemeyen ruhlar var. Onlar hep kalıplarla görür ve korkar. Korkan ruh da üretken olamaz. Siyasi partideyim ama politikacı değilim. İstifa etmeyeceğim” dedi. (Hürriyet)
Editör: Haber Merkezi