Ayça Dalçam-Vergi borcu yapılandırmasında borçlarınının taksitlendirmesini ödeyemeyen mükellefler sıkıntı çekiyor. Yeminli Mali Müşavirler Odası Başkanı Şadi Çetin kamuoyunda vergi affı olarak bilinen 6736 sayılı kanunun ağustos ayında yayımlandığını hatırlatarak şöyle konuştu: Sadece Varlık Barışı dışında bütün süreler tamamlandı. Yararlanmak isteyen mükellefler başvurularını yaptılar. Ödemesi gereken taksitleri ödediler, ödemeye devam ediyorlar. Sadece aralık ayının sonuna kadar Varlık Barışı diye adlandırılan yurtdışındaki milli varlıkların Türkiye'ye getirilmesi halinde vergi alınmaması yönünde bir düzenleme var. Bunun da 31 aralık 2016'da süresi tamamlanmış olacak. Bu bahsettiğimiz 6736 sayılı kanunun bütün kanunda sayılan sürelerinin hepsi tamamlanmış olacak.

Süresinde ödenmezse yapılandırmadan yararlanamaz

Vergi borçlarının yapılandırılmasında Sosyal Güvenlik Kurumu'nun primlerinin de olduğunu belirten Çetin, 'Yapılandırma konusundaki tüm başvurular bitti. Peşin ödemek isteyenlerin 30 Kasıma kadar ödemesi gerekiyordu. Taksitli ödemek isteyenler için 18 eşit takside kadar, birer ay atlamalı olduğu için de 36 aya kadar taksitlendirme oluyor. Neden birer ay atlamalı oluyor; çünkü bir ay Sosyal Güvenlik Kurumu'nun prim borcunu, bir ay da vergi ödeyebilsin diye. Dolayısıyla bu şekilde taksitlendiren mükellefler oldu. Ancak bu şekilde taksitlendirme yapıp vergi borcunu ödeyemeyenler var. Kanunun ortak hükümler düzenleyen 10. maddesinin 6. fıkrasında bu durum düzenlenmiş durumda. Orada bu kanundan yararlanabilmek için mükellef kaç taksit seçtiyse ona göre ödüyor. Örneğin 18 taksit seçsin. Yapılandırma borcu toplamda 180 bin TL, taksitlendirmesi 18'e bölmüş olsun. Her taksit 10 bin lira. Kanun, ilk iki taksidini mutlaka süresinde aksatmadan ödeyeceksin diyor. Süresinde ödemezsen bu yapılandırmadan yararlanamazsın diyor. İki taksidi aksatmadan ödeyin diyen kanun koyucu, Türkiye'nin içinde bulunduğu şartları göz önüne almış. Terör olayları var, kamunun finansman ihtiyacı var. Bunları bir an evvel tahsil etmek istiyor. Aynı şey SGK'da da geçerli. Dolayısıyla toplam 4 aylık sürede hazinenin kasasına para girecek. Mükellefler bu şartlar altında bunu yerine getirmezlerse o zaman bütünüyle yapılandırma hakkını kaybedecek. Bu yapılandırma hakkını kaybetmemek için illa ilk iki taksidini bir yerden bulup ödemesi gerek' dedi.

Yıl sonu bütçe kanununa ekleme yapılabilir

Taksidini ödemekte zorluk çekenlerin ne yapması gerektiğini de söyleyen Çetin, 'Bu tür düzenlemeler kanunla yapılıyor. Kanunla yapılan düzenlemeler ancak ve ancak yine kanunla değiştirilebilir. Şu anda taksitlendirmeyi seçip ilk iki taksidini normal süresinde yatırmazlarsa bütün bu haklarını kaybedecekler. Eğer ödeyemezlerse başa dönüyor. Sanki böyle bir kanun çıkmamış, sanki böyle bir müracaatta bulunmamış gibi bütünüyle bu avantajını kaybediyor. İzmir'deki Vergi Dairesi Başkanlığı'nın veya Ankara'da Maliye Bakanlığı'nın 'Mükellefler ödeyemiyorsa şöyle bir kolaylık sağlayalım' diyebilecek durumları yok. İdari bir tedbirle çözülebilecek bir konu değil bu. Bunun çözülebilmesi için mutlaka yeni bir yasal düzenleme yapmak gerekir ancak ben bunun da yapılabileceği kanaatinde değilim. Çünkü kanunda değişiklik yapmak gerekiyor. Belki yıl sonu bütçe kanunu çıkıyor. Onun ekine bir şeyler konulabilir. Başka kanunlar sırasında torba kanunlar çıkıyor. Orada bir ilave ekleyip, 'İlk iki taksidini ödeyemezse üçüncü taksidinde hepsini birden öderse yararlanabilir' gibi düzenlenebilir ancak bu parlamentonun işi. Dolayısıyla mutlaka yasal bir değişiklik gerekiyor' dedi. Ülke olarak oldukça sıkıntılı günlerden geçtiğimizi belirten Çetin, ekonominin durumu ortada, döviz aldı başını gitti. Bütün bu sıkıntılarla beraber zor durumda olan mükellef daha da zora düşmüş ve ödeyememiş olabilir. Aslında bu konuda düzenleme yapılsa iyi olur ancak düzenli ödeyen mükellefleri de zor duruma düşürmeden yapılması gerek. Bu durumda olan mükelleflerin kendi bölge milletvekillerine müracaatla böyle bir ilave bir hak talep etmeleri gerekir. Yasal düzenlemeyle bu sağlanamadığı taktirde yerel yönetimlerin yapabileceği bir şey yok' dedi.
Editör: Haber Merkezi