İzmir Ticaret Borsası (İTB) Eylül ayı olağan meclis toplantısına katılan CHP'li kadın belediye başkanları, kadınların siyasetteki yerine değinerek ilçelerini ve projelerini sunumlar eşliğinde dinleyicilere aktardılar. Toplantının açılış konuşmasını yapan İTB Meclis Başkanı Ömer Süha Tuncer, "İlçe belediyelerinde kadın başkanların olması gurur verici. Kadınların siyasetteki yeri, topluma ses olması, demokratik ortamın gelişmesinde kritik önem taşıyor. Gündemimiz yoğun. Verimli bir toplantı olmasını diliyorum" dedi.
‘Atatürk’e borcumuz var’
Kadın başkanlar arasında ilk olarak kürsüye gelen Foça Belediye Başkanı Saniye Bora Fıçı, 5 bin yıllık tarihi geçmişi olan bir ilçenin belediye başkanı olduğuna vurgu yaparak, "5 bin yıllık bir Foça, ama maalesef 100-150 yıl boyunca bir kadın belediye başkanı tarafından yönetilmemiş. Bir kadın belediye başkanı nasıl yönetir bir ilçeyi, onu göstereceğiz. Kıymetli arkadaşlarım da zannediyorum aynı duygularla hareket ediyorlar. Çünkü bizim, Cumhuriyet’in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e borcumuz var. Kadınlara 1934 yılında seçilme hakkını veren çok kıymetli bir öndere borcumuz var" dedi.
Başkan Fıçı'nın ardından kürsüye gelen Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay, "Büyükşehir Yasası’yla son 25 yılda köylerini, gücünü, üretimini, nüfusunu kaybetmiş bir ilçenin belediye başkanıyım. Kentleşme politikasının olmadığı, tarım politikasının olmadığı, ekonomi politikasının olmadığı, eğitim politikasının olmadığı bir noktada nüfusun ihtiyaçlarını karşılamak üzere konuşurken aslında karanlığın ne kadar büyük olduğunu da konuşuyoruz. Çünkü bu sözlerle beraber bugün Türkiye’nin en gelişmiş kentinde İzmir’de bu salonda yaşadığımız sorunlar aynı sarmalın içerisinde kaybolduğumuzu gösteriyor. Bu sorunları çözmek zorundayız. Temel ihtiyaçlarımızı karşılamak durumundayız ve bunları karşılarken ekonomiden bağımsız değiliz bu dış politikalardan iç politikalardan bu süreçte hiç birisinden bağımsız değiliz ve bu yokluklar içerisinde kendi varlığımızı ortaya koymak zorundayız. Ve bunu yaparken, kadınlar ve gençler adına bu mücadeleyi yapan temsilciler olarak, belediye başkanları olarak aynı zamanda farklı bir görevin de sorumluluğunu üstleniyoruz" dedi.
Üçüncü olarak kürsüye gelen Karşıyaka Belediye Başkanı Yıldız İşçimenler Ünsal, "Beş buçuk ayda neler yaptıklarımla ilgili beni sorgulayabilirsiniz. Aslında buradaki arkadaşlarımla birlikte tıpkı bir Türkiye gibiyiz. Türkiye’nin içinde bulunduğu mevcut sorunlardan herkes gibi yerel yönetimler olarak biz de çok dertliyiz ve çok etkileniyoruz. Ancak her şeye rağmen yorulmadan yılmadan sorumluk duygusuyla yolumuza devam ediyoruz; ama inanın kolay bir şey devralmadık. Biz kadınlar herhalde bunlara bir çare bulacağız, ama ben şimdi fazla vaktinizi almayayım" şeklinde konuştu.
Masanın öteki tarafı
Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, "Bir yandan Sosyal Güvenlik Kurumu ile pazarlık yaparken diğer yandan asfalt döküp bir yandan da sosyal belediyecilik yapmalıyız. Öte yandan da olası iktidarımızın önüne konulan engellerle hizmetimizi gerçekleştirmek zorundayız. Bizler için, ülkemiz ve çocuklarımız için başarmak zorundayız. Adaletin, demokrasinin olmadığı yerde iyi belediyecilik de olmuyor. Mimar olarak bu kent için pek çok yerde izin olmadığını da biliyorum. Masanın öteki tarafı tam burada. Şimdi ise kamudan yana bir çalışmayla toplumun refahını yükseltecek ekonomik ve sosyal dönüşümü sağlamalıyız. Başarılı olacağız. Öte yandan çeşitli ekonomik sorunların yanında yapılaşma sorunu da var. Konak aslında dışarıdan gelenler için değer taşıyor. Kentsel dönüşüm gerçekleşene kadar bu çocuklara nasıl ulaşabiliriz ya da oradaki kadınlara, gençlere nasıl ulaşmamız gerektiğine derinlemesine bakıyoruz. Konak'ta 330 bin nüfusumuz var. Özellikle dönüşüm bölgelerinde her ay nüfusumuz azalıyor. Ekonomisini düzelten de bölgeden uzaklaşıyor, kaçıyor. Bu ekonomik kriz ve inşaat maliyetleri ile vatandaşlarımızın yerlerinde yaşamına devam ettiği, Konak hayaliyle yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.
8 bin 500 yıllık tarih
Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, önceki dönem de belediye başkanı olmasının verdiği avantajı kullanarak konuşması öncesinde sahnede mikrofonla turladı ve sunumuna "Acıktığınızı biliyorum ama görecekleriniz daha da iştahınızı kabartacaktır" diyerek başladı.
Başkan Sengel, yaptığı konuşmada, "Efes Selçuk'ta gördüğünüz hiçbir yer stüdyo değildir. Hepsi gerçektir. 8 bin 500 yıllık bir tarihe sahip bir ilçenin iki dönemdir belediye başkanlığını yapıyorum. İzmir'de tarımdan, küçükbaş hayvancılıktan, turizmden bahsediyoruz; avukatım ve markalaşmadan bahsediyoruz, fuarlar kenti olan İzmir'den bahsediyoruz. Değişen dünyadan bahsediyoruz. Birçok şeyi konuşmalıyız. Siyasetçi olarak değil, sanıyorum Türkiye'nin en genç kadın meclis üyeliğimde Aziz Kocaoğlu ile çalıştım. İzmir'in de her yerine sahip olacak birlik, bütünlük ve problemlerimizin hepsinde temiz toprak ve temiz su lazım. Kirliliğin başladığı yer ve döküldüğü yer İzmir. Gediz, Bakırçay, Menderes ve İzmir'in kirlendiği yerden bahsediyoruz. İhracat anlamında ürünlerin üretildiği yerlerden birisidir İzmir. Meyve sepetinin olduğu yerde yaşıyoruz. Bizim lobimiz var mı? İzmir'in siyasetle, kamuoyuyla, odalarla, kamu kurumlarıyla bir lobisi var mı? Kontak kuruyor muyuz? Efes'in Aydın'da olduğunu zannediyorlar. Artemis, Meryem Ana. Bunlara sahip çıkıyor muyuz? Değerlerimiz var. Kiliseler bizde, sahip çıkmıyoruz. Şimdi dönelim turizm ve tarımı biraraya getirelim. Burada ise özel sektör ve belediyeler olarak bir kompozisyon yapmamız gerekiyor. Bunu yapmalıyız. Belediye başkanlarıyla geçen yıl yapmakla uğraştık. Burada ise lobi oluşturuyor muyuz? Bu alanda kompozisyon hazırlamalıyız. Birlikte olmalıyız, çevre için, tarım için, ihracat için, kentin değişmesi için, hobi bahçelerini engellemek için. Çünkü tarlalarımız yok oluyor, temiz çevre için ve tanıtım ile markalarımız için birlikte olmalıyız" şeklinde ifadelerini dile getirdi. TURGAY KILIÇ
‘Birlikte çalışmaya hazırız’
İTB Başkanı Başkan Işınsu Kestelli; "Bugün hep birlikte yapmamız gereken İzmir için bir fark yaratmanın yollarını aramak. Elbette ki bu sadece yerel yönetimlere düşen bir sorumluluk değil. Başta Turizm Bakanlığımız olmak üzere Büyükşehir Belediyemizin, meslek odalarının, sivil toplum kuruluşlarının da ellerini taşın altına koyması gerekiyor. Zaman hızla geçiyor. Düşünmeye, sınırlarımızı zorlamaya, hayallerimizi geniş tutmaya mecburuz. İzmir bunu hak ediyor. İzmir bunu bizlerden bekliyor ve son seçimleri kazanan 8 kadın belediye başkanının varlığını bunun için bir fırsat olarak görüyorum. İzmir’imizin hayal ettiğimiz geleceğine ulaşması için tüm kurum ve kişilerin yakın işbirliğine ihtiyaç var. Bu şehre 133 yıldır hizmet eden ülkemizin ilk borsası olarak, biz de sorumluluğumuzun farkındayız ve bütün çalışmalarımızda ve projelerimizde bu anlayışla hareket ediyoruz. Kıymetli Belediye Başkanlarımıza da katkı koyabileceğimiz her alanda birlikte çalışmaya hazır olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyorum" diye konuştu.