Menemen'de çok kısır müsabaka izledik. Tamamen orta sahada geçen, kaleye az gidilen, kalecilere az iş düşen, yok denecek kadar az pozisyona girilen bir karşılaşma oldu. Dolayısı ile ne Menemenspor ne de Ankara Keçiörengücü gol atmayı başaramadı.
***
Her iki takım da, gol atmaktan çok daha fazla gol yememeyi düşündü. Önce defans dedi, sonra hücum. Bu nedenle ileride rakibe baskı yapmadılar, kendi yarı alanı önüne kadar çekilip, alan daralttılar.
Aslında iki takım da bu sistemi uyguluyorlar sürekli. Kendi yarı alanına girilmesine izin veriyorlar ama ondan sonra 1 kişinin başına 3-4, bazen de 5 kişi üşüşüyorlar, topu da kapıp, kalelerinde tehlike olmasını engelliyorlar. Rakipleri çok iyi paslaşan takım da olsa, etkisiz hale getirebiliyorlar.
***
Bu tür maçlarda öne çıkan isim kolay kolay olmaz, olmadı da. Herkes birer savaşçıydı, hem defans yaptılar hem hücum. Mücadeleleri kah kazandılar kah kaybettiler. Ama kazanan da ayakta pek kalamadı, hemen yere serip durdurdular. Tatlı sert bir didişme olduğundan, kart sayıları düşük kaldı.
Sürekli yapılan fauller oyunun sık sık durmasına neden oldu. Sakatlık çok yaşandı, sahanın hakimi sağlık ekiplerine verildi, top da oyunda az kaldı.
***
Pozisyon çok az demiştim. Bunda üstün olan taraf Menemenspor'du. Bu açıdan galibiyete daha yakındı ancak son vuruşların kötülüğü, gol atmasına engel oldu.

Akhisar'ın defansı böyle istedi

Küme düşme mücadelesi veren Akhisarspor, son 4 maçını kazanan ve 8 haftadır mağlup olmayan, şampiyonluk adayı Giresunspor'u konuk etti. Puan alabileceği müsabakadan 1-0 yenik ayrıldı.
***
Düşük tempoda geçen bir müsabaka oldu. Yeşil siyahlı takım genel olarak başa baş bir mücadele sergiledi. Rakibini kendi yarı alanında karşılamayı tercih etti. Daha çok topla oynadı. İkili mücadelelerde ve hava toplarında üstünlük kurdu amma velakin bunu pozisyonlara yeterince yansıtamadı.
Rotman, topa hakimiyeti ve sakinliği ile hem defans hem ofansta iyi işler yaptı, takımını maestro gibi yönetti. Tek gözüme batan isim o idi.
***
Beraberliğe gidiyormuş izlenimi vermesine rağmen misafir takım, maçın temposunu yükseltmeyi hiç düşünmedi, hep aynı viteste yoluna devam etti. Defansını ileriye çıkardı, alan daralttı, topu kalesinden uzak tutmaya çalıştı. Pek iyi oynamasa da pozisyon bulma açısından bazriz üstünlük kurdu. Son vuruşlardaki eksiklik, gol atmasına engel oldu. Bir de şansızlığını da eklemek gerekir. 29. dakikada yaptıkları kafa vuruşu, kaleci Vukovic'i geçti, çizgi üzerinden Kadir ayağını kaldırdı, topun ağlarla buluşmasını engelledi. Direğe çarpan meşin yuvarlak oyun alanına geri döndü. Tekrar kaleye gönderildi, yine direkle buluştu.
***
Karşılaşmaya Akhisarspor'un defansta yaptığı acemice hatalar damga vurdu, skoru belirleyen etken oldu. Tek tek sayayım:
33. dakikada derinlemesine arapasta Ali Kaan Hayrullah'ı kaçırdı, Hayrullah da müsait pozisyonda golü kaçırdı. Derinlemesine koca alanda hiç bir Akhisarlı oyuncu yoktu. Sol bek Kadir ya da stoper Musa oralarda olmalıydı. Defans yapma işi sadece sol açığa kalmıştı. 
51. dakikada ceza alanına gönderilen top auta çıkmak üzereyken Musa buna izin vermedi, yükseldi, kafa vurdu. Havalanan top ceza alanı içerisine, Nalepa'nın önüne düştü. Harika bir asistti (!) ama burada da acemice vuruş çıktı. Musa çevre kontrolü yapmadı, topun auta çıkacağını hesaplayamadı. Bu 1'di. İkincisi, eğer tehlike sezmişse ya kornere atacaktı ya da vurabiliyorsa taca doğru gönderecekti. Asla seçenekler arasına girmeyecek şeyi yaptı.
54. dakikada Doğukan ofsayt yapmak istedi, Balde'yi bıraktı. Karşı karşıya Balde de acemice harcadı fırsatı.
68. dakika. O kadar vahim hatalara rağmen gol yemeyince daha da vahimini yapmaya soyundu Kadir. Kullanılan köşe vuruşunda top kaleden uzaklaştı. Çıııııkkk diye bir ses gelir her takımda. Ve defans ileriye çıkar, kalecinin önü açılmış olur ve olası şutu daha rahat kurtarır. Bağıran oldu mu bilemiyorum ama herkes çıktı, 1 kişi çıkmadı; o da Kadir. Kale direğinin yanında kalakaldı. İçeriye oynanan geri pasından bile daha yavaş topa kalenin hemen önündeki Sergen rövaşata vari vurmak istedi, vuramadı, Lukac'ı şaşırttı, gol oldu. Kadir ofsaytı bozan kişiydi, dolayısı ile golün baş kahramanı ünvanını kimse vermese de ben verdim. 
Görüldüğü üzere hataların çoğu takımın az sayıdaki deneyimli oyuncularından geldi. Bu hataları gençler yapsaydı, onların geleceğinin karanlık olduğunu söylerdim. Ama Süper Lig'de bile başarılara imza atmış isimler Kadir ve Musa olunca kafamda bir sürü deli sorular dolaşmaya başladı. Hadi hayırlısı...