Aziz Atatürk; Bu vatanı düşman istilasından kurtarmak için, Türk'ün başını yere eğdirmemek için, saltanata son vermek için bir avuç vatansever ile çıktığın yolculukta şükürler olsun ki, bu günlere gelmemizi sağladın...

İşgal kuvvetlerini bu topraklardan temizlemek, bu vatanın evlatlarına hürriyeti getirmek sana yetmedi...

Öyle bilgili, öyle ileri görüşlü idin ki, ''ekonomik bağımsızlığın'' şart olduğunu da bu millete anlatmaya çalıştın...

Yurdun her bir yanında, yedi düvelle ''yok'' denecek imkanlarla, batının ''hasta adam'' yakıştırmalarına kulak asmadan mucizeyi yarattın...

Devrimler yaptın...

Önce saltanatı kaldırdın, sonra Cumhuriyeti ilan ettin.

Halifeliği kaldırmayı aklına koymuştun nitekim az bir zaman sonra da bunu da kaldırdın.

Arkasından Medeni Kanunun kabulünü sağladın.

Tarikatların kaldırılması, Tekke ve Zaviyelerin kapatılmasının kaçınılmaz olduğunu anladın ve hemen bunu da gerçekleştirdin.

Sırada Laikliğin kabulü vardı, şükürler olsun ki bu da gerçekleşmişti...

Artık Türk kadınının hakkını vermek ve neler olduğunu da belirlemek adına ''Kadın Haklarının Tanınması'' devrimini de gerçekleştirdin...

Atam sen, ara sıra çıkan çatlak seslere bakma...

Her devirde, her memlekette bu tip meczup'lar çıkar ve çıkacaktır da...

Aziz Atam;

Aklım erdiğinden şu ana kadar ben zaman zaman kendime şu soruyu sorarım:

Atatürk olmasaydı, Türkiye ne olurdu?

Atatürk olmasaydı, Türk milleti ne olurdu?

Sonra da kendi kendime cevap veririm:

Ne Türkiye kalırdı,

Ne de Türk Milleti olurdu...