Haberekspres Gazetesi'nden Burcu Yanar'ın özel haberine göre; İzmirli eczacı ve girişimci Enver Olgunsoy, meslek hayatı boyunca yalnızca eczacılıkla değil, aynı zamanda sanayi ve üretim alanlarında da önemli adımlar atmış bir isim. 68 kuşağının bir özelliği olarak inovasyonu, üretimi ve birlikte çalışmayı ön planda tutan Olgunsoy, İzmir Eczacı Odası, EDAK Ege Bölgesi Sanayi Odası ve Kınık ile diğer organize sanayi bölgelerinde liderlik rolü üstlenmiş, Türkiye’nin ekonomik kalkınmasında etkin bir şekilde yer almıştır. 

“Hep Beraber” adlı kitabı ile iş dünyasında işbirliği ve imece ruhunun önemini vurgulayan Olgunsoy, aynı zamanda Türkiye’nin tarımsal potansiyelini değerlendirecek projelere de imza atıyor. Kınık’ta kuruluşu devam eden Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Organize Bölgesi, Türkiye’nin bu alandaki katma değerli üretimini artırmayı hedefleyen önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Gelin Nihat Delibaşı ve Sinan Doğan’ın kaleme aldığı bu hikayenin detaylarını birlikte dinleyelim.

Eczacılıktan sanayiciliğe

Kınık Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Enver Olgunsoy, “Edirne’de doğdum. İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nden mezun olduğum gün hocam tarafından İzmir’de devletleştirilen özel eczacılık okulunun başasistanı olarak görevlendirildim. O dönem özel okul furyası başlamıştı. Başı da eczacılık okulları çekiyordu.  Zaten 68 kuşağının ilk eylemleri eczacılık fakültesinden çıkmıştır. ODTÜ sonra devreye girmiştir. Sebebi de özel okullara karşı olmamızdı. Eczacı olduğum içinde Çağdaş Eczacı Hareketiyle Eczacı Odası’nın yönetiminde ve denetiminde yer aldım. Eczacıları kooperatif çatısı altında bir araya getiren EDAK’ı kurduk. Benim Oda’yı yönettiğim dönem, geçiş dönemi diyebileceğimiz 1980 dönemidir. Sonrasında kendi alanımda üretime başlayınca Ege Bölgesi Sanayi Odası üyesi oldum” diyor

Kadir Uçar’dan sert mesaj: Eski ekonomistler ölü taklidi yapıyor Kadir Uçar’dan sert mesaj: Eski ekonomistler ölü taklidi yapıyor

Mesleki teknik eğitimin önemi

Olgunsoy, “Sanayi Odası’nda da örgütlenmeler içinde yer aldım ve EBSO Vakfı’nın kurulmasında ön ayak oldum. Türkiye’deki ilk robot yarışmasını düzenledik. EBSO adına Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) kuruculuğu yaptım. EBSO’ya ilk geldiğimde baktım ki o dönemin sanayicilerinin neredeyse hepsi meslek lisesi mezunu. Çoğu da Mithatpaşa Meslek Lisesi mezunu. İlgimi bu alana yönelttim. Maalesef meslek liseleri son yıllarda ihmale uğradı. Sanayici iyi olan ülkelere “Siz nasıl bu hale geldiniz” diye sorarsanız, cevapları “Mesleki ve teknik eğitim” olacaktır. Dolayısıyla ben Türkiye’nin çıkışının orada olduğunu düşünüyorum. Mesleki ve teknik eğitim üretime katkı açısından diğer okullarımızın çok üzerinde katkısı olacaktır. Türkiye AR-GE ve buluş konusunda biraz geridir. İnovatif faaliyetlerde bu okulların büyük katkısı olacağı kanısındayım” görüşünü dile getiriyor. 

Kitap fikri nasıl ortaya çıktı?

Olgunsoy, “Varyant Yayınları’ndan geçtiğimiz günlerde çıkan “Hep Beraber isimli kitapta meslekten doğan başarılı iş insanları ve sanayiciler var. Bu kitap hem bir anlatı hem de yaşam öyküsü gibi. Kitabın evveliyatı 2010’lu yıllarda öncü sanayici kuşağından insanların yaşam öykülerini içeren ve İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi tarafından basılan “Mithatpaşalılar” kitabına dayanıyor. Benim idaremde gazeteci arkadaşlarımız Mehmet Ali Sütlü, Nihat Delibaşı, Sinan Doğan ve Murat Şahin’den oluşan bir ekip olmuştuk. Daha sonra pandemi döneminde Çınarlı Meslek Lisesi ve Motor Meslek Lisesi mezunlarını da projenin içine katarak, daha kapsamlı bir çalışma yaptık. “Meslek Lisesinden Snayiye” kitabı, yakında İzmir Kalkınma Ajansı tarafından basılacak. Bu kitapla mesleki teknik eğitimin önemini, özellikle ailelere anlatmaya çalıştık. Bu çalışmaları yaparken arkadaşlarım, benim yaşam öykümü yazmak istedi. Ben uzun süre direndim. Bir gün İstanbul Sanayi Odası’nın misafiri olarak gittiğimiz İstanbul’dan dönerken, EBSO Genel Sekreteri Mustafa Kalyoncu, bana, “NACE sistemi senin sayende kuruldu” dedi. NACE, Avrupa ülkelerinde ekonomik faaliyetlerle ilgili istatistik üretilmesi ve yayılması amacıyla oluşturulmuş bir kodlama sistemidir. TOBB da bu sisteme geçmişti. İşte o zaman, bunun tarihe kaydedilmesi gerektiğini düşünerek “Tamam, bu kitabı yazalım” dedim. 2022’de kitaba başladık. Hayatımın kesişim noktalarındaki önemli insanlara da bu kitapta yer verdik. O nedenle kitabın adını “Hep Beraber” koyduk. Kitabın ilk imza günü 23 Kasım 2024 Cumartesi günü Yakın Kitabevi’nde gerçekleştirilecek” bilgisini veriyor. 

Kitapta hangi isimler var?

“Hep Beraber” kitabında İzmirli iş insanları Kemal Çolakoğlu, Ufuk Akgün, Hilmi Uğurtaş, Kamil Porsuk, Atilla Sevinçli, Sami Şen, Pınar Yurdun, Rıfat Demirli, Hayri Dursunoğlu, Atakan Baştürk, Hüseyin Doğan, Mert Ali Işık’ın anıları yer alıyor. Ayrıca eczacı meslektaşlarım İbrahim Yüncü, Vecihi Özerdemli, Hüsnü Kaya, Jale Yelken, Prof.Dr. Levent Üstünes, Mehmet Can, Muammer Şen ile bilim insanlarıProf.Dr. Murat Özgören, Prof.Dr. Adile ÖnizÖzgören, Dr. Ülkümen Rodoplu, Dr. Gökalp Müstecaplıoğlu’nun anlatıları da bulunuyor. Ülkemiz için hep beraber güzel şeyler yaptığımıza inanıyoruz. 

İzmir bir ilke imza atacak

Olgunsoy, kitapta da anlattığı en büyük hayali hakkında da şunları söylüyor: “40 yıllık hayalim olan Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Organize Bölgesi’ni ülkemize kazandırmak. Kınık’taki proje ile İzmir bir ilke imza atmış olacak. Tıbbi ve aromatik bitkiler oldukça önemli ama ekonomik olarak maalesef değerlendirebilmiş değiliz. 2020 yılında bu alandaki ihracatımız 150 milyon dolar dolaylarında. Bu hiç de hak ettiğimiz bir seviye değil. Asgari olarak 1 milyar doları bulmamız gerekir. Çünkü yabancılar bunları bizden alıp, içindeki etken maddeleri kullanıyorlar. Katma değerli halde bütün dünyaya sunuyorlar. Biz hala bunları yapmıyoruz. Bundan hareketle bu iş organize içinde olsun diyerek çaba sarf ettim. Birileri bizi duydu ve Türkiye’de ilk, dünyada tek olacak bir Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Organize Tarım Bölgesi’ni Kınık ilçemizde kuruyoruz. Türkiye’de 600 kusur tane tıbbi ve aromatik bitki yetişiyor. Yatırımcı istediğini seçip yapabilir. Önümüzdeki yıldan itibaren faaliyete geçmesini planlıyoruz. Bölgenin içinde bir ar-ge merkezi de olacak. Tohumları ıslah edeceğiz orada. Bunun için son aşamaya geldik”.

Kaynak: HABER MERKEZİ