'Bu dünya fazla yetişkinlere göre bir yer olmuş'
'Büyüyeceğim ama asla senin gibi bir yetişkin olmayacağım'
"Büyüyeceğim ama 'asla unutmayacağım'..."
Çocukluğunu unutmuş yetişkinler arasında bir dünya hakkında, "Küçük Prens" filminden, hatırladığım kadarıyla birkaç cümle...
Bu muhteşem yolculuğa hazır mısınız?
Hadi o zaman...
"Küçük Prens" vizyonda!

Küçük Prens

Küçük kız başarılı bir iş kadını olan annesi ile birlikte yaşamaktadır.
Annesi biricik kızının "mükemmel bir yetişkin olması" için harika bir plan yapmıştır... Küçük kızının "Hayat Planı"!
Gün gün, ay ay, yıl yıl, her şeyi planlamıştır annesi.
Kalkma zamanı, spor zamanı, çalışma zamanı, yemek zamanı, hepsi bellidir.
Hiçbir şeyi şansa bırakmayacaktır. 
Kızının çok iyi bir okula gitmesi ve mükemmel bir yetişkin olması için her şeyi düşünmüştür.

Evet, her şeyi düşünmüş, düşünmüştür de yan komşularını hesaba katmamıştır!
Bir gün, annesi işteyken, küçük kız  tüm dikkati ile ders çalışırken, açık penceresinden minik bir uçak şeklinde bir kağıt düşer defterinin üstüne...
Küçük kız kağıdı açıp bakar, yazıların ve çizimin olduğu bir kağıttır bu.
O sırada karşı komşusu O'na "Hey buradayım! Yukarı baksana... " diye seslenir.
Küçük kız cevap vermeden kağıdı çöpe atar, panjuru kapatır, tam dikkat, dersine geri döner.

Ne var ki, daha sonra, çöpten kağıttan uçağı alır ve onu iade etmek üzere yan komşusuna götürür.
Yan komşusu yaşlı bir pilottur. 
Küçük kız, elinde kağıt, adama yazdıklarını iade etmek için bahçesine gelince, adam küçük kıza, yazdıklarını yoksa beğenmemiş mi, diye sorar.
Küçük kız da "Yok, çok beğendim..." diye cevap verir. 
Böylelikle de, komşusunun yazdıklarını, yine adamın yaptığı güzel çizimler eşliğinde okumaya başlar.

Yaşlı pilot, "Küçük Prens" hakkında yazmaktadır.
Öykü şöyle başlamaktadır:
"Bir varmış bir yokmuş... Bir Küçük Prens varmış... Neredeyse kendi boyu kadar bir gezegende yaşarmış..."

Olan olmuştur...
Küçük kız, artık, yaşlı komşusu ile birlikte, komşusunun "Küçük Prens" öyküsü içindedir!

Diğer yandan, annesinin dakikalara kadar inen "hayat planı" da, doğal olarak aksamaya başlar. Küçük kızın zamanını dolu dolu paylaşabileceği yakın bir dostu vardır artık.
Annesi bunu öğrendiğinde, kızına, tabi ki de arkadaşları olabileceğini söyler. Ama bunun için en uygun zaman ancak bir yıl sonradır. Malum...  Küçük kızının girmesi gereken çok önemli bir okul vardır.
Ama annesi yaşlı pilot komşuyu hiç bilmemektedir ki!
Onun dünyası büyülüdür...
Küçük kızının vaktinin çoğu da artık o büyülü dünyayı yansıtan komşunun evi ve bahçesinde geçmektedir. 

Ama, nasıl bir ev, nasıl bir bahçedir o?
İçinde önce kaybolup, sonra da hayatı oradan yeniden keşfetmek isteyeceğiniz...
Her köşesinde hayata ait başka bir izi başka bir mutluluğu bulacağınız...

Yaşlı adam bahçesinde uçağını tamir etmektedir. O sırada "puf!" rengarenk bir paraşüt açılıp yaşlı adam ile küçük kızın üstüne düşer...
Evin içinde karanlıkta parlayan yıldızlar, gökyüzüne adeta yerde hayat veren maket gezegenler, çalan harika müzikler içinde dolaşırlar...
Evin tepesinde minik bir gözlem yeri vardır.  Yaşlı adam orada küçük kızı gökyüzündeki parlayan yıldızlarla tanıştırır...
Küçük kız, adım adım, hayat planından, her şeye mantık süzgecinden bakmaktan, uzaklaşarak, evrendeki tüm güzellikleri kalp gözü ile görmeye başlar...

Asıl sorun büyümek değil ki büyürken unuttuklarımız!

Yaşlı pilot dostunun, hiçbir yetişkininkine benzemeyen, o muhteşem dünyasını keşfettikten sonra, küçük kız, bir gün, O'na, "Ben artık büyümek istemiyorum galiba..."  der.
Dünya tatlısı bilge arkadaşı cevap verir.
"Asıl sorun büyümek değil ki... Büyürken unuttuklarımız!
Büyürken tüm unuttuklarınız için, "Küçük Prens" sizleri bekliyor... 
Hararetle davetlisiniz!