Birçok ülke gibi bizim de en önemli kısıntılarımızdan biri enerji. Yıllardır 'enerji' politikamız tartışılıyor. Petrolden tutun da atom santrallerine kadar çeşitli görüşler her zaman önümüze sorun olarak çıkıyor. Bir bakıyorsunuz doğalgazda bir sıkıntı oluyor, diğer taraftan rüzgar ya da güneş enerjisinde...
Rusya'da iki ay güneş gören kentlere bile 'güneş enerjisi' ile ilgili önemli yatırımlar yapıldığını söylersem, şaşırmayın...
Gülseren E. Yeniçay'la görüşürken, 'İmkanım olsaydı, Rusya'dan İzmir'e dönerken, cebimde ya da çantamda akaryakıt getirirdim!' demişti. Yani benzin ve doğalgaz o kadar ucuz ve bol olmasına rağmen Rusya, güneş enerjisine bile önemli yatırımlar yapıyor.
Bizde öyle mi?
Hep başkasına muhtaç haldeyiz! Bir tanker petrol için gözlerimizin yolda olduğu günleri unutmamalıyız. Sürekli hata üstüne hata yapıyor ve bunda da direniyoruz. Bunları yazmamın nedeni; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nda Bakan Yardımcısı olarak görev yapan Murat Mercan görevinden istifa etmesi.

Murat Mercan gitti!

AKP'nin kurucu üyeleri, arasında bulunan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nda eski bakan Taner Yıldız'ın yardımcısı olarak çalışan Murat Mercan, görevinden istifa etti. Mercan, 23. dönem TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanlığını da yürütmüştü. Mercan, Bakan Yardımcılığı görevine Şubat 2012'de getirilmişti. Kabine değişince bakan yardımcılıklarının otomatikman düştüğünü ancak ardından atamaların tekrar yapıldığını belirten yetkililer, Mercan'ın yeniden görev almayı kabul etmediğini ve görevden ayrıldığını belirttiler.

Bence istenmedi!

Bir kişi neden görevinden ayrılır. Ya huzursuzdur, ya da istenmiyordur...
Zaten müsteşar da, genel müdür de, bakan yardımcısı da hep bakanın emrindedir...
Hiçbiri 'Hayır!' diyemez...
Bakalım bakanın bilgisi, tecrübesi yeterli midir?
İşte bu sorgulanmaz. Devlet politikası ile de pek ilgileri yoktur. Bakan ne derse o olur?
İşte bizi üzen ve yıkan da bundandır.


Beklenen gemi geldi!

Greenpeace'in çalışmalarını ve eylemlerini biliyorsunuzdur...
Greenpeace'den açıklandığı gibi beklenen gün geldi ve Greenpeace'in efsane gemisi Rainbow Warrior III, Üsküdar'a demir attı.  Onu görmek isteyenlere, yöneticileriyle tanışmak ve bu bayrak gemide, mücadele tarihini dinlemek, çeşitli etkinliklerle birlikte keyifli vakit geçirmek isteyenler gemiye alındı. İstanbul'a bir de geminin güvertesinden bakmak isteyenlere gemiye çıkış izni verildi.

Etkinlikler yapılıyor

6-8 Eylül tarihlerinde 10.00-12.00 ve 13.00-20.00 saatleri arasında ziyaretçi kabul eden Greenpeace'in efsane gemisi Rainbow Warrior III'de çocukların ve gençlerin de katılımına uygun etkinlikler yapılıyor. Ayrıca ailece katılanlar içinden gemide gerçekten yolculuk etme şansı yakalayanlar da oluyor. Rainbow Warrior, Türkiye'de var olan ve planlanmakta olan kömürlü termik santrallerin çevre ve sağlık etkilerine dikkat çekmek için geldi.

İzmir'e de gelecek!

İstanbul'dan sonra Karadeniz turuna başlayacak. Ardından Çanakkale Karabiga ve İzmir'i ziyaret edecekler. Bu durakların bazılarında da gemi herkese açık olacak. Sanıyorum İzmirliler de gemiye çıkabilecek. İklim ve Enerji Kampanyaları Sorumlusu Pınar Aksoğan, 'İnanıyoruz ki 1 gün kömür havamızı kirletmeyecek! Bu hayali gerçek yapmanın tek yolu birlikte temiz bir gelecek için harekete geçmek.' diyor.

Fransızlar batırmıştı

Greenpeace'in ilk Rainbow Warrior (Gökkuşağı Savaşçısı) gemisi, 1985 yılında Fransız hükümeti ajanları tarafından bombalanıp batırıldı, ikinci gemi ise 20 yılı aşkın süre boyunca çevre suçlarıyla mücadele ettikten sonra 2011 yılında emekliye ayrılarak Bangladeş'te bir hastane gemisi olarak hizmet vermeye başladı. Türkiye'ye ilk kez gelen bu üçüncü gemi ise, Greenpeace'in 40. yılı olan 2011 yılında çevre mücadelesine başladı. Gemi, 1255 m2'lik yelken alanı sayesinde, karbon ayak izini en aza indirecek şekilde tasarlandı.

DİP EKSPRES

Fuarlar yeni pazarlar için fırsat


İzmir'de IF Wedding Gelinlik, Damatlık, Abiye Fuarı'nın mimarlarından olan Ege Giyim Sanayicileri Derneği (EGSD) üyelerini fuarlara taşıyarak yeni pazarlara girmesini sağlıyor. Yıl boyunca yurtiçi ve yurtdışında birçok fuar organizasyonuna üyelerinin katılımına önderlik eden EGSD, 5-7 Şubat 2015 tarihinde de 8 bine yakın profesyonel ziyaretçinin geldiği IF Expo İç Giyim ve Çorap Fuarı'na üyelerini davet ediyor. İstanbul'da Moda ve Hazır Giyim Federasyonu (MHGF) ile bünyesinde yer alan derneklerin destekleri ile düzenlenen Fuar, yeni pazarlara açılmak isteyen firmalara büyük fırsatlar sunuyor.

Fuarlara önem

EGSD Yönetim Kurulu Başkanı Mukadder Özden, fuarların firmaların yeni pazarlara ulaşması için fırsatlar sunduğunu belirterek, bu amaçla fuarlara dernek olarak büyük önem verdiklerini söyledi. İzmir'de Gelinlik, Damatlık ve Abiye Fuarı'nın düzenlenmesinde ve başarılı bir şekilde bugünlere gelmesinde dernek olarak öncü olduklarının altını çizen Özden, 'If Expo İç Giyim ve Çorap Fuarı da kendi alanında önemli bir fuar. İzmir'de bu alanda faaliyet gösteren firmaların büyük faydalar sağlayacağına inanıyorum. Son on yıldır İzmir'de nitelikli içi giyim üretimi konusunda yatırımlar hızlandı. Sütyen ve mayo üretimleri de ürün yelpazemize katıldı. Katma değerli üretime önem verdiğimiz için mayo üretimi de dernek olarak özel ele alacağız. İzmir'i Türkiye'nin mayo merkezi yapmak istiyoruz. Kıyı kenti olmamız nedeni ile yüzme ve plaj kültürümüzü kentin tasarım eğitimindeki gücü ile birleştirmek istiyoruz' dedi.