Nisan ayını oldum olası severim. Havayla beraber insanın içi de ısınıyor. Yaz tatili hayalleri başlıyor. Elbette 23 Nisan'daki Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının etkisi de büyük bu mutluluğumda. O kadar benimsemişim ki 35 yaşıma gelmeme rağmen hala 23 Nisan'da çocuklar gibi mutlu oluyorum. Eskiden ben okuldaki gösterilere çıkıp folklör oynarken şimdi sıranın oğullarımda olması gurur verici.

Ama nisan ayının bir başka önemi de var. Otizm farkındalık ayı. Bu ne mi demek? Otizmin ne olduğunu bilmek, etrafınınzda otizmli kişiler varsa onları anlamaya çalışmak demek. İzmir'de 1 yıl önce kurulan ve şuan Yelki'de faaliyet gösteren Anadolu Otizm Vakfı bu aya yönelik posterler bastırıp dağıttı. Belki bindiğiniz belediye otobüsünde veya gittiğiniz aile hekiminizde bu posterlerle karşılaşmışsınızdır. Ne mi yazdık posterlere?

"Çocuğunuz;
·    Göz teması kurmuyorsa,
·    Seslenmeye tepki vermiyorsa,
·    Tekrarlayan ve takıntılı hareketleri varsa,
·    Çevresindeki kişilerle ilgilenmiyorsa, iletişim kurmuyorsa,
·    Hiçbir şeyi taklit etmiyorsa,
·    Genellikle yalnız kalmayı istiyorsa,
·    Söylenenleri aynen tekrar ediyorsa,
·    Sese, ışığa ve kokuya aşırı duyarlı ya da duyarsızsa,
·    Çok hareketli veya çok hareketsizse,
·    Tekdüze bir sesle konuşuyorsa,
·    Hiç konuşmuyorsa,
Zaman kaybetmeden Çocuk Psikiyatristine Başvurun! OTİZM'in tek tedavisi olan özel eğitime çocuğunuzu hemen başlatın. El Ele  Vereceğiz  Otizmi  Yeneceğiz."
"Otizmli çocuklara;
·    Erken yaşta, yoğun ve nitelikli eğitim verirseniz,
·    Söylediklerinizi görselleştirirseniz,
·    Sosyalleşmesine yardımcı olursanız,
·    Öfke nöbetlerini tetikleyen şeyleri bulmaya çalışırsanız,
·    Nerede ne yapacağını planlı hale getirirseniz,
·    Karmaşık ve anlaşılmayan cümleler kurmazsanız,
·    En önemlisi onu anlamaya ve yeteneklerini görmeye çalışırsanız,

Otizm belirtilerinin azalmasını, Duyusal iletişiminin artmasını, Sosyal uyum kazanmasını sağlarsınız. El Ele  Vereceğiz  Otizmi  Yeneceğiz. "
Gönüllü olarak çalıştığım Anadolu Otizm Vakfında hazırladığımız bu posterlerde amacımız insanları uyarmak, bilinçlendirmek. "Komşunun çocuğu otistiktikmiş ne demekse, yazık" algısını yıkıp "Komşunun çocuğu otizmli olabilir, nasıl yardımcı olalım" farkınındalığını yaratabilirsek ne mutlu bize. Otizmli çocuklarımıza erken tanı ve erken tedaviyle hayata kazandırabilir, kendi ayaklarının üzerinde ömür boyu durmalarını sağlayabilirsek ne mutlu bize. Sadece hekimi, özel eğitimcisi değil aileler, halkımız evet herkes ele ele verirse, bu çocuklarımız için "Ben ne yapabilirim" der ve yaparsa otizmi yeneriz.
Sağlıkla kalın.