İş Bankası için çeşitli söylentiler var. 'Hükümet'in el koyacağı gibi...

Bu ilk değil, belki son da olmayacak. Zaman zaman ortaya 'el koyma' ya da 'CHP'den arındırma!' gibi söylentiler ortaya atılıyor. Ama her kesimin sözleri hep 'Atatürk'ün etrafında geçiyor. Meraklısına daha doğrusu hepimize konu ile ilgili konuşmamız gerekirse bilgisi şart.
İş Bankası'nın ortaklık yapısını incelersek;
Kuruluşundan beri halka açık bir şirket olan İş Bankası, bugün Munzam Sandığı aracılığı ile çalışanlarının ve emeklilerin yüzde 40,12'sine ortak olduğu, kolektif sermayeye dayanan ve ülkemizde benzeri olmayan bir ortaklık yapısına sahip. Merkezi Kayıt Kuruluşu verilerine göre, 30 Haziran 2018 tarihi itibarıyla İş Bankası'nın ortaklık yapısı aşağıdaki gibidir:
- İş Bankası Munzam Sandık Vakfı: %40,12
- Atatürk Hisseleri*: %28,09
- Halka açık pay: %31,79
Mayıs 1998'de T.C. Hazinesi'nin İş Bankası'ndaki %12,3 oranındaki payı, başarılı bir halka arz işlemi ile yerli ve yabancı yatırımcılara sunuldu. Bu hisseler bugün Borsa İstanbul'da işlem görüyor. İş Bankası'nın 30.06.2018 tarihi itibarıyla piyasa değeri 25.700.569.000 TL'dir.

*- Bu hisseler, Atatürk'e ait hisseler olup, Atatürk'ün vasiyeti gereğince Cumhuriyet Halk Partisi tarafından temsil edilmektedir. (Bu satır daha küçük puntolarla ve siyah yazılsın. * işareti 3.- çizgide yukarıda)

Banka yönetim kurulunda CHP' li 4 üye yönetim kurulu üyesi olarak görev yapmakta huzur hakkı almakta yıl bankanın karından temettüsü almaktadır. Atatürk' ün hisselerin temettü gelirleri ise, yine Atatürk'ün vasiyeti gereğince Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu'na bırakılmış olduğundan, temettü ödemeleri vasiyetname hükümleri ve yasal mevzuat çerçevesinde adı geçen Kurumlara yapılıyor. CHP Genel Merkezi'nden yapılan resmi açıklamalara göre, parti bu paraların bir kuruşuna bile dokunmadan, devlet kuruluşlarına Atatürk'ün vasiyetine uygun olarak aktarıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Parlemantoda MHP ile birlikte çoğunluğu oluşturduklarını ve istedikleri yasaları çıkarabileceklerini ima ederek CHP'nin önerdi 4 yönetim kurulu üyesini diskalifiye edeceklerini belirtiyor.

Dış güçler düzenliyor

Sanayici ve ihracatçı Ali Güreli ise son gelişmeleri, kendine özgü cümlelerle şöyle anlatıyor: 'Hepimiz aynı gemideyiz ve yabancı güçler ülkemizde ekonomik kriz çıkartıyorlar. 'Günde kırk kere, her vatandaş tekrar ederse, bu tekerlemeyi herkes inanır!' diye düşünen çok belli ki!
Konkordato isteyen şirket sayısı üç bini geçmiş!
Belli ki; dış güçler şirketlerimize, 'Ulan hıyar mısın? Bu devirde borç ödenir mi?' diye telkinde bulunuyor ve onları örgütlüyor. Konkordato isteyen şirket sahiplerinin, yaşam standartı değişmiyor!
Misal; işten attığı çalışanı, tayin edilmeyen öğretmen filan aç kalıyor!
Ama onlara tok bir sesle, 'Hepimiz aynı gemideyiz!' falan denilince, belki de karınları doyuyor!

Yanan fabrikalar

Bu sene ilk altı ayda 120 fabrika yanmış!
Mutlaka dış güçler kundaklamıştır. 'Yaptır sigortayı,yak fabrikayı!' diyor ya da dış güç. Sigorta şirketlerinin sahibi zaten gavur(!).
Bu arada, Türk iş aleminin temsilcileri, 'Ulan bu nasıl iş? Borçtan kaçmak için, dümenden konkordato istenir mi? vs. diyen yok. Bu kafa ile zaten sistemin uzun müddet dayanması nasıl kabil olacak?
Başka endişeleri  deyok adeta.

Çürüme yaşanıyor

Bir çok şey çürüyor, ama muhtemelen birinciliği iş alemi alır. Her müptezelliğe alkış tutan sivil paşalar; 'Ekonomik kriz, enflasyon zabıta ile market raflarını denetlemekle çözülmez komik olmayalım lütfen!' vs. diyen yok.
Belki yönetenler bu gibi şeyleri deniyor olabilir, ama liberal geçinen iş alemi paşalarından tık yok.
İyi ki 'Yerli Malı Haftası' düzenleyip, 'milli ayva, ceviz filan tüketelim!' gibi önerileri yok şimdilik.
Yakında, o da olur. Muhalefet zaten Allah'a emanet .
Belki de 'Çare bütün mülkiyet bütün üretim araçlarının devletin olması!' dese biri, Türk iş âlemi ona da 'hain!' der hemen; Kırmızı çizgisi bindiği arabalar , taktığı saatlerden ibaret olan Türk iş alemi!

DİP EKSPRES

Kendi işine kuran gençlere

18-29 yaş arasındaki genç girişimciler çifte teşvikten yararlanabiliyor. 1 Haziran'dan sonra kendi işini kuran genç girişimciler bir yıl boyunca sosyal güvenlik primi ödemeyecek. Genç girişimcilerin 75 bin liraya kadar olan kazançları üç yıl süreyle vergiden muaf olacak. İki teşvikle, yeni şirket kuran veya kuracak gençlere ilk yıl 25 bin 532 lira avantaj sağlanacak.