Hafta sonunu Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar'ın daveti ile bu yeryüzü cennetinde geçirdik...

Basın çalıştayına katıldık, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile kahvaltı yapıp, seçimle ve ekonomi ile görüşlerini öğrendik. Bu arada Cennet Gökova Körfezi'nin imar açılıp açılmamasını da uzmanlarla konuştuk. Hemen her kesimden her kesin ortak görüşü şuydu:
'Cennet Gökova Körfezi imara açılmasın!'

Nereden nereye?

Bu arada Gökova'nın imara açılmaması için başlatılan ve hızla büyüyen bir kampanya olduğunu öğrendik. Ve işin ilginç yanı kampanyayı başlatan, yerelden birileri, örneğin büyüğümüz Gazeteci- Yazar Prof. Dr. Şadan Gökova bile değildi. Ama kampanyanın muhatabı belli idi:
'Çevre ve Şehircilik Bakanlığı!'
Zaten bu bakanlık nedense her yerde, İzmir'de olduğu gibi hep karşımıza çıkıyor!
Başlatan Ankara'dan Damla Erdağ isimli sıradan bir duyarlı vatandaşımızdı.

Biz de katılıyoruz

Damla Erdağ'ın söylediği ve katıldığmız sözleri şöyle: 'Doğal güzelliklerle dolu ülkemizin gün geçtikçe bu güzellikleri çeşitli şekillerde azalmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Muğla ili içerisindeki çeşitli yerlerde Sit alanı olan bölgeler Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile daraltılarak kesin korunacak hassas alanlar olarak belirlenmiş. Bu demektir ki; daha önceden Sit alanı olarak belirtilen büyük alanın daha dar olan bir kısmı korunacak geri kalanı ise üzerinde imar izni verilen alan haline gelecek. Sonucunda ise Türkiye'nin betonlaşması sürecinde bir adım daha atılmış olacak.

Kıyılmamalı!

Özellikle son yılların gözdesi Akyaka, yalnızca beyaz ve ahşap yapılar ile görmeye alıştığımız küçük bir tatil beldesiyken bu karar ile birlikte betonlardan oluşan büyük otellerin bulunduğu doğallıktan uzak yapay bir hale bürünmesinin önü açılacak. Yani korktuğumuz ne yazık ki başımıza gelecek. Yalnızca Akyaka değil Muğla ili içerisindeki Gökova Körfezi'nin çevresinde bulunan birden fazla koy da bu şekilde şekillenecek. Bunun önüne geçebilmemiz için sesimizi duyurmalıyız.'

Güzel düşünce...

Damla Erdağ sözlerini şöyle tamamlıyor: 'Gökova Körfezi'nin, Akyaka'nın, Ula'nın ve buradaki diğer alanların doğal kalmasını istiyoruz. Artık 1 ağacın dahi kesilmesini, havanın kirlenmesini, betonlaşma görmek istemiyoruz.'
AKP Hükümeti daha iki üç gün önce 24 Haziran'da yapılacak 'Baskın seçim' öncesinde bize göre 'İmar affı', son Başbakan Binali Yıldırım'a göre ise 'İmar Barışı' için açıklama yapmadı mı?
Yani hazine arazilerine yapılan binlerce kaçak binaya ve gecekondulara af getirmiyor mu?
Yalnız Gökova için değil, Türkiye'nin birçok yerinde arka arkaya şiddetle telinler yapılıyor, imzalar toplanıyor...
Hepimiz 'Bu hatadan vaz geçin!' diye haykırıyoruz, ama nereye kadar?
Bize göre sorunların çözülmesi için çok az bir süre kaldı...
24 Haziran'da oyumuzu kullanacağız  ve 25 Temmuz'da işi kökünden, ya da başından çözeceğiz...
Yani iki aydan az bir süre daha dayanmamız gerekiyor...

'Hayır!' diyorlar

Şimdi bir başka kampanyadan da söz edeyim: 'Su kaynakları ve doğal yaşam korunmalı. Antalya'da mermer ocaklarına hayır!' diye haykırıyor binlerce insanımız...
Her kampanyanın olduğu gibi bunun da muhatapları var: Tahmin ettiğiniz gibi; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, İbradı Belediyesi, Antalya Valiliği, Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ve İzmir'deki zenginlerin kenti Akseki'nin yöneticileri. 'İbradı'da Mermer Ocağına Hayır! Karamıklı Yaylası Su Kaynağı ve Doğal Yaşamı Korunmalıdır' kampanyasını kim başlattı tahmin edin...
Tabiii ki bir kadın!
İbradı Antalya'dan F Gülsima Baykal!...
Yani yerel, işin içinde olan bir duyarlı insanımız.
Bize de yetkililere de şöyle sesleniyor:
'Antalya İlimiz, İbradı İlçesinin Başbadem Mevkiinden başlayıp Söğütbeli'ne kadar devam eden bölgenin içinde, ÇED Raporu alınmaksızın çok sayıda mermer ocağı açılmasına maalesef izin verildiğini büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. TC Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Maden İşleri Genel Müdürlüğü, bu onayı acilen geri çekerek ve verilmiş ruhsatları iptal ederek büyük bir hatadan zamanında dönülmelidir. Ayrıca Antalya Valiliği'nin de bir işletme onayı verilmemesi yönünde acil önlem alması gereklidir. TC Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, buralarda arazi büyüklüğüne bakılmaksızın ÇED raporu düzenletmeli, bölgenin çevre açısından önemini anlamalıdır. TC Orman ve Su İşleri Bakanlığı, konuyu ormanlar ve su kaynakları yönünden ele alıp, bakanlıklar arası görüşmeler sağlayarak, buraların korunması yönünde hareket etmelidir.'

Dip Ekspres

Dyo, Yapı Fuarı'nda


Türk yapı sektörünün ve bölgenin en büyük buluşması olarak kabul edilen Yapı Fuarı-Turkeybuild İstanbul, 8-12 Mayıs tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilecek. Fuarda İnşaat Boyaları ve Dyotherm markası başta olmak üzere geniş ürün yelpazesiyle yer alacak olan Dyo, ziyaretçilere Renk Yağmuru Kartelasındaki renkleri deneyimleme fırsatı sunacak.