Ali Budak- Son yıllarda İstanbul ve Ankara'dan yoğun göç almaya başlayan ve emlak fiyatları yükselen İzmir'de ne oluyor sorusu belirdi. İzmir'de özellikle 1+1 ev sayısında ciddi artış yaşanırken, inşaat firmaları da ön tanıtım toplantılarını İstanbul ve Ankara'da yapıyor. 2016 yılında sadece İstanbul ve Ankara'dan İzmir'e 30 bine yakın kişi göç etti. İzmir'e ilginin bu kadar artmasının altında ise ucuz olması ve yaşam kalitesindeki yükseklik yatıyor.

İzmir'e 2016 yılında İstanbul ve Ankara'dan 30 bin insan göç etti. İzmir'de daha ucuz yaşam olması ve yaşam kalitesinin daha da yükselmesi nedeniyle bu artışın yaşandığı öne sürülürken, İzmir'de yapılan inşaatların fiyatlarının yüksekliği de pazarda daha çok dışarıya satış hedefini ön plana çıkarıyor. Son 5-10 yıl gibi kısa bir sürede İzmir'e olan ilginin artmasının altında yatan neden ise İzmir'de yapılan projeler, ucuzluğu ve yaşam kalitesindeki yüksekliğinin yanında yaşanabilecek şehirler arasında yer almasından kaynaklanıyor.


'Dikey mimari ve küçük metrekareli evler ön planda'


İzmir'de arsa stoğunun azlığı, inşaat maliyetlerini de arttırdığı için 3+1 ve üzerindeki evlerin fiyatlarının otomatik olarak 1 milyon TL'nin üzerine çıktığını söyleyen Keyworks Proje Koordinatörü Cem Tekoral, 'Bundan kaynaklanan nedenlerle birlikte 1+1 ve 1+0 ön plana çıktı. Bundan sonraki süreçte de dikey mimari ve küçük metrekareli ev yapımı planlanacak. Çünkü bu kadar nüfusun barınma ihtiyacı ancak bu şekilde karşılanabilir. Bakanlık da dikey mimariyi düşünüyor ve destekliyor. 1+1 eve olan ilginin artmasında iş hayatının yoğunluğu ve ulaşımın daha da kolaylaşmasıyla birlikte bireylerin otel konforunda daireler talep etmesi var. İstanbul'dan gelen kalifiye bir bireyin de temel isteği bu yönde. Zaten firmalar da yaptıkları binanın bir katını tamamen genel hizmete açarak ilgiyi canlı tutabiliyor. Örneğin misafiriniz var ve konaklaması gerekiyor. Oradaki daireler de otel odası gibi kiralanıyor. Yani gereksiz bir büyüklükten kaçıyor ama ihtiyacınızı da karşılıyorsunuz. Sadece ihtiyaca dayalı bir anlayışa hizmet ediliyor. Ofisler için de bu geçerli. Çok büyük bir ofis kiralamak ya da satın almak yerine daha küçük alan alınıyor. Yılda 12 kere yaptığı toplantıyı da yine bina içerisinde bu amaç için düşünülmüş alanları kiralayarak hallediyor. Konut ve ticarette bütün mantık, prestij kaybı olmadan ihtiyacın karşılanması oldu. Artık büyük geniş evlere ihtiyaç kalmadı' dedi.
 

'Şehir göçle birlikte hızlanacak'


İzmir'in İstanbul ve Ankara'ya göre daha yavaş bir şehir olduğu için de talep gördüğünü belirten Tekoral, şunları söyledi: İzmir artık keyfe keder olmaktan da çıkacak. Çünkü şehre yeni göçlerle ve taleplerle birlikte artık daha hızlı bir şehir olacak. Zaten yapılan evlerin geneli de İzmir'in yerlisi için planlanmıyor. Daha çok dışarıdan göçlere yönelik planlıyoruz. Artık İzmir'e ciddi bir talep oluşmaya başladı. Her yıl ciddi oranlarda göç oluyor. Zaten İstanbul merkezli firmalar İzmir'e taşınmak istiyor. Çalışanları da bunu destekliyor. Çünkü İzmir'de yaşam daha ucuz.
 

'İnşaat sadece İzmirliler için yapılamaz'


İstanbul'da 5 bin liraya zor şartlarda yaşayan bireylerin İzmir'de rahatlıkla yaşayabildiğine dikkat çeken Tekoral, 'Bu da hem firmaların hem de çalışanların İzmir'e yönelmesine neden oldu. Bu durum firmaların da maliyelerini düşürdü. Çalışanın da hem yüksek maaşı olacak hem de yaşam kalitesi yükselecek. İnşaat firmalarının projelerinin ön toplantılarını İstanbul, İzmir ve Ankara'da yapma nedenleri de bu aslında. Zaten İstanbul ve Ankara'dan da destek alınmadığı müddetçe bu projelerin tamamının satılması da çok zor' diye konuştu.


'Çeşme havaalanı kentin değerini artıracak'


Satışlarının yüzde 90'ını İzmirlilere gerçekleştirdiklerini belirten Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, 'Satışlarımızın yüzde 10'unu İstanbul ve yurtdışına yapıyoruz. İzmir hala gereken ilgiyi sağlıyor. Yabancı yatırımcıdan (İstanbul, Ankara ya da yurtdışı olabilir) gereken ilgiyi maalesef görmüyoruz. Bu da şehrin tanıtımı ve anlatımıyla süreç içinde gerçekleşecek. Önümüzdeki yıllarda özellikle İzmir-İstanbul otobanının bitmesiyle, Çeşme'ye yapılacak olan yeni havaalanıyla İzmir daha da değerlenecek. Bu projeler İzmir'i daha da ön plana çıkaracak. Üçkuyular-Mavişehir tünel geçişi de Türkiye'yi ve İzmir'i Avrupa'da birkaç basamak yukarı taşıyacaktır. Önümüzdeki 5-10 yılda İzmir'i güzel şeyler bekliyor. Şu anda İzmir hak ettiği noktada değil. İzmir'de arz ve talep dengeli. Tabii gönül istiyor ki yapılan işlerin yarısı İzmir dışından ve yurtdışından yatırımcılar tarafından yapılsın ve satılsın. Buna ulaştığımız zaman 'İzmir artık tanınıyor' diyebiliriz. Ancak şu an için diyemiyoruz' dedi.
 

1+1 evlere olan ilginin kaynağı?


1+1 ev konseptinin daha çok talep edildiğini belirten Cem Tekoral, 'Bu konseptin temelini ekonomi ve kültürel yaşantının değişmesi oluşturuyor. Eskiden kültürel olarak geniş aile yaşantısı vardı ancak bu günümüzde değişti. Bunun dışında da İzmir'de nüfus eskiye oranla çok arttı. Gelir ise buna paralel olarak büyümedi. Çok ciddi bir gelir gücüne sahip olmayanlar için bu pasta parçalara bölünmeliydi. Bunun için de dikey mimari ve daha küçük alanlar yaratıldı. 1+1 daireleri metrekaresi 45 net 65 brüt olarak düşünebiliriz. Daha geniş bir yelpazeye hitap edebilmek için yeni süreç böyle oluştu. Metrekaresi 4 bin TL'den 250 bin TL'ye yeni bir yaşam satın alınıyor. Bu yeni yaşam alanlarında bireyin bütün ihtiyaçları karşılanıyor. Sosyal ve kültürel alanlarıyla sunulan bu yapıların da zaten bu paralara alınabilmesinin tek nedeni küçültülmesi. 3+1 ve 4+1 dairelerin fiyatları da 1 milyon TL oldu. Bunu alabilecek güce sahip olanlar ise çok az kişiden oluşuyor. Bankacılarla görüşmelerimizde de genel kredi limitinin 150-200 bin TL kullanmak istediklerini görüyoruz. Bu fiyatlarda da yaşam alanlarını değiştirmek yerine yaşam alanını küçültüyoruz' diye konuştu.
Editör: Haber Merkezi