Okumuşsunuzdur...
Duymuşszunuzdur...
Ya da televizyonlarda izlemişsinizdir.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi'nde, 'cumhurbaşkanı' sıfatıyla ilk defa bir konuşma yaptı.
Konuşmasında gündeme ilişkin konularda görüşlerini paylaşan; 'yeni Türkiye', 'çözüm süreci' ve 'kutuplaşmaya son' mesajlarına ağırlık veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Eski kırgınlıkları, kavgaları geride bırakalım. Gün tokalaşma günüdür. Ya bir yol bulacağız ya da yeni bir yol yapacağız. Enerjimizi kutuplaşmaya değil yeni Türkiye'ye sarf edelim, halkın seçtiği bir cumhurbaşkanı olarak birinci görevim budur' diye konuştu.
Erdoğan bu mesajıyla, kendisinden önce konuşan ve 'Sayın Cumhurbaşkanım, kutuplaşmaların önüne geçin' diyen TÜSİAD Başkanı Haluk Dinçer'e de cevap verdi.
TÜSİAD'ın ülke kalkınmasına katkılar sağlayacağına yürekten inandığını söyleyen Erdoğan, 'Türkiye'de taş üstüne taş koyanlara, üretenlere şahsım, ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum' dedi.
Bunlar normal olanlar...
Ancak:
Tarafsız gözlemciler Cmhurbaşkanının ana konuşmasında nezaket sınırlarını aştığını, TÜSİAD üyelerine ağır sözlerle yüklendiğini yazdılar. Hatta, 'Erdoğan azarladı, onlar alkışladı!' denilerek fotoğraflar da yayımlandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, birkaç ay önce davetli olduğu TÜSİAD'ın eski başkanına 'Vatan haini' demişti. Erdoğan, konuşmasında patronlar kulübü olarak bilinen derneğin önde gelenlerine, bir sağdan bir soldan vururken, ağır sözler sarf etti ve kimine 'paralel'den kimine de 'Gezi'den yüklendi.
Özetle, bazı iş adamları, 'Biz söyleyeceklerimizi söyledik, Erdoğan'dan da zaten farklı bir üslup beklemiyorduk' şeklinde yorum yaptılar.

Zeybekci İzmir'de el üstünde tutuldu

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, 17 ve 25 Aralık sürecinde 'iktidarın düşmesi için ekonomiyi bozmayı deneyenlerin' olduğuna dikkat çekerek; Merkez Bankası'nın 2014 yılı başında faizin artırılması için yapılan spekülatif ataklara karşı doğrudan döviz satışına gittiği işaret etti. O dönemde yurtdışından tek bir hesaptan 2.5 milyar dolarlık çıkış talebinin geldiğini belirten Zeybekci, 'Türkiye'de bu sırf kriz çıkması için o gün denendi' dedi.
Bir dizi program için İzmir'de bulunan Zeybekçi, bunun arkasında iyi niyet olduğunun düşünülemeyeceğini belirterek 'Türkiye'ye desteğimiz olsun, 2.5 milyarlarını alalım' diye iyi niyetli bir şey düşünebilir misiniz? Neden alır? Paraya ihtiyacı varsa dünyada başka bir yerde dolar mı yoktu? Oradan alamaz mıydı? Yurtdışındaki bir hesaptan Türkiye'den 2.5 milyar dolarlık bir alım. Sırf kriz çıksın diye; o gün denendi' diye konuştu.

Fırtına sürüyor

Amerikan Merkez Bankası'nın (Fed) 2015 yılı Amerikan politika faiz tahminini yükseltmesiyle dolara talep küresel çapta patlama yaparken doların Türk Lirası karşısındaki değeri de hızla arttı. FED'in önceki günkü toplantısı sonrası yapılan açıklamada 2015 yılı faiz tahminini yüzde 1.12'den yüzde 1.375 artırdığını açıklaması doları 2.2250 TL'ye yükseltti.
Dolar öğle saatlerinde 2.21 TL seviyesine düşse de öğleden sonra açıklanan ABD işsizlik başvuru sayısının beklenenden düşük çıkmasıyla dolarda ikinci yükseliş dalgası başladı. Gün içinde 2.2350 TL'den işlem gören dolar 25 Mart'tan bu yana en yüksek seviyesine yükseldi. Dolarda yükseliş sadece TL ile sınırlı kalmadı.
TL'de dolara karşı yüzde 1.18'lik günlük kayıp yaşanırken Brezilya realinde kayıp yüzde 1.5'u buldu. Japon yeni de dolar karşısında 6 yılın en düşük değerine ulaştı. Doların dünyadaki önemli döviz kurlarına karşı değerini ölçen Dolar endeksi de 14 ayın zirvesine oturdu.
Küresel dolar dalgası faizlerde de sert yükselişler yaşattı. Amerikan 10 yıllık tahvillerinin yüzde 2.6'nın üzerine çıkması Türkiye'de bono piyasasını olumsuz etkiledi. Sabah saatlerinde yüzde 9,18 olan gösterge bono faizi yüzde 9.31'e çıkarak son 1 ayın zirvesini gördü.
Uzmanlara göre dolara olan talebin yüksek kalması durumunda dolarda yükseliş kısa vadede 2.27 TL'ye kadar çıkabilir.

KOBİ'lere destek gerekiyor

Türkiye'nin yüzde 2.1 olarak gerçekleşen ve hayal kırıklığı yaşatan ikinci çeyrek büyümesi iş dünyasını harekete geçirdi. Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkanı Süleyman Onatça, geçtiğimiz günlerde açıklanan büyüme rakamlarının hayal kırıklığına yol açtığını, bunun sebeplerinden birinin özel sektör yatırımlarındaki azalma olduğunu söyledi.
Onatça, Türk Patent Enstitüsü'ne göre Türkiye'de marka başvuru sayısının 2011 yılından beri azaldığını belirterek, '2011 yılında yüzde 41.8 artan başvuru sayısı 2012'de yüzde 6.2, 2013'te ise yüzde 4.1 geriledi' dedi.
Son 3 yılda özel sektör yatırımlarının 5'te bir oranında azaldığını, bunun da muhtemel bir talep artışı durumunda enflasyon ve ithalatta yükselmeye sebep olacağı uyarısı yapan Süleyman Onatça, 'Makine yatırımları geçen yılın yüzde 7.6 gerisinde. Yatırımlardaki düşüş 2011'den beri sürüyor. Yatırımlara hız kazandırılması için tedbir şart' dedi.

Altında düşüş sürüyor

Altın fiyatları FED açıklamalarıyla dolara olan talebin artması ve ABD tahvil faizlerindeki yükselişten sert etkilendi. Altının ons fiyatı sabah saatlerinde 1.216 dolara kadar düştü. Bu seviye Ocak 2014'ten beri en düşük seviye olarak kaydedildi. Düşüşün devam etmesi bekleniyor.
Altın ve Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, FED Başkanı Yellen'in açıklamalarının ardından altının onsunun düşüşe devam ettiğini belirterek, 'Altın fiyatı dış piyasalarda belirgin bir düşme eğilimindeyken, iç piyasada dolar/TL'nin yükselmesi nedeniyle 24 ayar altın fiyatı daha yavaş geriliyor' dedi.
Altının gramı 88 liranın altına gerilerken, doların TL karsında oluşan fiyatlamaya göre 86 liraya kadar işlem görebileceği belirtiliyor.

Koşullar çok ağır

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Soma'da 301 işçinin hayatını kaybettiği faciayla ilgili raporunu açıkladı. Raporda olayın nedeni şöyle izah edildi:
Eldeki mevcut veriler, ölüm nedenleri ve tanık ifadeleri; olayın, kömürün kızışması (oksidasyonu) sonucu meydana geldiğini göstermektedir. Olay, galeride kesilen fay atımlarıyla parçalanmış durumda olan kömür pasajlarının oksijenle sürekli teması sonucu kızışması ile eski imalat bölgesinde oluşan yangının istenmeyen bir şekilde ana galeriye ulaşması sonucunda meydana gelmiş olabilir. Soma Kömür AŞ. üretimi hızla arttırmış ve 2009 yılında 230 bin ton olan üretim 10 kattan fazla arttırılarak 2010 yılında 2,6, 2012 yılında 3,8 milyon ton düzeyine kadar ulaşmıştır. İşçi sayısı da 3.000'lere ulaşmıştır. Söz konusu üretim düzeyine bu kadar kısa süre içerisinde çıkılmasının sahanın fiziksel dengelerini olumsuz etkilemiş olabileceği ciddiyetle ele alınmalıdır. Gerekli emniyet yatırımları yapılmaksızın eski havalandırma ve galeri alt yapısıyla sırf kar amacı güdülerek çok yüksek üretim seviyesine çıkılmış ve çalışanların hayati önemdeki emniyet tedbirleri ihmal edilmiştir.


DİP EKSPRES

Üfleyerek yiyorlar!


Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin 18 Eylül 2014 Perşembe günü İzmir'i ziyareti nedeniyle, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Borsası, Ege İhracatçı Birlikleri ve Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi ortaklaşa, Deniz Restoran'da bir öğle yemeği verdi. Yemeğin konusu da, 24 Temmuz 2014 tarihinde İzmir'de yukarıda sözü edilen kurumların işbirliğinde düzenlenen 'İzmir Ekonomi Zirvesi' ile ilgili değerlendirme olarak belirlenmişti.

Davet ettiklerinize sorun!


Söz konusu yemeğe ilişkin Basın Kuruluşlarımızın Yöneticilerine geçilen davette de 5 kurumun başkanları imzalı bir davet metni kullanılmıştı. Buna rağmen gazetelerde ve internet sitelerinde yer alan haberlerde yemeğin Ege İhracatçı Birlikleri tarafından düzenlendiği ifadesi yer aldı. Bu da ileride bir sıkıntı yaratabilir, hatta şu anda yanlış düşüncelere neden olabilir diye Ege İhracatçı Birlikleri tarafından 'sehven' sözcüğü ile açıklığa kavuşturuldu.
DEİK darbesinden sonra şimdi İzmirliler 'daha dikkatli' davranmaya çalışıyor.
Daha doğrusu sütten ağzı yananlar, yoğurdu üfleyerek yiyor.