Seçim bitti, ama artçı sarsıntılar sürüyor. Hedeflerine ulaşan AKP ve BDP dışındaki partilerin, hatta bu partileri destekleyen her bireyin, başkalarını suçlamadan önce "Ben nerede yanlış yaptım?" şeklinde bir özeleştiri yapmaları gerek. Özellikle de CHP'nin ve CHP'lilerin...
Bozuk saat bile günde iki defa doğruyu gösterir ya; iki konuda AKP'den ders almalı, CHP...
İlki "Kol kırılır, yen içinde kalır" atasözünden hareketle "parti içi çekişmelerin ve kavgaların kapalı kapılar ardında yapılması gerekliliği"... CHP'den çok daha fazla sürtüşme ve çekişme var AKP'nin içinde; ama basına yansıyıp, oy kaybına yol açmıyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu ile İzmir milletvekili Susam arasında yaşanan hoş olmayan olaylara CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu bir "lider" olarak el koyup, bu iki önemli ismin el sıkışmalarını sağlarsa, tüm CHP'lilere iyi bir mesaj olacağı kanısındayım.
CHP'de gerekli olan temizlik yapılırken, bazı dürüst ve çalışkan partililer de kaynadı arada... CHP'ye önemli hizmetleri geçmiş, parti çıkarlarını kendi çıkarlarının üzerinde görmüş CHP'lilerin gönülleri alınmalı, bir şekilde... Tek hücreli amipler bile "bölünerek çoğalma" yeteneğine sahipken, CHP "bölünerek azalma" yeteneksizliğini aşabilmeli, artık. Kendine taş atanlara, çiçekle karşılık vermeli, Kılıçdaroğlu...
AKP'nin örnek alınması gereken ikinci konu ise "yapılan yanlışlardan ders çıkarma"... AKP, "Kürt açılımı" adı altında yaptıkları fiyaskoların partiye ne kadar zarar verdiğini görerek, 180 derece döndü ve "Biz olsak, Apo'yu asardık" söylemiyle seçim öncesinde CHP'ye son dakika golü bile attı. CHP de bundan sonraki politikalarında Türk ulusunun "bölünmez bütünlük" konusundaki duyarlılığını göz önüne almalı...
Tarihten de ders almalı CHP'liler... İzmir CHP milletvekili Güldal Mumcu'nun eşi, yeri doldurulamayan gazeteci Uğur Mumcu'nun "Köy enstitüleri konuşması"nı ( <http://www.youtube.com/watch?v=7ynyRPB9jHE> ) izlemeliler, örneğin. Bugünlere nasıl gelindiğine ışık tutan konuşmasında, Mumcu'nun 1940'lı yılların sonlarında, üç beş oy uğruna "köy enstitüleri ve okullarda din dersi" konularında laiklikten taviz veren İnönü CHP'sini nasıl eleştirdiğini görsünler ve aynı yanlışları yapmasınlar...
Yenilenen CHP'nin deneyimsizliğe bağlı bazı yanlışları olabilir, ancak artıları eksilerinden çok daha fazla... Seçimlerde çok başarısız olduklarını söylemek de bence insafsızlık. Özellikle halkla kaynaşma ve proje üretme konularında atılan başarılı adımlar çok önemli.
Ülkenin güçlü bir CHP'ye; CHP'ninse kurultaydan çok, yapıcı bir özeleştiriye gereksinimi var.
Ve her CHP'li "Söz konusu CHP ise gerisi teferruattır" diyebilmeli...