Bayramın yaklaşmasıyla birlikte pek çok aile seyahat planları yapmaya başladı. Seyahatlerini otomobilleriyle yapacak ailelerin araçlarında 'çocuk oto koltuğu' bulundurmaları yasal zorunluluk olmasının yanı sıra çocukların güvenliği için oldukça önemli.
Bu arada bir ön çalışma yaptım.
Birçok değişik ve önemli firma var.
Acaba hangisi daha güvenli?
Ya da hangisini tercih etmeliyiz?
İşte bunlardan, tercihlerimizde biri de Maxi-Cosi!

Avrupa'nın en güvenlisi

Marjinal Porter Novelli'nin uzmanı Dilek Özcan'dan öğrendiğime göre: Avrupa'nın en çok tercih edilen çocuk oto güvenlik koltuğu markası Maxi-Cosi...
Maxi-Cosi, ebeveynler ve bebekleri için güvenli seyahat çözümleri tasarlayıp sunuyor.
Avrupa'da ilk çocuk oto güvenlik koltuğu Maxi-Cosi tarafından üretildi.
Ayrıca tüm Maxi-Cosi çocuk oto koltukları ECE R 44/04 standardına uygun imal ediliyor.
Maxi-Cosi ayrıca en yeni AB standardı i-Size onaylı çocuk oto güvenlik koltuklarını da üreten ilk ve tek marka.
Her yıl yapılan en sıkı güvenlik testlerinde ve tüketici oylamalarında en yüksek puanları Maxi-Cosi oto koltukları alıyor.

Çocuk ürünleri sektöründe

Bu çocuk oto koltuğunu Türkiye'de Grup Baby piyasaya sunuyor.
1991 yılında kurulan Grup Baby şirketi, 1994 yılında çocuk ürünleri sektöründe faaliyete başladı.
Grup Baby, 21 yıldır bebeklerin en kaliteli, şık ve sağlıklı ürünlerle büyütülmelerine destek olmayı ilke edindiğini açıklıyor.
Avrupa'nın kaliteleriyle ünlü Maxi-Cosi çocuk oto koltukları ve bebek arabaları, Quinny bebek arabaları, OKBaby bebek banyo ve hijyen ürünleri, BabyBjörn kangurular, seyahat yatakları ve bakım gereçleriyle Türkiye yetkili distribütörü olmanın yanı sıra Mamajoo ve Tombik bebek beslenme ve bakım ürünlerinin marka sahibi.

Önce güvenlik

Özetle: Oto koltuklarıyla güvenlik testlerinin lideri Maxi-Cosi, bayram tatili için yola çıkacak ailelere güvenli yolculuk sağlıyor.
En son AB standardı i-Size onaylı ilk ve tek oto koltukları olan 2wayFamily ve AxissFix ile çocuklar, doğumdan 4 yaşına kadar çok daha güvenli seyahat ediyor.

Biraz da teknik bilgi

2wayFamily, çocuklar için doğumdan itibaren 105 cm (yaklaşık 4 yaş) olana kadar sürüş yönünün tersine bağlantı sağlayarak, kafa ve boyun bölgesi için ekstra koruma sağlıyor. Kompakt tasarımıyla küçük araçlar için de uygun olan 2wayFamily konsepti; 2wayFix baza ile bu bazaya takılan bebekler için uygun Pebble ve Pebble Plus ile 4 yaşına kadar çocuklar için uygun 2wayPearl oto güvenlik koltuklarından oluşuyor.
AxissFix ise sürüş yönüne veya sürüş yönünün tersine dönük kullanım için koltuğu bazadan çıkartmaya gerek kalmadan 360 derece dönebilen i-Size onaylı ilk ve tek oto güvenlik koltuğudur.
Isofix bağlantı sistemine uygun, kolay ve güvenli bir şekilde otomobile monte edilebilen, üst bağlantı kemeri (Top Tether) ile baza ve koltuk kasası arasında ekstra güvenlik sunan patentli otomatik güvenlik kemeri (Automatic Safety Belt) sayesinde çocuğun bel ve sırtına yük bindirmeden koltuğa kolayca yerleşmesini ve bağlanmasını sağlar.
Herhalde bu ürün hakkında bu kadar teferruat yeter de artar.
Artık size şimdiden çocuklarınızla, sağlıklı güvenli yolculuklar ve hayırlı bayramlar dilerim.

İKÇÜ'lü diyetisyenler geliyor

Diyetisyenlik, toplumun sağlığını koruma yönünde önemli rolü olan, bireylerin yaşam kalitesini arttırma potansiyeline sahip, sağlık alanında oldukça ihtiyaç duyulan önemli bir meslek.
Bu önemli alana İzmir Katip Çelebi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ile genç diyetisyen adaylarını kazandırmaya hazırlanıyor.
Yrd. Doç. Dr. Dilek Ongan, diyetisyenliğin; sağlıklı beslenme programlarını belirleyen, hastalar için beslenme programlarını düzenleyen, toplu beslenme yerlerinde beslenme programları hazırlayan ve besin güvenilirliğini sağladığını ifade etti.

Çağın sağlık sorunu obezite

Kolon kanserinden depresyona, Alzheimer hastalığından hipertansiyona, metabolik sendromdan osteoporoza kadar birçok hastalığın önlenmesi için yeterli ve dengeli beslenme kurallarına yaşam boyu uyulması gerektiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Ongan, 'Bireylerin temel ihtiyaçlarından biri olan beslenme, fetal yaşamdan itibaren bizi etkileyerek; sonraki nesillere aktardığımız sağlıktan da sorumludur. Çağımızın en önemli sağlık sorunlarının ilk sıralarında yer alan obezitenin ve nedenlerinin zamanında belirlenmesinde, önlenmesinde ve tedavisinde diyetisyenler çok önemli rol oynamaktadırlar.' diye konuştu.

Zararlı değilmiş!

Bugün çok önemli bir konuya değinmek istiyorum.
Depresyon geçiren hamile kadınlar artık doğumda yaşanabilecek sorunları gidermek için aldıkları ilaçları bırakmak zorunda kalmayabilir.
Yapılan yeni bir araştırma, Seçici Serotonin Geri-Alım Koruyucusu (SSRI) olarak da bilinen antidepresanların, büyüyen cenine zarar verme riskinin bulunmadığını ortaya koyuyor.

İlaç bırakılıyor

Büyük değişime neden olan gebelik, birçok kadının mutlu geçirdiği bir süreç. Ancak anne olmayı bekleyen bazı kadınlar için, fiziksel ve hormonel değişiklikler kliniksel depresyon riskini artırabiliyor.
Hamilelik öncesi depresyona giren kadınların çoğu, kadın doğum uzmanlarının önerisi doğrultusunda aldıkları ilaçları bırakıyor.
Bunun nedeni de, geçmişte yapılan bazı araştırmalar.
Bu araştırmalar, Amerika'da en yaygın kullanılan antidepresanların kalp veya kafatasında sorunlara yol açtığı gibi çelişkili sonuçlar ortaya koydular.
Bu antidepresanların bazılarının da SSRI ile bağlantısı bulunuyor.
Ancak Amerika ve Kanada'dan yaklaşık 30 bin kadının katıldığı yeni bir araştırmayı yürüten bilim insanları, SSRI'nın büyüyen cenine çoğu zaman herhangi bir zarar vermediğini ortaya koydular.
ABD Ulusal Doğum Kusurlarını Önleme Dairesi'nin incelediği araştırma sonuçları, British Medical Journal'da yayınlandı.

Umarım para öne çıkmamıştır!

Yürütülen araştırmanın başyazarı Jennita Reefuis, aynı zamanda, ABD'nin Georgia eyaletinin Atlanta kentinde bulunan Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi'nde doğum kusurlarında uzman epidemiyolojist olarak görev yapıyor.
Reefuis, 'Yaptığımız araştırma süresince Amerika'daki hastalarımızda en fazla SSRI kullanmamıza rağmen, daha önce yapılmış beş araştırmada olduğu gibi doğum kusurlarının sertraline'le bir alakasının olduğunu göremedik' diyor.
Reefuis ayrıca, "Her ne kadar daha önce yapılan araştırmalar bu ilaçların zararlı olduğunu savunsa da, bu ilaçları kullanan hamile kadınların aldığı risk oldukça küçük' dedi.
Ben yine de doktorunuzla konuşmadan önce aldığınız ilaçları sakın bırakmayın diyorum.

***

MENEKŞE

Kısa film festivali Kasım'da


İzmir'in uzun soluklu ve kesintisiz devam eden tek film festivali Uluslararası İzmir Kısa Film Festivali bu yıl 16. kez gerçekleşecek. Kasım ayında düzenlenmesi planlanan festivalin hazırlıkları devam ediyor. Şimdiye kadar 51 ülkeden 500'ün üzerinde filmin başvuruda bulduğu festivale bu yıl bin 200'ün üzerinde filmin başvuracağı tahmin ediliyor.
Merkez film gösterim salonunun yanında İzmir'deki tüm üniversitelerde film gösterimlerinin yapılarak daha çok filmin daha çok izleyiciye ulaştırılması hedeflenirken, İzmirli sinemaseverler için festival boyunca etkinlikler ve atölye çalışmalarının gerçekleştirilmesi için de çalışmalar sürüyor.

***

KILÇIK

*Birisinin eksikliğini duyuyorum, ötekinin fazlalığını. Eksik olan gelip boşluğunu doldurmuyor, fazla olan gidip yerini boşaltmıyor. İkisinin arasında kötü, sevimsiz bir yerdeyim. (Attila İlhan)
*Yeryüzündeki en mükemmel sevgili sensin... Öyle bir gün gelsin ki, evin anahtarı ikimizde de olsun.
*Benim sadece sana ihtiyacım var, sesine, gözlerine, mesajlarına, cümlelerine...