FATİH ÖZKILINÇ- Ülke genelinde asgari ücret görüşmeleri için geri sayım başladı. Çarşıda, pazarda net 2 bin 825 lira olan asgari ücretin 2022 yılında işçi ve işveren kesimini memnun edecek bir seviyeye çıkarılacağıyla ilgili beklenti artmış durumda. İşçi ve işveren asgari ücretteki vergi yükünün azaltılması konusunda hemfikir olurken gelecek yılın asgari ücretini belirleyecek görüşmeler aralık ayında başlayacak. Asgari ücret pazarlığına sayılı günler kala İzmir'deki sendika temsilcileri asgari ücrete yönelik değerlendirmelere bulundu.

 

Çalışanlar hayatlarını idame ettirecek ücret almalı

2022 yılı için belirlenecek olan asgari ücretle ilgili değerlendirmelerde bulunan Hak-İş Konfederasyonu İzmir İl Başkanı ve Hizmet-İş Sendikası İzmir Şube Başkanı Gültekin Şimşek, “Türkiye Cumhuriyeti devletinde çalışan 15 milyon sigortalı işçimiz var. Yaklaşık 6,5 milyon işçimiz asgari ücretle çalışıyor. Asgari ücret ülkemizde bir geçim ücreti oluyor. Çalışanların hayatlarını idame ettirecek ücret alması gerekiyor. Bununla birlikte enflasyon karşısında işçi ücretlerinin erimemesine yönelik yeniliklerin geliştirilmesi gerekiyor. Çalışanların, yıl içinde oluşan ekonomik nedenlerden dolayı artan enflasyon karşısında ücretlerinde yaşanan düşüş ile birlikte ağır vergi yükü oluşturuyor. Vergi yükünün fotoğrafını çekmek için Hak-İş uzmanları ve akademisyenlerin katkılarıyla ‘Vergi Reformu Raporu’ hazırlandı. Bu raporu hükümet başta olmak üzere siyasi parti temsilcileriyle paylaştık. Hem Avrupa Birliği AB ülkelerindeki hem de ülkemizdeki vergi uygulamalarını karşılaştırdık. 2007'de yaklaşık 15 asgari ücret tutarı yüzde 20'lik vergi dilimine girerdi. Geçen yıl 7 asgari ücret tutarı yüzde 20'lik vergi dilimine girdi. Aradan geçen yıllarda vergi dilimlerinin çalışanlar aleyhine nasıl değiştiğini bu somut bir şekilde gösteriyor. Almanya ile Türkiye'yi kıyasladık. Orada mümkün olduğu kadar aile, çocuk ve medeni durumun vergilendirmede doğrudan etkili olduğunu ve bunun da işçiler lehine düzenlendiğini gördük. Çalışanların asgari ücret tutarındaki gelirlerinin vergi dışında bırakılmasını ve ikinci vergi dilimine geçiş miktarı olarak da ortalama işçi ücretinin bir yıllık tutarının belirlenmesini talep ediyoruz" dedi.

Asgari ücret tespit komisyonu yetersiz

Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nu 6,5 milyon insanın ücretini belirleyen bir komisyon olarak yetersiz olarak gördüklerini ifade eden Şimşek, “Burada en büyük işçi konfederasyonu ve en büyük işveren konfederasyonu ve hükümet yer alıyor. Asgari ücretle ilgili toplumun en büyük toplu sözleşmesini yaparken toplumun en geniş kitlelerinin ve farklı kesimlerin buraya davet edilmesi gerekir. Hem komisyonun yapısı hem de asgari ücretli oranının ülkemizde yüksek oluşu bizim için asgari ücreti çok daha anlamlı bir noktaya getiriyor” diye konuştu.

Asgari ücret geçim ücreti oldu

Türk-İş İzmir 3. Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak ise “Asgari ücret artık geçim ücreti olmuş vaziyette. Bu ülkenin bir taban ücreti geçim ücreti olamaz. Belirlenecek asgari ücret son 45 yılın asgari ücreti olacak. Son 5 dönemde asgari ücrete yapılan zamlar ve ülkenin enflasyonu belli. Buna göre güzel bir asgari ücret belirlenmesini bekliyoruz. Biz asgari ücretin geçim ücreti olmasını istemiyoruz. Taban ücret olmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Asgari ücret 11 ayda bin TL eridi

Asgari ücretin 23 milyon çalışan içerisinde bir ortalama ücrete dönüştüğünü kaydeden Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı da “Ülkede 23 milyon çalışanın 11 milyonu asgari ücretle çalışıyor. Ocak ayında böbürlenilerek ifade edilen 2 bin 825 lira 90 kuruş asgari ücret 11 ayda bin TL eksilmiş durumda. Ocak ayında 2 bin 825 TL tamam, eyvallah. Ama kasım ayına geldiğimizde asgari ücretin değeri bin 825 TL’ye düşmüştür. ‘Dolarla mı maaş alıyorsunuz’ diyen bakanlar,  bugün asgari ücretin dolar karşısında alım gücünün ne kadar düştüğünü görsünler. Biz yaklaşık bir aydır sokaklarda asgari ücret başta olmak üzere düşük olan emekli maaşlarının seyyanen 750 TL zam yapılarak yükseltilmesini ve bunun üzerinden asgari ücret görüşmelerinin başlaması talebimizi haykırıyoruz. Ayrıca asgari ücret tutarı vergi dışı bırakılmalı, asgari ücretten vergi alınmamalı.  Bugünkü 3 bin 577 liralık brüt ücret net olarak verilmeli ve bunun üzerine vergi ve harçlara yapılan yüzde 36,2’lik zam 3 bin 577 liralık net ücretin üzerinden asgari ücretliye verilmelidir. Tapu harcına, pasaport harcına yapılan yüzde 36,2’lik zam asgari ücrete de yansıtılmalı. Devletin kendi harçlarına uyguladığı zam gerçek enflasyondur. İnsanları ekonomik ve sosyal anlamda rahatlatmanın derdine düşülmeli. Eğer bu dert iktidarın derdi bu değilse işçilerin derdidir. İşçiler önümüzdeki seçimde bu derdi kendine dert edinerek hesabını soracaktır” diye konuştu.