Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, sıkıştırılan para politikasını anlatırken, tüketici kredilerinde geçen yıl yaşanan 41 milyar liralık artışa dikkat çekti. Bunun halkın henüz kazanmadığı 41 milyar lirayı peşinen harcaması anlamına geldiğini belirten Babacan, bunun sıkıntı yaratılmaması için 'ölçülü gidin' uyarısında bulundu. Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Meclis Salonu'nda düzenlenen "Ekonomik Gelişmeler ve 2011 yılından Beklentiler" konulu toplantıda konuşan Babacan, şu değerlendirmeleri yaptı:
2011 yılında bu hızlı gidişi yavaşlatma ihtiyacı duyduk. Sürdürülebilir bir büyüme trendi elde edelim istedik. Çünkü, büyümede sürdürülebilirlik önemli. Türkiye tarihinde bunu yaşamış. 1-2 sene hızlı büyümüş sonra gitmiş duvara çarpmış, 2-3 sene hızlı büyümüş gitmiş uçuruma yuvarlanmış. Dolayısıyla illa 'çok hızlı gidelim' derken, 'bunun için altyapımız var mı, dünya şartları buna müsait mi' buna da dikkat etmemiz gerekiyor.


Para politikalarını sıkıştırdık

2011 yılından itibaren para politikalarını sıkılaştırmaya başladık. Özellikle bankaların kredi hacminin artmasını ama gerçeklerle örtüşmeyen boyutlara ulaşmasını istemedik. 2011 yılında enflasyonun muhtemelen yüzde 6-7 oranında değişecek. Büyüme yüzde 4-5 arasında gerçekleşecek. Milli gelir de nominal olarak yüzde 11-12 büyüyecek. Bankalara kredilerini yüzde 20-25 civarında artırmalarını söyledik.
Bankalara, büyümenin de 10-15 puan üzerine ekleyin ama daha hızlı gidersek hep beraber, 'riskler birikiyor' dedik ve bunun uygulamasına başladık. Geçen yıl sadece tüketici kredileri 41 milyar lira arttı. Bu şu demek, halkımız daha henüz kazanmadığı 41 milyar lirayı peşinen harcadı. Bu büyümemize yardımcı oldu tabi ama bu hızla sürerse bununla ilgili ödeme sıkıntısı olur mu, ailelerin dara düşmesi sosyal sıkıntılar getirir mi bunların hesabını iyi yapılmalı, ölçülü gitmemiz gerekiyor.


Kuran-ı Kerim'de ayeti okuyun, her şeyinizi kayıt altına alın


Devlet Bakanı Ali Babacan, KAYSO'dan sonra cuma namazını kılmak için Organize Sanayi Bölgesindeki camiye geldi. Babacan, burada işadamlarına,  "özellikle aile işletmelerinde herşeyi kayıt altına alın. Her şey yazılı olsun, kayıt altında bulunsun. Kuran-ı Kerim'de bile en uzun ayet yazışmalarla ilgilidir" dedi.