Petkim'in 2012 yılı ilk üç aylık finansal sonuçları açıklandı. 2011 yılında 834 milyon Dolar ile tarihinin en yüksek ihracat rakamına ulaşan şirket, bu ivmesini 2012 yılının ilk çeyrek rakamlarında da sürdürdü. 2011 yılı ilk çeyreğinde 192 milyon Dolar olan ihracat tutarı, 2012 yılında %50 artarak 288 milyon Dolar olarak gerçekleşti. İhracatın toplam ciro içindeki payı ise %43 seviyesine ulaştı.

İlk çeyrek finansal rakamlarını değerlendiren Petkim Genel Müdürü Hayati Öztürk,  dünyada petrokimya sektörünün 2011 yılının ilk çeyreğinde hızla büyüdüğünü, ikinci çeyrekten itibaren ise dünya ekonomisinde başlayan daralma sürecinin etkisi altında kaldığını anımsatarak, "Bu süreçte, petrokimyasal ürünlerin talebi hızlı ve sert bir şekilde düşerken, ürün fiyatları sürekli geriledi. Ham petrol fiyatlarına bağlı olarak girdi ve enerji fiyatları yüksek düzeyde kaldı. Bu nedenle özellikle nafta bazlı üreticilerin kar marjları azalarak negatife dönüştü ancak geçtiğimiz yıl 4. çeyrek sonuçlarına göre 2012 yılı 1. çeyreğinde nispeten iyileşme yaşandı" dedi.

Öztürk, petrokimyasal ürün talebinin düşmesinde; Avrupa borç krizinin giderek derinleşmesi ve euro bölgesindeki ekonomik istikrarsızlık, Çin'de enflasyon endişesi ve ekonominin soğutulması için kredilerin kısılması, Kuzey Afrika'da Mısır, Tunus ve Libya'da başlayıp diğer ülkelere de yayılan "Arap Baharı"nın etkili olduğunu söyledi.

 "Kömüre olan ilgi artıyor"


Ortadoğu'da ucuz hammadde ve enerjiyi kullanan yüksek kapasiteli yeni tesislerle, Uzak Doğu'da kömür başta olmak üzere her türlü enerji kaynağını ve hammaddeyi kullanan yeni kapasitelerle rekabet etmenin her geçen gün zorlaştığına dikkat çeken Genel Müdür Öztürk, Avrupa'da devam eden talep daralması ile Ortadoğu ve Avrupa ürünlerinin spot pazar durumundaki Türkiye pazarına yönlendirildiği, bu durumun haksız rekabet yaratarak yerli üretimi tehdit ettiğini vurguladı. Öztürk, ayrıca son dönemde ABD'deki gelişmeler ve shale gas'ın (kaya gazı) giderek hammadde ve enerji kaynağı olarak kullanımının da sektördeki nafta bazlı üreticileri olumsuz etkilediğini ifade etti.
Son yıllarda yüksek seyreden petrol fiyatları nedeni ile gerek hammadde ve gerekse enerji üretimi olarak kömüre olan ilginin arttığını belirten Öztürk, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Özellikle zengin kömür kaynakları nedeni ile bugün Çin'de üretilen PVC'nin %88'i, Metanolün %80'ni, Mono etilen Glikolün %11'i, Etilenin de %4'ü kömürden üretilmektedir. Kömür sadece enerjide değil kimya sanayisinde de giderek hammadde olarak değer kazanmaktadır." 
Editör: Haber Merkezi