Kurban bayramının ardından yarın oynanacak liglerin ilk maçları ile Süper Lig ve 1. Lig'de yeni sezon başlıyor. Sıradan futbol takipçisi için yaz tatilinin sürdüğü, yazlıkların açık olduğu bir dönemde açılan sezon erken açılmış gibi algılanabilir ama gerçek futbol tutkunları için hasretin bitiyor olması tam bir bayram.
Futbolun ekonomi ile çok ilişkili olması ve ülkenin ekonomik bir kriz içerisinde olması, bu sezonda sürprizlere açık bir ligi bizlere izletebilir. Süper Lig'de geçen sezonun şampiyonu Galatasaray, hafta içerisinde Başakşehir'in Yunan temsilcisi Olimpiyakos'a elenmesiyle ülkemizi Şampiyonlar Ligi'nde temsil edecek tek takım durumuna geldi. Bu temsil şerefinin ötesinde, ekonomik olarak da büyük avantaj sağlayacak. Ülkeye ayrılan fonun tek elden Galatasaray'a aktarılacak olması Galatasaray'ın tüm yaz bitiremediği Falcao transferini de gerçekleştirmesini sağlayabilir. Güçlü kadrosuna böyle önemli bir oyuncuyu katabilmesi halinde Galatasray'ın ligin en büyük favorisi haline geleceğini söyleyebiliriz.
Ali Koç başkanlığında büyük umutlar besleyen Fenerbahçe geçen yıl son haftalara kadar düşme hattı yakınında dolandı. Ekonomik zorlanma sürdüğü sürece Fenerbahçe taraftarı bu yıl da zorlu bir yıl geçirecek gibi görünüyor.
Şenol Güneş sonrası takımı Abdullah Avcı'ya emanet eden Beşiktaş da huzursuz. Tribünlerin olası kötü gidişatta teknik yönetim ve sonrası yönetimle ters düşmesi muhtemel. Doğrusu İstanbul kulüpleri içinde Galatasaray'ın bir adım önde olduğunu söyleyebiliriz. Trabzonspor için bu yıl fırsat yılı olabilir. Geçen yıldan çok moralli bu yıla geçiş yapan Trabzonspor camia olarak kenetlenebilirse ekonomik krizi kendi lehine avantaja çevirebilir.
Şampiyonluğa tekel koymuş kulüplerin taraftararı tam tatmin edemeyen halleri, belki de sezona iyi hazırlanan bir Anadolu takımına fırsat sunabilir. Ligin başlaması ile tüm bu bilinmezlere cevapları bulacağız. Ama genel olarak söyleyebileceğimiz Türk futbolu ve ligi eski kalitesinden çok uzakta.
TFF 1.Lig ise her yıl farklı takımların şampiyonluk hedefiyle başladığı tam bir karnaval. Bu yıl lige Altay da iddialı giriyor. Forvet hattına yaptığı Leandrinho takviyesiyle her maçının gollü geçeceği ve tribünlere heyecan vereceğini tahmin etmek zor değil. Altınordu ve Menemenspor'un da İzmir'i temsil ettiği ligi yakından takip etmenizi öneririrm. Bu yılın sonunda Gümüşhane maçında olduğu gibi sezonun son maçında Atatürk Stadı'nı dolduran bir festival yaşayabilir İzmir. Bunun keyifli bir parçası olmak için Pazar günü Ümraniyespor maçıyla başlayacak sezonda Altay tribünlerinde olmanızı umarım.
