Ülke ekonomisi için hayati öneme sahip olan tarım sektörü son yıllarda karşılaştığı eleman sorunuyla mücadele ediyor. Köylerde yaşayan genç ve yaşlı nüfusun yaş grupları incelendiğinde 65 yaş ve üstü nüfusun 1 milyonu aştığına dikkat çeken Dr. Aronia kurucusu Agronomist Aylin Kalafatoğlu, “Özellikle köylerde yaşayan genç nüfusun azalması ve yaşlı nüfusunun artması, tarımda çalışacak iş gücünün azalmasına yol açmaktadır. Eleman sıkıntısı yaşanan tarlalarda, ne yazık ki hasat edilemeyen ürünler yalnızlığa terk ediliyor” dedi.

Hakan Çakıcı

Eğitimle işbirliği

Bu durumun, ciddi anlamda milli servetin zarar görmesine neden olduğunu belirten Kalafatoğlu,“Tarım sektöründeki eleman sorununu çözmek için eğitim sektörüyle iş birliği yapmak büyük önem arz ediyor. Ziraat Mühendisi ve Gıda Mühendisi gibi alanlarda eğitim alan öğrenciler sahada uygulamalı olarak çalışarak hem bilgi birikimlerini artırmalı hem de iş gücü sorununa can suyu olmalılar. Son yıllarda, Türkiye'nin nüfusunun yüzde 90'ı büyük şehirlerde ve ilçelerde yaşamayı tercih ederken, geri kalan kısmı köylerde yaşamayı tercih etmektedir. Bu yüzden kentten köye dönüşü teşvik etmek adına çalışmalar yapılmalıdır. Köy hayatının desteklenmesi için ekonomik, sosyal ve eğitim olanaklarının artırılması gerekmektedir. Bu şekilde, tarım sektöründeki iş gücü sorununa kalıcı çözümler bulunabilir ve tarımda ekonomik büyüme sağlanabilir” diye konuştu.

Ttttt

Gelir düşüklüğü etkili

TMMOB İzmir Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Hakan Çakıcı ise köyler genç nüfusun azalmasına yönelik önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Çakıcı, şu ifadelere yer verdi: “Türkiye’deki tarım politikaları nedeniyle kırsal nüfus azalıyor. İstatistiklere baktığımızda çiftçinin çoğunluğunun 55 yaşın üstünde olduğunu görüyoruz. Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı olan çiftçi anlamında da bu rakamlar bu şekilde. Bunun sebebi kırsaldaki sosyal durumun yetersizliği. Gençlere şehirde çalışmak daha cazip geliyor.  Sosyal imkanlar da daha fazla. Çiftçilik konusunda sosyal güvenlikle ilgili sıkıntılar da oldukça fazla ve gelirler çok düşük. Bu sebeple tarımda nüfus gün geçtikçe yaşlanmaya devam ediyor.”

Tarııımmmm

Aile üzerinden kayıt yapılıyor

ÇKS sisteminde gençlerin genellikle anne babaları üzerine kayıtlı olduğuna da dikkat çeken Çakıcı, “Tarımsal işletmelerde gençler bir emekçi gibi görünüyorlar bu da sayı olarak sisteme yansımıyor. Bu da ayrı bir gizleyici faktör demektir. Genel anlamda ise köyler terk ediliyor. Tarım işçiliğinde sayı aldığı için de işçi maliyetleri yükseliyor. Bu maliyetlerde ürünün değerini karşılayamadığı için ekonomik olmuyor ama bu ürünlerin tarlada kalması için çok da yaygın bir faktör değil” dedi.

Hayvancılık babadan oğla geçmiyor

Veteriner Hekim Tahir Yavuz, “Hayvancılıkta eski deyimle çoban bulunmuyor. Çoğu yerde Afgan ve Suriyeli çalıştırıyorlar. Birçok çiftlikte çalıştıracak hayvan bakıcısı (çoban) bulunamıyor. Hayvancılık Türkiye’de sosyal bir hadisedir, ticari bir olay değildir. Kanaatimce de temel yarısı da buna dayanıyor. Gençlerin hayvancılıkla ilgilenmek istemediğinin sebepleri arasında özel durumlar da var. Evli birinin eşi istemiyordur, akşam eve gelince kokudan rahatsız olduğu için bu mesleği seçmiyor. Bekar ise evlenecek eş bulamıyor. Bunu istemiyorlar. Çobanın yarı fiyatını kazanan ve bir yerde bekçilik yapan kişinin avantajı daha fazla. Bu yüzden genç nüfusun tarım ve hayvancılıktan çekiliyor ve sevmiyorlar artık. Hayvancılık işi babadan oğla da geçmiyor. Genç nüfus başka işlerde asgari ücretle çalışmayı tercih ediyor” dedi.

Türk tarımında çok uluslu şirketler tehdidi

Tire Süt Kooperatifi eski Başkanı Mahmut Eskiyörük, gazetemize yaptığı açıklamada “Çiftlikte traktör sürecek işçi bulamıyoruz. Gençler, tarımın güvensizliğinden artık bu işi yapmıyor. Çiftçi ise kendini güvende hissetmediğinden bu alanda önünü görebilecek bir hamlede bulunamıyor. Şayet ithalat için verdiğimiz kaynakları kendi çiftçimize verseydik, bugün Türkiye’de hiçbir üretim açığımız da olmazdı ve çiftçimiz de para kazanırdı” diyerek şöyle konuştu:

Elektrik faturalarında devrim | Akıllı sayaçlar hayatımıza giriyor! Elektrik faturalarında devrim | Akıllı sayaçlar hayatımıza giriyor!

“Küçük üreticiler tarımda yok olmaya gidiyor. Türk tarımı ilerleyen zamanlarda çok uluslu şirketlerin eline geçmesinden çok korkuyoruz. Çünkü köylerde genç kalmadı, kimse çiftçilik yapmak istemiyor. Varlık içinde yokluk yaşayan bir Türkiye haline geldik. Türkiye’nin ithalat politikası, tarımın çökmesine ve gençlerin de artık tarımı bir güvence olarak görmediğinden köyden kente göç başladı. Bu göçe zorlanan gençler, kentte asgari ücretle çalışmak zorunda kalıyor. Tarımda Türk gencini kaybediyoruz ama ‘Gitsinler’ dediğimiz mülteciler de olmasa, Türkiye’de tarım çöker. İşçi olarak sadece göçmenler çalışıyor. Kimse hayvan bakıcılığı, çiftçilik yapmak istemiyor. Siz, istediğiniz kadar para verseniz de Türk genci tarımda çalışmıyor. Devletin şirket tarımcılığına gitmesi bu durumu doğurdu. Aslında burada tek başına şirketleşmek yerine kooperatifleşerek yol almak gerekiyor. Bunun çözümü için de istikrarlı bir tarım politikası gerek.”

Editör: Sedef Didem Ezme