Kocaoğlu, Gündoğdu'da 1 Mayıs'ı kutladı

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü Gündoğdu Meydanı’nda emekçilerle kutladı. Başkan Kocaoğlu meydanda toplanan binlerce kişinin alkışları ve destek sloganlarıyla karşılandı. İzmir’in, demokrasinin ve hoşgörünün kenti olduğunu, emeğe de, insana da, gence de, çocuğa da, kadına da sahip çıktığını belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, şunları kaydetti:

“Bugün 1 Mayıs işçinin emeğin, dayanışmanın bayramı,  İzmir’de biz hep birlikte bütün hemşehrilerimizle birlikte, Gündoğdu Meydanı’nda, halkın meydanında 1 Mayıs’ı kutluyoruz.

İstanbul’daki olaylara da çok üzüldüğümü buradan ifade etmek istiyorum. Güzel 1 Mayıs kutlamalarının çok önemli olduğuna inanıyorum. 1 Mayıs’ı düzenleyen kurumlar bu sene taşeronla mücadeleyi gündemlerine aldılar. Biz de taşerona ve taşeronlaşmaya karşıyız. Onun mücadelesini veriyoruz. Biz emeğin özgürlüğü için mücadele veriyoruz. Emeğin hak arama mücadelesi ve 1 Mayıs kutlu olsun.”


Başkan Sındır emekçileri yalnız bırakmadı

Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, her 1 Mayıs’ta olduğu gibi bu yıl ki İşçi Bayramı’nında da yine emekçilerin yanında oldu. Binlerce İzmirlinin doldurduğu Gündoğdu Meydanı’ndaki yerini alan Sındır, taşeron sistemini kölelik düzenine benzetti ve tüm işçilerin sendikal haklara sahip olması gerektiğini söyledi.

Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, İzmir’de 1 Mayıs İşçi Bayramı kutlamalarının adresi olan Gündoğdu Meydanı’ndaydı. Sındır, meydana girişinde ‘İşçi Dostu Belediye Başkanı’ olarak anons edildi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya ile birlikte alandaki işçilerin bayramını kutlayan Başkan Sındır, onlarla birlikte slogan attı, marşlara eşlik etti.

Bir kez daha 1 Mayıs’ta işçilerin emek mücadelesinde alanlarda bir araya geldiklerini söyleyen Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, savaşsız ve sömürüsüz bir dünya özlemimi dile getirerek şöyle konuştu: ‘’Bu dünya emeğin sömürülmediği, eşit işe eşit ücretin verildiği, işçinin mutlaka ve mutlaka sendikal haklara sahip olduğu bir dünya olmalı. Herkesin insanca, hakça, sevgi, barış, kardeşlik içerisinde bir arada yaşayabildiği ve sermayenin karşısında dimdik ayakta ve güç olarak durabildiği bir dünyayı, bir ülkeyi özlüyorum. Taşeron sistemi ve onun getirdiği kölelik sistemi yani ücret adaletsizliği ve emekçilerin çok düşük ücretlerle yoksulluk sınırının altında bırakılmasına ancak sendikal haklarla son verilebilir. Ülkemizde de barış, demokrasi, insan hakları ve kardeşlik duygularının ancak emek sınıfının etrafında kümelenerek sağlanacağını düşünüyorum. Bütün dünya işçilerinin 1 Mayıs’ını kutluyorum ve emek mücadelelerinde başarılar diliyorum.’’