Louvre Müzesi, avlusundaki ikonik cam-metal Piramidin 30. yıldönümünü kutlamak amacıyla, oda-ev kiralama firması Airbnb işbirliğinde bir yarışma açtı. Yarışmayı kazanan, bir konuğuyla birlikte 30 Nisan gecesini Louvre Müzesi'nde geçirme şansına sahip olacak. Hem binası hem de ev sahipliği yaptığı eserlerin sayısı ve niteliğiyle dünyanın en görkemli müzelerinden biri olan Louvre, bir geceliğine büyüleyici bir "eve" dönüştürülecek.
O gün Paris'te güneş batarken, yarışmayı kazananlar bir sanat tarihçisi tarafından karşılanarak, daha önce Obama ailesi, Beyoncé ve Jay-Z'ye yapıldığı gibi, özel bir Müze turuna çıkarılacaklar. Müzede 8 grup halinde sergilenen 35 bin eserden bazılarını keşfettikten sonra, Leonardo'nun Mona Lisa tablosunun karşısında özel olarak oluşturulmuş Paris stili oturma odasında, fonda plaklardan çalınan Fransız müziği ile dinlenirken, Rönesans'tan ilham alınarak hazırlanmış aperitifleriyle başyapıta kadeh kaldıracaklar.
Akşam yemeği, yine geceye özel hazırlanmış, Yunan aşk ve güzellik tanrıçası Milo Venüsü heykelinin yer aldığı yemek odasında sunulacak. Yemekten sonra ise, III. Napolyon'un gösterişli dairelerinde özel bir akustik konser verilecek. Gecenin sonunda konuk ikili, 20,6 metre yüksekliğindeki, kare tabanının her bir kenarı 35 metre olan Piramidin içinde özel olarak tasarlanmış mini-piramitteki yatak odasına çekilecek.
Yarışmaya 12 Nisan'a kadar Airbnb internet sitesinden kısa bir form doldurularak ve "Mona Lisa'nın mükemmel misafiri neden siz olmayasınız?" sorusuna yanıt verilerek başvuru yapılabiliyor. Kazanan, bu soruya verilen cevaplara göre belirlenecek.
Her gün kapısında metrelerce sıra bulunan Louvre, 2018'deki 10,2 milyon ziyaretçi sayısıyla dünyanın en çok ziyaret edilen müzesi. Daha önce Courbet, Picasso, Dalí ve nicelerinin, üstatların eserlerini incelemek, kopyalamak, başyapıtlara dalıp gitmek için gezdiği Müze koridorlarında dolaşan sadece iki misafirden biri olmak, kuşkusuz yaşam boyu unutulmayacak bir deneyim olacaktır. Etrafta konuşan, fotoğraf çekmek için yarışan kalabalıklar olmadan Mona Lisa ile baş başa kalmak, esere istediğiniz her açıdan ve uzun uzun bakabilmek, eşsiz bir olanak.
Yarışmaya katılım sağlanabilen 30 ülke arasında Türkiye bulunmadığından, ne yazık ki başvuru yapamıyorum. Yine de, yarışmayı kazandığımı düşlemek ve daha önce sıradan bir ziyaretçi olarak gördüğüm ve büyülendiğim, Cupid'in Öpücüğüyle Canlanan Psyche (Antonio Canova, 1793) heykeliyle de kimseler olmadan zaman geçirmeyi hayal etmek muhteşem.
Bundan önce de bir müze, Airbnb ile işbirliği yapmıştı. Chicago Sanat Enstitüsü (the Art Institute of Chicago), 2016 yılında "Van Gogh'un Yatak Odaları" başlıklı sergisinin tanıtımı için, şehirdeki bir dairede sanatçının Arles'daki (Fransa) meşhur yatak odasını yeniden canlandırmış ve gecesi 10 Dolar'a Airbnb üzerinden kiraya vermişti. Oda büyük ilgi görmüş, ilk ay için rezervasyonlar birkaç saatte dolmuştu.
Hollanda'nın başkenti Amsterdam'daki Rijksmuseum (ulusal müze) ise 2017'de, on yıllık bir renovasyonun ardından 2013'te yeniden açılmasını müteakip Müzeye gelen 10 milyonuncu ziyaretçiye bir sürpriz yaparak geceyi Müzede geçirme ödülünü vermişti.
Şanslı ziyaretçi, Müzede çoraplarıyla gezdiği, Michelin ödüllü bir şefin ikramlarıyla ağırlandığı geceyi, Rembrandt'ın en ünlü eseri olan Gece Devriyesi tablosunun karşısına yerleştirilen yatağında geçirmişti. Böylece Müzede geceleyen ilk kişi olan Stefan Kasper, "şekerci dükkanında bir çocuk gibi hissettiği" bu deneyimi "büyülü" olarak tarif etmişti. Eserde daha önce görmediği karakterleri keşfettiğini ve karakterlerin, önünde hayat bulduğunu ifade etmişti.
Müzelerin durağan ve ilişki kurulması zor mekanlar, sanat eserlerinin ise erişilmesi ve anlaşılması güç nesneler olarak algılanmaktan çıkmasına hizmet eden bu uygulamalar, daha fazla insanı müzeleri, sanatçıları ve sanat eserlerini keşfetmek için heveslendiriyor.
