CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu, "Biz değil onlar söylüyorlar; 'Türkiye'nin beka sorunu, gelecek sorunu var' diyorlar. Türkiye'nin beka sorunu varsa yeni bir Kuvay-i Milliye ruhu oluşturmamız lazım. Bütün ülkücü kardeşlerime sesleniyorum; gerçeği görsünler hep birlikte görelim bütün muhafazakar demokratlara sesleniyorum; hep birlikte görelim. Türkiye'nin beka sorunu varsa birleşmemiz lazım. Birleşeceğiz bu ülkeye demokrasiyi, kardeşliği getireceğiz. Dünyaya karşı güçlü olmak için" dedi.


"ARTIK GAZETE SAHİPLERİ ATAMA İLE O GÖREVLERE GELİYORLAR"

3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'ne değinen Kılıçdaroğlu, "Bugün, Dünya Basın Özgürlüğü Günü. Gazeteciler hapishanelerde ve tıklım tıklım hapishaneler dolu. Medya özgürlüğünde dünya sonundayız. Bütün dünya bunu biliyor. Bir gazeteci, gücü denetlemek için görev yapar gücü övmek için değil. Eğer gazeteci güce tapıyorsa arkasından gidiyorsa o gazeteci değildir artık. Geldiğimiz noktada Türkiye'de bu örnekleri çok görebilirsiniz. Gazete sahipleri artık özgür iradeleri ile gazetecilik yapmıyorlar. Gazete sahipleri atama ile o görevlere geliyorlar. Siyasi otorite 'falan gazete gurubunu 6 ay süreyle sen yöneteceksin. İhaleyi verdim 6 ay bütün masrafları sen çekeceksin' diyor.  Artık atama ile gazete sahipleri belirleniyor özgür irade ile değil. Biz ne yapacağız? 6 ilkemiz var. Bütün gazeteci arkadaşlarım dinlesin. Gazete sahibinin gazetecilik dışında bir işi olmamalı. İkincisi gazetelerin dağıtılması bir şirketin tekeline bırakılamaz. Gazeteler Türkiye'nin her yerine yayılabilmeli. Gazetecilikte zorunlu olarak sendika üyesi olacak. Kamu ilanlarında fiyatları belirleme tamamen iktidarın keyfine bağlı o keyfiyetten çıkarılmalı. Objektif olmalı. Başbakan, bakanlar kendini övüyor televizyonlarda niye bedava yapılıyor? Bunların paralı olması lazım. 24'ünde yetki verin sözüm söz bunların tamamını hayata geçireceğiz" diye konuştu.


"FETÖ'NUN SİYASİ AYAĞI İLE İŞBİRLİĞİ YAPANLAR, ŞİMDİ SEÇMENLERİ SUÇLAMA NOKTASINA GELDİLER"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bugün 24 Haziran seçimlerinde oy kullanacak seçmenlere ilişkin sarf ettiği sözlerle ilgili olarak, Kılıçdaroğlu, "Defalarca FETÖ'nün siyasi ayağını açıkladım. Bir numaralı siyasi ayağı sarayda oturan zattır. Herkes bunu biliyor. Türkiye'yi teslim etti. Bundan daha iyi, siyasi ayak mı olur? FETÖ'nun istediği kaymakamları, valileri sen atamadın mı? Kozmik odayı sen açmadın mı? Bundan büyük siyasi ayak mı olur? Şunu affedemiyorum; FETÖ'nun siyasi ayağı ile işbirliği yapanlar, şimdi seçmenleri suçlama noktasına geldiler. 'Bu seçmenler FETÖ'cu mu değil mi?' ne demek? Sen FETÖ'cu arıyorsan işbirliği yaptığın adama bakacaksın. Milliyetçiliği ayaklar altına alan adama bakacaksın. Rahmetli Alparslan Türkeş hayatta olsaydı asla 'ben her türlü milliyetçiliği ayaklarımın altına aldım' diyen adam ile yana yana gelmezdi. Kendi partisini satmazdı. Şimdi bunu niye söylüyorlar; 'seçmenlere bakmamız lazım FETÖ ayağı var mı yok mu?' Tepedeki adama bak kardeşim. Seçmen FETÖ'cu mu değil mi nerden bileceksin? Amaç 100 bin imzayı toplayamasınlar. Amaç bu. Korku dağları sarmış. İstediğiniz kadar korkun 25 Haziran'da Türkiye aydınlığa uyanacaktır. Bütün seçmenlere açık çağrım, kesinlikle ilçe seçim kurullarına  gidin 100 bin imzaları tamamlayın o liderleri, cumhurbaşkanlığı adaylığına getiriniz. Seçmen listeleri açıklandı. Bütün vatandaşlarımıza çağrım adınızı kontrol edin. Vatan borcu. CHP üyesi olup seçmen listelerinde olmayanları tespit ettik bunların tamamını örgütlere bildirdik. Diğer partiler de bu konuda isterlerse her türlü katkıyı sunarız"  ifadelerini kullandı. 

"ABDULLAH GÜL'DEN DE ÇOK AÇIK NET AÇIKLAMA BEKLİYORUZ"

Kılıçdaroğlu, "24 Nisan 2018 günü Genelkurmay Başkanı ile İbrahim Kalın'ın Abdullah Gül'ü ziyaretleri. Kamuoyundan gizlendi. Sivil kıyafetlerle gittiler. Yansıyan bilgilere göre 'Erbakan'ın ölüm yıl dönümü dolayısıyla anma töreni var o törene katılmayınız, Cumhurbaşkanı adayı olmayın' diyorlar. Bu konuda ne genel kurmay, ne saray ne de Abdullah Gül'den bir açıklama gelmedi. 'Efendim Suriye konusunu görüştüler.' Sayın İbrahim Kalın'ın Suriye konusuyla ne ilgisi var?. Görüşmeye gidiyorsanız niye resmi kıyafetinizle gitmiyorsunuz? Niye gizli gidiyorsunuz? 'bilgi vermek için gidiyoruz' derseniz. 10. Cumhurbaşkanı'na da bilgi vermeye gidin o zaman niye gitmiyorsunuz? Bu bir askeri vesayet girişimidir. Diğer vesayetlerden farkı şudur; askerler kullanılarak sarayın vesayeti demokrasinin üzerine dikilmek istenmektedir. Asker kullanılarak sarayın vesayeti demokrasiye giydirilmek istenmektedir. Bunu kabul etmiyoruz. Sayın Abdullah Gül'den de çok açık net açıklama bekliyoruz. Gitti Erbakan'ın anma törenine katıldı. Nasıl oluyor da Genelkurmay Başkanı kendisini demokrasiyi sonlandırmak veya gölgelemek için kullandırtır?" diye konuştu.  


"ASKERİ KENDİN İÇİN KULLANIYORSUN. AFRİN'DE DE KENDİN İÇİN KULLANDIN"

Kılıçdaroğlu, "Eğer silah zoruyla demokrasiyi yok etmek için çare arıyorsanız biz göğsümüzü siper etmeye hazırız buyrun gelin. Askeri kendin için kullanıyorsun. Afrin'de de kendin için kullandın. Bu işi garantileyecek olan bu ülkenin demokratlarıdır. Biz bunu yapacağız. Abdullah Gül'e de tehditler yapıldı mı merak ediyorum? 57 yıl önceki olay bir başka versiyon ile gerçekleşiyor. Askeri arkasına alarak demokrasiyi mi geliştireceksin? Kışlaya, adliyeye, camiye siyaseti sokmayın dedim defalarca. Bekliyorum ne diyeceklerini" diye konuştu.


"BİZİM CUMHURBAŞKANI ADAYIMIZ DARBELERE AÇIK VE NET KARŞI ÇIKACAKTIR"

Kılıçdaroğlu, "Bizim Cumhurbaşkanı adayımız darbelere açık ve net karşı çıkacaktır insan haklarından yana olacaktır, bu ülkede herkesin düşüncesini özgürce ifade ettiği bir Türkiye'den yana olacaktır tarafsız olacaktır. Bu olmadığı taktirde bütün söylemlerimizin hiçbir anlamı kalmaz. Biz onlar gibi değiliz. Ahlaksızlık nedir bilmeyiz adaletsizlik nedir biliriz ama adaletsizlikle mücadele ederiz" açıklamasında bulundu.


"HER AY EMEKLİNİN BİN LİRASINI ÇALDILAR"

Kılıçdaroğlu, "Emeklilere biner lira ikramiye veriyorlar. Bütün emekli kardeşlerime sesleniyorum eğer bu kardeşiniz bunu dillendirmeseydi siz 1 lira bile alamazdınız. Göreviniz namuslu insanlara, siyasetçilere sahip çıkmaktır. Bin lira verecek sadaka gibi,  muhalefet 'gömü mü buldunuz' diye konuşacak. Siz zaten malı götürdünüz artığını veriyorsun emekliye. Daha fazlasını hak ediyor emekli. Dünyanın parasını aldılar emekliye bin lira veriyorlar. Perdenin arkasını anlatayım size. Çünkü 2008'de sosyal güvenlik sözde reformu yaptılar. Emekliye alması gereken aylığın altında bir aylık öngördüler kanun değişikliği ile. Her ay emeklinin bin lirasını çaldılar" ifadelerini kullandı.


"AHMET DAVUTOĞLU VE MEHMET ŞİMŞEK'İN  BENDEN ÖZÜR DİLEMELERİNİ BEKLİYORUM"

Kılıçdaroğlu, "İki kişiden çıkıp benden özür dilemelerini bekliyorum. Bunlardan biri Ahmet Davutoğlu. 'Kaynağı nereden bulacaksın?' Kaynak var demek ki veriliyor. İki Sayın Mehmet Şimşek. 'Bunu yapsın CHP'ye oy veririm.' Şimdi senden bekliyorum Mehmet Şimşek önümüzdeki seçimlerde sözünü tutacaksın CHP'ye oy vereceksin. Diyeceğim ki sözünü tuttu, görevini yerine getirdi. Bizim yaptığımız seçim vaatleri uydurulmuş vaatler değildi, aylarca üzerinde çalışılmış vaatlerdi" dedi.


"15 YILDA ÖDEDİKLERİ PARA 150 MİLYAR DOLAR"

Kılıçdaroğlu, "Esnaf kardeşim de düşünmeli. O da sandığa giderken kim senin hakkını koruyor, korumuyor düşünmeli ve oyunu ona göre kullanmalı. Faizi 75 baz puan arttırdılar. Şimdi bunlar bize ders vermeye kalkıyorlar. 15 yılda ödedikleri para 150 milyar dolar. İçerideki faiz lobisine de 675 milyar lira ödediler. 150 milyar doları faize kaptıranlara hala oy veriyorsan o zaman hiç şikayet etmeyeceksin" ifadelerini kullandı.


"33 ER, 7 KEZ MÜEBBETE MAHKUM EDİLDİ. ERİN NE GÜNAHI VAR?"

Kılıçdaroğlu,  "Ayşe öğretmen 'çocuklar ölmesin' dedi. Çocuğu ile birlikte hapise attılar. Doğru değil. 33 er, 7 kez müebbete mahkum edildi. 15 Temmuz akşamı komutanı emretmiş erler dışarı çıkmışlar. Komutan olsa anlarım teğmen olsa anlarım bu er. Komutan ne derse er onu yapmak zorundadır. 33 ere 7 kez müebbet hapis veriyorsunuz. Erin ne günahı var?" dedi.


"BÜTÜN KUMPASLARI, EZBERLERİ BOZDUK"

Kılıçdaroğlu, "Kendi iktidarları, gelecekleri için demokrasiye kumpas kurmak istediler sözde baskın seçim yapacaklar, bizi hazırlıksız yakalayacaklar. Sözde kimileri cumhurbaşkanı adayı olmasın diye özel numaralar yaptılar. İyi ki bu ülkede CHP var. Bütün kumpasları, ezberleri bozduk. Şimdi de çağrı yaptım gidin 100 bin imzayı tamamlayın o genel başkanlar gelsinler seçimlere girsinler. Bir şey söylerken siyaset yapanların ölçüp biçmesi lazım ondan sonra konuşması lazım. Erdoğan geçen gün 'CHP demek tezek demektir' diye bir cümle kullandı. Isınmak için Doğu Güneydoğu'ya gidin tek bir şey var ısınmak için tezek. Buna bir atasözü ile cevap vereceğim testinin içinde ne varsa ağzından o dökülür" diye konuştu.


"SOSYAL MEDYADA DOLAŞAN BU 3 SORUYU VİCDANINIZA SORUN ONDAN SONRA SANDIĞA GİDİN"

Kılıçdaroğlu, "Bahar havası ile sandıklara gidelim. Sosyal medyada dolaşan 3 soruyu dillendirmek istiyorum. Sorulardan biri şu; 'Türkiye'de her şey yolundaysa neden erken seçim yapıyoruz?' İki 'Eğer işler yolunda değilse neden tekrar aynı kişiyi Cumhurbaşkanı seçiyoruz?' Üç 'Eğer ülkeyi kurtaracak Erdoğan ise ülkeyi bu hale getiren kim?' 3 soruyu bütün vatandaşlarımın vicdanına havale ediyorum. Bu 3 soruyu vicdanınıza sorun ondan sonra sandığa gidin" dedi.

Editör: Haber Merkezi